Gazete Vatan Logo

Zaman aşımı dolmadan polis beni yakalayamaz!

Bombalama, sahtecilik ve dolandırıcılıktan aranan, polise kaset gönderip "Kimse beni yakalayamaz" diye meydan okuyan eski savcı yine mesaj yolladı: Cezadan kurtulmak için zaman aşımını bekliyorum

Polisin aylardır tırım taradığı ve bir türlü ele geçiremediği İbrahim Tayfun Üyetürk, eski savcı ve avukat. 10 trilyon liralık dolandırıcılıkla ve bir işyerini bombalamakla suçlanıyor. En basit suçu 60 otomobili sahte evrakla satmak. Ancak işlediği hiçbir suçta adı geçmiyor. Gerçek kimliğini hiç kullanmamış, yaptığı dolandırıcılıklarda işlemleri hep başkalarının adına yapmış. Bu nedenle hakkında açılmış hiçbir dava yok. Sadece farklı illerde açılmış 13 ayrı şikayet dosyası var. İşte 43 yaşındaki bu 'cüretkar' suç makinesinin güvendiği nokta da bu. Zaten, polise gönderdiği ilk kasette de "Yargıyı en iyi ben bilirim. Beni kimse yakalayamaz" diye meydan okuyor. Üyetürk son olarak polise "işlediğim suçların cezalarından kurtulmak için zaman aşımının dolmasını bekliyorum" dedi. Eğer yakalanamazsa gerçekten de cezadan kurtulacak. Zira, kanunlara göre işlediği söylenen suçların üzerinden derecesine göre 5 ile 10 yıl arasında bir zaman geçtiği takdirde ceza almayacak. Hatta bazı suçlarının üzerinden 10 yılı aşkın bir süre geçti bile. Bu arada dava da açılmadığı için zaman aşımı süresi yeniden başlatılmadı.

İmaj yaparak kandırdı
Tayfun Üyetürk'ün ilk suç kariyeri, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra başladı. 1986 yılında ilk görev yeri Tunceli'ye Cumhuriyet Savcısı olarak atandı. Ancak kısa bir süre sonra 6 kilo eroinin adli emanetten çalınmasından sorumlu tutularak görevden atıldı. 1992 yılında istanbul'a dönerek avukatlık yapan Üyetürk, dolandırıcılığa ise Bostancı'da bir otomobil galericisini 8,5 milyar lira çarparak başladı. Kariyerini de bu alanda sürdürdü. Daha sonra oto kiralama şirketi sahiplerinin güvenini kazanarak 2-3 aylığına sahte kimlik ve belgelerle otomobil kiralamaya başladı. Pendik, Kartal ve Caddebostan'daki oto kiralama şirketlerinden 60 otomobil kiraladı ve bu otomobilleri sahte evrak düzenleyerek Antalya'da sattı. Oto kiralama şirketi sahipleri, 1993 yılında gazeteye ilan vererek otomobillerini alan avukatın yerini bildirene 250 milyon lira ödül vereceklerini duyurdu. Üyetürk'ün yakalanması için istanbul Emniyet Müdürlüğü'ne de başvurdular ancak izini bulamadılar. Adı sık sık yasadışı işlere karışan Üyetürk, 1994 yılında da İstanbul Barosu'ndan atıldı. İyi giyinen ve lüks otomobillerle gezen Üyetürk, Yalova'da inşaat, emlak ve oto alım satım işi yapan işadamlarına kendisini avukat olarak tanıtarak dostluklar kurdu. Bir süre sonra güvenini kazandığı işadamlarının vekaletnamelerini alarak her türlü alım satım işlemlerini yaptı.

Polis: İddialıyız
Tayfun Üyetürk aylardır kılıktan kılığa girerek polisi atlatıyor. Ancak Yalova Emniyet Müdürü Ahmet Çokgüler onu yakalayacakları konusunda iddialı. "Bu konuda vatandaşlarımızın da bize yardımcı olmasını istiyoruz. Devletten kaçılmaz. Tayfun Üyetürk'ü eninde sonunda yakalayacağız" diyor.

Şikayeti olanların iş yerini bombaladı
Tayfun Üyetürk geçen kasımda polise gönderdiği kasette, elinde silahla pozlar verip "Beni yakalayamazsınız diye ahkam kesti. Yaklaşık 10 yıldır yaptığı dolandırıcılıkları da birer birer soğukkanlılıkla itiraf etti:

* 10 yıldır yasadışı yollardan geçiniyorum. Benim ikna edemeyeceğim, parasını alamayacağım insan yoktur. Ama kimseden silah zoruyla para almadım, hepsi paralarını kuzu kuzu getirip bana teslim etti.

* Yalova'da Yamanlar Plaza'nın arazisinin alım satımında sahte evrak tanzim edip büyük paralar aldım. Bu işin takibi için bana 1.5 milyon dolar vereceklerdi. Ama 300 bin dolar verdiler. Kalanı ödemeleri için defalarca uyarıda bulundum ama ödemediler. Ben de Ağustos ayı ortalarında işyerlerini bombalattım. Yine Yalova'da finans kurumu işleten Nevzat Önderoğlu'nun da bana ödemesi gereken para vardı. Hem bunu vermediği için hem de Yalova'da sevdiğim insanların canını icra yoluyla yaktığı için Yamanlar Plaza olayındaki gibi boru tipi bombayı da onun işyerine bıraktırdım.

* Her yerde aranıyorum ama yakalanmayacağım. Beni yakalayamazlar. Yargı ve hukuk sistemini, bilişimi ve bilgisayar teknolojisini Türkiye'de en iyi bilenlerden birisiyim. Halen Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'nın üst düzey kademelerinde görev yapan arkadaşlarım var. Benimle ilgili ne yapılmak isteniliyorsa bundan bilgi sahibiyim.

* AB uyum sürecinde yargı sisteminde ciddi değişiklikler olacağı için zamanı gelince polise kendim teslim olacağım.

* Kapalı mekanda kalma korkum olduğu için cezaevine girmeyi düşünemiyorum bile. Türkiye'de daha fazla sıkıştırıldığımı anladığımda, yurtdışına çıkarım.

* Hatta sahte kimlikle yurt dışına çıktım geldim kimse de uyanmadı.

* Yalova polisi peşimde, onlar yakalamak ben ise kaçmak zorundayım. Bu yaz Antalya'da takip edildiğimi anlayınca Kuşadası, İzmir, Marmaris ve Muğla'daydım.

Haberin Devamı