Zamanlama hatası mı?
Merkez Bankası’nın kimsenin beklemediği anda yaptığı faiz indirimi çeşitli soru işaretlerini beraberinde getirdi
Kimse Ekim’den önce Merkez Bankası’ndan faiz indirimi beklemezken önceki günkü Para Politikası Kurulu’ndan çıkan çeyrek puanlık faiz indirim kararı piyasaların kafasını karıştırdı. Piyasa uzmanlarının bir bölümü, kararın siyasi otoritenin baskısı ile alınmış olabileceği görüşünün altını çizdi.
Asıl sorun farklı sinyal
Danske Bank ekonomisti Lars Christensen, “Konu Merkez Bankası’nın faiz indirmesi değil. Durmuş Yılmaz’ın geçen hafta açıkça farklı bir sinyal vermesi” diye konuştu. Christensen, global kredi piyasasındaki sıkışıklığın tam olarak sona ermediği ve gerginliğin devam ettiği bir süreçte gelen faiz indiriminin kredibiliteyi de tehlikeye düşürdüğünü öne sürdü. Finansbank analisti İnan Demir ise, “Birkaç hafta içindeki gelişmeler faiz indiriminin vaktinden önce olduğunu gösterebilir. Bunun da kredibilite açısından maliyeti büyük olur” diye konuştu.
Reel sektör sevindi
Analistler tam da kamu harcamalarındaki artışın dikkat çektiği, artan harcamaların mali disiplini olumsuz etkilediği bir dönemde gelen indirimin Merkez Bankası’nın bağımsızlığının da sorgulanmasına neden olabileceğine dikkat çekti.
Finans piyasalarında faiz indirimi zamansız bulunurken, reel sektör temsilcileri ile oranı düşük bulmakla birlikte indirimi sevindirici karşıladılar.
Orakçıoğlu: Artırırken 4 indirirken 0.25 puan
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, Merkez Bankası’nın yaptığı faiz indiriminin beklentilerini karşılamadığını ancak, piyasalara verilen mesaj anlamında olumlu bulduklarını bildirdi.
Orakçıoğlu, Merkez Bankası’nın faiz indirimine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, 2006 yılında dövizdeki hareketlilik yüksekken faizin bir defada 4 puan yükseltildiğini, bugün dövizin durumu ortadayken yapılan 0.25’lik indirimin olumlu ancak yeterli olmadığını belirtti. Orakçıoğlu, “Merkez Bankası’nın yaptığı faiz indirimi beklentilerimizi karşılamadı ancak, piyasalara verilen mesaj anlamında olumlu buluyoruz. Bu yaklaşım hükümetin kurulması ile başlayan istikrar ve güven ortamını teyit edecek bir durum. Devamının gelmesini de bekliyoruz” dedi.
İndirimin devamı mutlaka gelmeli
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, gayri safi milli hasıladaki (GSMH) yıllık büyüme hızının yüzde 5’in altına indiği bir dönemde, Merkez Bankası’nın faiz oranlarında indirime gitmesinin yerinde bir karar olduğunu söyledi. Her 1 puanlık faizin bütçeye getirdiği ek maliyetin 2.5 milyar YTL olduğuna dikkat çeken Aygün, bu nedenle faiz indiriminin devamının gelmesi gerektiğini kaydetti. Sinan Aygün, kimsenin Türkiye’yi dünyanın en yüksek reel faizini ödemeye zorlamaya hakkı olmadığını savundu.
Karar erken ve siyasi etkili
Ekonomistler Platformu, Merkez Bankası’nın aldığı faiz indirimi kararını erken olarak değerlendirdi. Platformdan yapılan yazılı açıklamada, Durmuş Yılmaz’ın bir hafta önce yaptığı açıklamada şartlar oluşmadan gerçekleşecek bir faiz indiriminin gerek üretici kesim, gerekse kamusal otorite için ileriki dönemlerde sorunlar yaratabileceğini belirtmesine rağmen, bir hafta sonra gerçekleşen faiz indiriminin ilginç karşılandığı vurgulandı ve “Alınan bu faiz indirim kararının gerekçeleri belirtilse de, bu kararın alınmasında hükümetin ve iş dünyasının beklentilerinin TCMB üzerinde etkili olduğunu gözardı etmemek gerekiyor” denildi.
Londra merkezli tahvil alımı merak uyandırdı
Merkez Bankası’nın önceki günkü ani faiz indirimi döviz piyasasında değil ama bono piyasasında önemli bir gevşemeye neden oldu. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarı’nda, 6 Mayıs 2009 vadeli, tahvilin bileşik getirisi 17.59 seviyesine kadar geriledi. Oysa faiz indiriminden önce sözkonusu tahvilin bileşik getirisi yüzde 18.44 seviyesinde bulunuyordu. Faiz indirim kararından önce Londra merkezli bir alıcının yüklü miktarda tahvil alımı yapması, “Acaba birileri faiz indirimi olacağını içeriden mi öğrendi?” şüphesi uyandırdı.
Piyasa yılsonuna kadar en az yarım puanlık daha indirim bekliyor
Aracı Beklenen kurum indirim
Ata Yatırım 50
Raymond James 50
Finansbank 50
Ekspres Yatırım 50
Finans Yatırım 50
American Express 50
Danske Bank 50
Lehman Brothers 50
Goldman Sachs 75
ABN Amro 75
Global Menkul 75
İş Yatırım 75
Yatırım Finansman 75
Oyak Yatırım 75
EFG İstanbul 75
Akbank 75
Fortis 100