Ali Koç son hamlesini yaptı! Şansal Büyüka F.Bahçe'nin yeni teknik direktörünü açıkladı
Fenerbahçe camiasına yakınlığıyla bilinen duayen spor yazarı Şansal Büyüka, Ali Koç'un yeni teknik direktör hamlesini açıklayarak 'Ortada iki aday var şanslar yüzde 50' ifadelerini kullandı. Ayrıca Büyüka yayıncı kuruluş konusuna da açıklık getirdi.
Milliyet Gazetesinin duayen yazarı Şansal Büyüka, yeni dönemde Süper Lig yayın haklarının hangi kurumda olacağını duyurdu. Büyüka, "Karar bugün-yarın açıklanır. Ancak bir önceki dönemde 350 milyon dolar olan yayın bedeli, bu defa yaklaşık 150 milyon dolar civarında olacak." ifadesini kullandı.
İşte Şansal Büyüka'nın değerlendirmeleri...
Türk futbolunda artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Kulüpler başta, başkanlar ve yönetimler başta, herkes acı gerçeklerle yüzleşmeye hazır olsun. Yazık; yolun sonu görünüyor.
Türkiye’de kulüpler için, “Deniz bitti, kara göründü.” Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Hatta her şey çok daha güzel olmayacak. Kulüpler başta, başkanlar ve yönetimler başta, herkes acı gerçeklerle yüzleşmeye hazır olsun... Neden, sıralayayım...Türkiye’de kulüpler için, “Deniz bitti, kara göründü.” Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Hatta her şey çok daha güzel olmayacak. Kulüpler başta, başkanlar ve yönetimler başta, herkes acı gerçeklerle yüzleşmeye hazır olsun... Neden, sıralayayım...
1. Türkiye’de son çeyrek asırdır kulüplerin en büyük kaynağı “yayın” gelirleri oldu. Özellikle Anadolu kulüplerinin yıllık bütçelerinin yüzde 70-80’ini yayın gelirleri oluşturdu. Artık bu dönemle birlikte bu kaynak yarıya, hatta yarıdan daha fazla indi. Bugüne kadar yıllık 350 milyon doları paylaşan kulüpler, önümüzdeki iki yıllık süreçte bir sezon için 150 milyon doları paylaşacaklar. Yüzde yüz, hatta daha fazla düşen yayın gelirleri, kulüplerde ciddi bir daralmaya neden olacak.
2. Spor yasası Meclis’te... Bu yazıyı yazarken belki de Meclis’ten geçmiş olacak, Yasa, başkanlara büyük sorumluluk yüklüyor. Artık 3 yıl için göreve gelip, kulübün gelecek 6-7 yıllık gelirini harcayamayacaksın. Her başkan kendi döneminin harcamasından ve borcundan sorumlu olacak. Aldığı borçtan, daha fazlası ile görevi bırakamayacak. Bu borcu karşılayacak. Bunu yapamazsa, karşılığında hapis cezalarına kadar giden yaptırımlar var.
3. Kulüplerin Bankalar Birliği ile yaptığı “yenide yapılandırmanın” ilk faiz ödemeleri bu yaz aylarında başlıyor. Sadece Galatasaray’ın faiz ödemesinin 250 milyon lira civarında olduğunu biliyorum. Anadolu kulüpleri de bu borçları nasıl öder, aklım almıyor.
4. Kulüplerin, teknik kadrolarına, futbolcularına zamanı geçmesine rağmen ödenmemiş ve yığılmış borçları var. Hem transfer yapacaksın, hem bu borçları eriteceksin. Mümkün mü? Bana göre değil...Yazık; yolun sonu görünüyor...
Beşiktaş’ın atletik-dinamik bir futbol anlayışı ve görüntüsü var. Hangi sonucu alırsa alsın, oynadığı futbol, kendi adıma beni mutlu ediyor. Keyif alıyorum. Ancak Beşiktaş bu olumlu görüntüsünü gol yollarında üretime çeviremiyor. Örneğin son Giresun maçının ikinci yarısında rakibi 20 metrelik alana hapsetti, ancak buna rağmen kaleci Okan bir defa bile yere yatmadan maçı bitirdi.
Yeni hoca Valerien İsmael sanırım hücum organizasyonu ve gol için, özellikle yeni sezon adına, hem transfer, hem oyun ve hücum anlayışı olarak alternatifler yaratacaktır. Bir de; Beşiktaş’ın bu atletik-dinamik oyun anlayışında sol önde oynayan Alex Teixeira çok yumuşak, çok etkisiz kalıyor. Yerine N’Koudou olmalı... Orta sahada Pjaniç, geri dörtlünün önüne çekiliyor, bir sağa bir sola top atıyor. Bir anlamda kaçak güreşiyor. Gollük pası yok, golü yok. Sanki bu oyun anlayışı ile Can Bozdoğan daha yararlı gibi...
Gözlerim kaç zamandır Oğuzhan Özyakup’u arıyor. Kötü futbolcu olsa aklıma bile gelmez. Ama yetenekleri ile sıra dışı bir adam... Buna rağmen ortada yok. Ne oldu? Beşiktaş, Oğuzhan’ı gözden mi çıkardı? Yoksa Oğuzhan, Beşiktaş’ı mı? Beşiktaş’ın bu kadar hareketli oyununda iyi bir Oğuzhan, takımın orkestra şefi olur. Unutulmasın, Şenol Güneşli şampiyonluk yıllarında oyunun başrolünde hep Oğuzhan vardı. Beşiktaş, Oğuzhan’ı kazanabilirse, çok şey kazanır. Ancak önce Oğuzhan’ın silkelenip kendine gelmesi, eski futboluna geri dönmesi gerekiyor.
Ligin bitimine 5 hafta, lider Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında 11 puan fark ve Trabzonspor lehine genel ve ikili averaj var. Buna rağmen halen şampiyonluk hesapları yapanlar var. Fatih Terim’in ifadesi ile, “Mucizeler bile zaman alır.” Trabzonspor çoktan şampiyon oldu, sadece uzatmaları oynuyor.
Bakasetas, ligin ilk yarısında Trabzonspor’un şampiyonluğa giden yolunun taşlarını döşeyen adamdı. Oynadı, oynattı... Attı, attırdı... Trabzonspor’a çok iyi bir saha içi liderlik yaptı. Ancak ligin ikinci yarısında, belki de geçirdiği sakatlıktan, ya da hedefe varmanın rahatlığından olacak, Bakasetas, ligin ilk yarısındaki Bakasetas’ın çok uzağında... Buna rağmen, Trabzonspor’un şampiyonluk öyküsünde Bakasetas’ın çok özel bir yeri olacak.
Fenerbahçe’de iyi gidişe ve çok ciddi bir İsmail Kartal performansına rağmen hoca arayışı devam ediyor. Ben; Löw’ün bu saatten sonra olacağına inanmıyorum. Ortada iki alternatif var. Ya Benfica’nın eski hocası Jorge Jesus ya da İsmail Kartal ile devam... Öyle sanıyorum ki, Başkan Ali Koç son hamleleri yapıyor. Ya Jesus gelecek ya da Kartal devam edecek. Şanslar eşit...
Yılan hikayesine dönen yayın ihalesi, iki yıl daha Digitürk’te kaldı. Karar bugün-yarın açıklanır. Ancak bir önceki dönemde 350 milyon dolar olan yayın bedeli, bu defa yaklaşık 150 milyon dolar civarında olacak. Gelirde büyük düşüş var. Bu konuda kimse Digitürk’ü suçlamasın, kulüpler yanlışı kendinde arasın.
