Gazete Vatan Logo

YÖK kadro düzenlemesi yaptı! Doktor öğretim üyesi...

YÖK kadro düzenlemesi yaptı. YÖK aldığı kararla, öğretim üyesi temininde güçlük çekildiğine karar verilen devlet üniversitelerinin birimlerindeki doktor öğretim üyesi kadrolarında "kadroların en fazla üçte ikisi aynı unvan için kullanılabilir" şartı aranmayacak.

YÖK kadro düzenlemesi yaptı! Doktor öğretim üyesi...

YÖK’ten yapılan duyuruda mevcut yükseköğretim sisteminde 2 bin 191 adet farklı isimde önlisans ve lisans programı olduğuna dikkat çekildi. Konu ile ilgili yapılan çalışma sonucunda bazı programların içeriğinin aynı olmasına rağmen farklı isimlere sahip olduğunun tespit edildiğine işaret edilerek, bu durumun yol açtığı sorunlara işaret edilerek, "Önlisans ve lisans programlarından aynı içeriğe sahip fakat farklı isimli olanlardan mezun olan öğrenciler iş hayatında bazı mağduriyetler yaşamaktadır. Ayrıca bu mezunlar ulusal ve uluslararası akademik hareketlilikte isim farklılığından dolayı bazı engellerle karşılaşmaktadırlar. Yurtdışından gelen öğrenciler için de aynı şekilde sorun oluşturmaktadır" denildi.

25 KASIM’A KADAR TASLAK İÇİN GÖRÜŞ ALINACAK

Bu mağduriyet ve kargaşaya son vermek amacıyla 1 yıl kadar önce önlisans ve lisans programlarını yeniden isimlendirme ve tasnif etme çalışması başlattan YÖK, taslak çalışmayı askıya çıkararak, yeni isimlendirme çalışmasını akademi ve dış paydaşların değerlendirmesine sundu. YÖK’ün resmi internet sitesinde yer alan taslak çalışmadaki program isimlerine ilişkin görüş ve öneriler 25 Kasım Pazartesi günü saat 17.00’ye kadar alınacak. İnternet sitesinde taslak çalışma kapsamında hazırlanan önlisans ve lisans programlarının yeni isimleri ve sınıflandırmaları bulunuyor. Taslak oluşturulurken katılımcı bir yöntemin izlendiği vurgulanırken, bir yıl boyunca 55 üniversiteden 120 akademisyenin yer aldığı 17 komisyonun çalışma yaptığı dile getirildi. Lisans programlarında UNESCO Uluslararası Standart Eğitim Sınıflaması dikkate alınarak 10 geniş alan, 53 dar alan ve 144 ayrıntılı alan altında, bilimsel ölçütlere göre sınıflandırılırken, eşdeğer programlar bilim kurullarınca geniş mutabakat ile ortak isim altında birleştirildi.

Haberin Devamı

PROGRAMLAR İSİMLERİ NASIL DEĞİŞTİ?

Açıklamada lisans ve önlisans programları için yapılan isimlendirmeye örnekler de verildi. Buna göre ‘Muhasebe’, ‘Uluslararası İşletme’ ve ‘Görsel Sanatlar’ alanındaki mevcut benzer lisans programları için önerilen ortak program adları 'Muhasebe ve Finans Yönetimi, İşletme Muhasebe, Finansal Muhasebe, Muhasebe, Muhasebe Bilgi Sistemleri, Muhasebe ve Denetim, Muhasebe ve Finans, Muhasebe ve Finansal Yönetim, Muhasebe ve Finansman, Muhasebe ve Vergi Uygulamaları ve Muhasebe-Vergi' adlı lisans programları için ortak program adı 'Muhasebe ve Finans Yönetimi' olarak belirlendi.Önlisans programları için de yine UNESCO’nun kullandığı ‘ISCED-F 2013’ sınıflandırması dikkate alınarak güncelleme yapıldı. Örneğin ‘İlk ve Acil Yardım’ alanındaki mevcut benzer ‘İlk ve Acil Yardım, Acil Bakım Teknikerliği, Acil Tıp Teknikerliği, Acil Yardım, Acil Yardım Teknikerliği, Ambulans ve Acil Bakım Teknikerliği, Ambulans ve Acil Yardım, Paramedik’ adlı önlisans programları için ortak program adı ‘İlk ve Acil Yardım’ olarak belirlendi.

Haberin Devamı

BAŞKAN SARAÇ: MEZUNLAR İÇİN MAĞDURİYET YAŞANMAYACAK

YÖK Başkanı Prof.Dr. Yekta Saraç, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, söz konusu çalışma ile ilgili şunları söyledi:"Amacımız mesleklerin yetki ve sorumluluk alanlarını daraltmak, genişletmek veya meslek sınıflaması yapmak değil, yükseköğretim sistemimizdeki önlisans ve lisans programlarının UNESCO Uluslararası Standart Eğitim Sınıflamasını dikkate alan eğitim alan sınıflamasını yapmak. Bu çalışmanın sisteme pek çok yararı olacak. Her yıl isim kargaşası dolayısıyla YÖK’e 3 bin civarında görüş sorma maksadı ile başvuru yapılmakta ve pek çok kişi zorluk yaşamakta idi. Bu problem, çalışmamız neticesinde ortadan kalkacak. Ülkemizde tahsil gören yabancı öğrencilerin diplomalarının kendi ülkelerinde ve diğer ülkelerde tanınmaları daha kolaylaşacak ve sonuçta ülkemizdeki uluslararası öğrenci sayısının daha da artmasına katkı sağlayacak. Yükseköğretimimizin ‘büyük verisi’ ortaya çıkacak ve ülkemizin beşeri kaynağına dair üst planlama yapılması kolaylaşacak. Bu çalışmamız neticesinde aynı muhtevaya sahip farklı isimli programlardan mezun olanlar için kesinlikle herhangi bir mağduriyet yaşanmayacağını, mevcut öğrencilerin hakları ve statülerinin korunacağının da altını çizmek isteriz."

Haberin Devamı