Zam durumu değiştirmiyor

Türk-İş Ağustos araştırmasını dün yayınlayarak, 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 741 lira, yoksulluk sınırının ise 2 bin 413 lira olduğunu açıkladı. Bu araştırmaya göre müsteşar, genel müdür ve kaymakam dışındaki tüm devlet memurları yoksulluk sınırının altında yaşıyor

Yaklaşık 2.5 milyon memur ailesi için hükümetin teklif ettiği yüzde 2+2 oranındaki zamma tepkiler sürerken, toplu görüşme masasındaki memura bir destek de Türk-İş’ten geldi. Memurların zam pazarlıkları sürerken Türk-İş, “Ağustos ayı Açlık ve Yoksulluk Sınırı” çalışmasını yayınladı. Söz konusu çalışmada 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 741 TL, yoksulluk sınırının ise 2 bin 413 TL olduğu ortaya konuldu.

Buna göre 2010 yılı maaşlarına yapılacak zamlar için müzakere eden memurların neredeyse tamamının, yoksulluk sınırının altında yaşadıkları da netleşmiş oldu. Mevcut maaşlarına göre halen müsteşar, genel müdür ve kaymakam kadroları dışındaki tüm devlet memurları 2 bin 413 liralık yoksulluk sınırının altındaki gelirle yaşamlarını sürdürüyor.

Zam durumu değiştirmiyor

Hükümetin yılın iki ayrı yarısında verilecek “yüzde 2+2” oranında teklif ettiği zamlar da bu durumu değişmiyor. Zam oranlarının uygulanmasıyla maaşlar, yoksulluk sınırının altında kalmaktan kurtulamıyor. Türk-İş hesaplamasına temel olan gıda maddelerinin fiyatları doğrudan piyasadan, market ve semt pazarlarından toplanan fiyatlarla oluşturuluyor. Türk-İş çalışmasında yer alan rakamlar, diğer çok sayıda çalışma için de girdi özelliği taşıyor.

Bağımsız ve gerçek pazar rakamları olmaları nedeniyle çalışma sonuçları kamu kurumlarınca da dikkat alınıyor.

Bu kapsamda dün açıklanan Türk-İş rakamları halen masada zam pazarlığı yapan memurların durumunu ortaya koyması açısından da büyük önem taşıyor. Halen 4 bin 394 lira maaş alan müsteşar, 4 bin lira alan genel müdür yoksulluk sınırı rahat aşarken, 2 bin 550 lira alan kaymakam kadrosu da küçük bir farkla yoksulluk sınırının üzerinde kalabildi. 2 bin 413 liranın altındaki maaşlarıyla yoksulluk sınırının altında yaşam süren diğer kadrolara bakıldığında da devletin yoksul öğretmenleri, avukatları, doktorları ve başkomiserleri hemen dikkat çekti.