Gazete Vatan Logo

Yüce Divan'da ilk duruşma 'usul'e takıldı

Avukatlar, komisyonun Anayasa'daki hükme rağmen 4 ay içinde bitmesi gereken soruşturmayı 15 gün geç bitirdiğini savundu ve usul eksiklikleri nedeniyle davanın düşmesini istedi. Süre itirazına katılmayan Başsavcı Nuri Ok, avukatların talebi doğrultusunda rapordaki bazı iddiaların yargılama dışında tutulmasını talep etti...

Eski Enerji Bakanları Cumhur Ersümer ile Zeki Çakan'uı bakanlıkları döneminde görevlerini kötüye kullandıkları, devlet alım satımlarına hile karıştırarak kamunun zararına neden oldukları ve görevlerini ihmal ettikleri iddiasıyla Yüce Divan'da yargılanmalarına dün başlandı. Sanık avukatları usul eksiklikleri nedeniyle dava hakkında düşme kararı verilmesini, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok'un Çakan ve Ersümer hakkındaki 22 suçlamanın usul eksikliği nedeniyle yargılama dışı kalmasını talep etti. Yüce Divan, bu taleplerle ilgili kararını 25 Kasım'da açıklamaya karar verdi. Ersümer ve Çakan'uı avukatlarının usule ilişkin itirazları şöyle:

Komisyon süreyi aştı
Avukatlar Anayasa'nın 100. maddesine göre soruşturma komisyonunun raporunu 4 ay içinde hazırlaması gerektiğini hatırlatarak 10 Şubat'ta kurulan komisyonun raporunu 25 Haziran'da teslim etmesi nedeniyle süreyi aştığını belirtti. Meclis'in 9 Mart'ta aldığı 15 günlük ara vermede komisyonun çalışmadığını ve bu süreyi 4 ayın hesabına katmadığını belirten avukatlar böylece komisyonun hazırladığı raporun "yok" hükmünde olduğunu savunarak davanın düşmesini istediler. Çakan'ın avukatı Turgut Kazan soruşturma komisyonuna tanınan sürenin eski Başbakan ve Bakanlara karşı "siyasal linç yapılmaması için konulduğunu" öne sürdü.

Rapor tutmuyor
Avukatlar, soruşturma komisyonu raporunda, iki sanık hakkında Meclis'te soruşturma açılması için verilen önergede yer almayan 24 ayrı suçlama için de dava açıldığını, bunun da Anayasa'ya aykırı olduğunu savunarak bu iddialara ilişkin yargılamanın yapılmamasını istediler.

Avukatlar iki sanık hakkındaki iddiaların soyut olduğu, somut olarak bir suç isnadı yapılmadığını iddia ettiler. Ersümer'in avukatı Acar, Yüce Divan'a şevkine ilişkin karara karşı Anayasa Mahkemesi'nde yapılan itiraz sonuçlanana kadar davanın durdurulmasını istedi.

Kesin karar var
Acar, Ersümer hakkında 2001'de aynı konularda verilen soruşturma önergesinin reddedildiğini, kesin hüküm anlamına gelen bu karardan sonra yeni bir soruşturma açılamayacağını öne sürdü. Bu davanın açılmasına neden olan önergede, iddiaların dayandırıldığı Hazine Müsteşarlığı ile Devlet Denetleme Kurulu raporlarının somut tespitlere değil, senoryalara dayandığı için delil kabul edilemeyeceğini savundu.

Kazan, Çakan ve Ersümer'e yöneltilen suçların farklı olduğunu, bu nedenle davaların ayrılmasını telep etti.

Yüce Divan'dan notlar...
Savcılar yine yüksekte
* Salonun uzun yarım daire biçimindeki kürsüsünde Yüce Divan hakimlerini oluşturan Anayasa Mahkemesi'nin Başkanı Bumin, Başkanvekili Kılıç ile 9 asıl üyesi, iddia makamını temsil eden Yargıtay Başsavcısı Ok, Vekili Yalçınkaya ile Yargıtay Savcısı Eriş yer aldı. Yüce Divan'da da adliyelerde olduğu gibi savcıların, sanık avukatlarından yüksekte oturması dikkat çekti.

* Kürsünün sol tarafında ise Meclis'te görevli yeminli stenograflar oturarak tutanak tuttular.

* Her masada kişi sayısı kadar mikrofonun yerleştirildiği salonda, tutanaklara yapılabilecek olası itirazlar göz önüne alınarak ayrıca ses kaydı yapıldı.

* Sanık avukatları duruşmadan önce salonu gezdiler ve Anayasa Mahkemesi görevlilerine "Ne güzel yapmışsınız" diyerek teşekkürlerini ilettiler.

* Yargıtay Savcısı Ediş'in getirdiği diz üstü bilgisayarı (laptop) kürsüde açması dikkat çekti.

* Duruşmayı izleyenler arasında eski ANAP'lı bakanlar Lütfullah Kayalar ile Nejat Arseven'in yanı sıra 1993-1995 yılları arasında Yüce Divan'da yargılanan eski ANAP'lı bakan Cengiz Altınkaya da dikkat çekti.

* Bumin'in "Lütfen cep telefonlarınızı kapatınız" uyarısına rağmen Cengiz Altınkaya'nın cebi ısrarla çaldı.

* Oturma düzeni ile Amerikan mahkemelerini çağrıştıran duruşmada, sanık avukatları, adliyelerdeki duruşmalarda alışılan kısa savunmaları yerine uzun savunma yaptı. Avukatların ve Başsavcı Ok'un sık sık Avrupa insan Hakları Sözleşmesi'ne atıfta bulundukları savunmalarda sıkça hukuk kitaplarından alıntılar yapıldı.

* Yüce Divan'da okunan adli sicil kayıtlarında Ersümer "sabıkasız" çıkarken, Çakan'ın seçim yasaklarına uymamak suçundan 1999'da Zonguldak Sulh Ceza Mahkemesi'nden TCK'nın 526. maddesinden verilen ve paraya çevrilen ceza ile 2001'de Amasra Başsavcılığı'nca affa sokularak ertelenen soruşturması olduğu ortaya çıktı.

Haberin Devamı