Gazete Vatan Logo

Yeni Başkan'dan ilk açıklama:

'Gün doğar, neler doğar'

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye'nin kaybettiği dönemlerin kavga edilen dönemler, kazandığı dönemlerin ise partilerin uygarca ilişki kurduğu dönemler olduğunu söyledi.

TRT Haber kanalında canlı yayın konuğu olan Çiçek, Genel Kurulda yaptığı teşekkür konuşmasının ardından, terör kurbanı olan Yozgatlı bir hemşehrisinin cenaze törenine katıldığını, bunun kendisi için ayrı bir üzüntü verici durum olduğunu ifade etti. Bütün şehitlere Allah'tan rahmet dileyen Çiçek, 'Biz bu ülkede neye sahipsek şehitlerimize borçluyuz' dedi.

Yakın tarihe bakıldığında, kavga ederek hiçbir şeyin çözülemediğinin görüldüğünü ifade eden Çiçek, kavganın, problemleri daha da derinleştirdiğine dikkati çekti.

'Yol yakınken hepimizin işin bu noktasını derinden düşünmeye ihtiyacımız var' diyen Çiçek, şöyle devam etti:

'1950'den bu tarafa 60 yıl geçti. Bu sürede çok tecrübe edindik. Demokratik tecrübeler ve sorun çözme yöntemleri açısından 60 yılın analizi yapıldığında, kavga dönemleri hep kaybettiğimiz dönemlerdir. Kazandığımız dönemler ise partilerin uygarca ilişkiler içinde oldukları dönemlerdir.

Önümüzde çok önemli sorunlar var. Bunları bu dönemde çözme noktasında iyi bir imkanımız var. Meclis yüzde 95 temsil oranına sahip. Bir kısmı daha Parlamentoya katılmadı. Ümit ve temenni ederiz ki bu katılım bir an evvel sağlansın.'

'BUGÜN KENDİMİZİ AŞMA ZAMANIDIR'

Türkiye'nin iyi bir seçim yaptığını, tüm dünyanın bunu gıpta ile izlediğini belirten Çiçek, 'İyi bir başlangıç yaptık, iyi bir seçim yaptık ama iyi bir açılış yapamadık. Sevinç gününde üzüntü yaşadık' dedi. Bu duruma milletin de üzüldüğünü, kimsenin buna hakkı olmadığını kaydeden Çiçek, Parlamentonun, milleti sevindirecek görüntüleri, kararları, çalışmaları ortaya koyması gerektiğine işaret etti. Çiçek, uygar toplumların, sorunlarını Parlamentoda çözdüğünü, her şeyi Parlamentoda müzakere ettiğini ve bir sonuca vardığını söyledi.

Çözülmesi gereken bazı sorunların devlet sorunu boyutuna geldiğini, bunun tek başına hükümet meselesi olmadığını belirten Çiçek, şöyle devam etti:

'Hükümetlerin elbette sorunların çözümünde önemli rolleri var. Ama Parlamentoda hükümetin getireceği çözümleri denetleyerek, yol göstererek, eleştiri yaparak bu çözüme katkı sağlayacak, böylece bir noktada buluşmuş olacağız. Devlet sorunu niteliğine kavuşmuş olan sorunları çözebilmek için bir an evvel işe koyulmamız gerekiyor. Yani bir şey denecekse bir protesto da yapılacaksa tadında bırakıp bir an evvel işe koyulmamız gerekiyor.

Peki bu sorunlar nereden çıkıyor? CHP ve MHP'nin geçmişte de beyanlarına baktığımızda evvela Anayasa'nın ciddi bir sorun oluşturduğu konusunda herkes müttefik. Bugün karşılaştığımız, adına ister sorun, ister kriz, ne dersek diyelim, bunun temelinde bu Anayasa yatıyor. Bu Anayasa değişecek. Değişmesi lazım. Hepimizin milletimize olan borcudur. Anayasa'yı bu çatı altında değiştireceğiz. Parlamentonun çalışabilir olması lazım. Parlamento çalışmaz ise bir araya gelmez ise o takdirde bu Anayasa'ya Türkiye mahkum olur, pek çok krizi, pek çok sorunu yaşamak gibi bir kaderle de karşı karşıya kalır. Anayasa değişikliğinin mutlaka bu dönemde ele alınması gerekiyor. Bunun yolu ve yöntemini birlikte konuşmalıyız.

Bakın daha Başkan seçilmiş olmanın sevincini yaşayamadan ki bir fani insan için, siyaset adamı için, Meclis Başkanı olmak hem kendisini hem ailesini hem kendisini sevenleri sevindirecek bir husustur... Ben Başkanlık sevincinin zerresini bile tatmadan koşa koşa bir şehidimize borcumu ödemeye gittim. Bu terör vahşetinin ortaya koyduğu üzücü bir sonuç. Bu sorunu da Parlamentoda oturacağız, konuşacağız ve bir yere varmış olacağız.'

Çiçek, sorunların hepsinin, hükümette kim olursa olsun mutlaka çözülmesi gereken sorunlar olarak durduğunu, bunların Türkiye'nin sorunları olduğunu, milletin de bu sorunların çözülmesi için kendilerine destek verdiğini kaydetti.

Meclisin ilk defa yemin konusunda böyle bir sıkıntı yaşadığını belirten Çiçek, 'Bu Meclis, 91 yıllık geçmişe baktığımızda bir taraftan top sesleri, diğer taraftan bir bağımsız mücadelesini yürütüyor. Top sesleri Polatlı'dan duyuluyor. Meclisi tatil etmek, çalışmamak, aksatmak gibi bir düşünce o zamanki parlamenterlerin aklından bile geçmiyor. Büyük bir kahramanlık ve özveriyle kendilerini aşarak bu milletin sorunlarına çözüm bulmaya çalışıyorlar. Bugün kendimizi aşma zamanıdır' diye konuştu.

"YÜZ YIL BİRBİRLERİYLE SAVAŞ ETMİŞ OLANLAR BİLE BUGÜN OTURUYORLAR MASA BAŞINDA KENDİ İŞLERİNİ KONUŞUYORLAR"

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Yüz yıl birbirleriyle savaşmış olanların bile bugün oturup masa başında kendi işlerini konuştuklarını" belirterek, "Aynı milletin seçip görevlendirdiği parlamenterleriz. Üzerimizde büyük bir sorumluluk var, vatandaş bizden hizmet bekliyor" dedi.

Çiçek, "Yarın sabah taze bir başlangıç yapmış olmayı umut ettiğini" söyledi.

Cemil Çiçek, TRT Haber kanalında canlı yayın konuğu oldu.

TBMM Başkanı seçildikten sonraki teşekkür konuşmasında "Bütün siyasi partilerden destek bekliyorum’ dediğinin anımsatılması üzerine Çiçek, kendisine oy veren, vermeyen, oylamaya katılan, katılmayan milletvekillerinin gelecek günlerde Genel Kurula katılmalarını temenni ettiğini söyledi.

Bütün milletvekillerinin TBMM Başkanı olduğunu belirten Çiçek, "Artık bu manada, Anayasa, İçtüzük, Meclis teamülleri neyse tarafsız başkan olarak bunların gereğini yapacağım" dedi.

-"BU ÇALIŞMA BURADA YAPILACAK, BAŞKA YERDE YAPILACAK DEĞİL"-

"Yeni bir uzlaşma komisyonu kurulup kurulmayacağının" sorulması üzerine Çiçek, şöyle konuştu:

"Kurulacak. Bu çalışmalar birlikte yapılacak. Bildiğiniz gibi Anayasa çalışması Meclisin işi, hükümetlerin işi değil. Zaten teklif verirken tasarı olarak gelmiyor. En az 184 milletvekilinin imzası ile teklif olarak geliyor. Dolayısıyla Anayasa meselesi Parlamentonun meselesidir. Parlamentonun yetkisinde olan, Parlamento tarafından gerçekleştirilecek olan bir husustur, hükümetlerle alakası yok. Ben bunu geçmişte de söyledim. Dolayısıyla bir Anayasa yapılacaksa elbette Mecliste temsil edilen partiler kadar, Mecliste temsil edilmeyen partiler, sivil toplum örgütleri dahil herkesin katılımını almak suretiyle... Temel anlaşmadır netice itibarıyla temel uzlaşma metni olarak ortaya çıkması gerekiyor Anayasa’nın. Değilse yeni tartışmalar beraber gelir. Onun için Anayasa yapılırken tabiatıyla Meclis içinde grubu bulunan partilerimizin bir araya gelmesi gerekiyor. Bu çalışma burada yapılacak, başka yerde yapılacak değil. Bir otel salonunda, meslek odasının salonunda değil. Oralarda belki katkı anlamında bu toplantılar yapılacaktır ama Anayasal zemini TBMM’dir."

-"BEN OLAYA İYİMSER BAKARIM"-

TBMM Başkanı Çiçek, "İlk icraat noktasında, bu karamsar ..." sözleri üzerine ise "Ben karamsar değilim" dedi. "Yemin etmeyen milletvekillerinin komisyonlara, Genel Kurula girip girmeyecekleri noktasında kafaların karışık olduğunun" belirtilmesi üzerine ise Çiçek, "Karışık olmaz, olmamalı. Bu konuda kimsenin kafasının karışık, karamsar olmaması lazım. Siyasette karamsarlık olmaz. Siyasetin tabiatında iyimserlik vardır. Ben olaya iyimser bakarım" diye konuştu.

"Bu anlamda ilk ne yapacaksınız?" sorusuna Çiçek, "Ben bugün çağrımı yaptım. Yarın Meclis gündemi neyse o gündemi icra ederek biz görevimizi yapmaya çalışacağız. Burada her şeyi başkana havale etmek değil, başkan ile birlikte çözmek gerekir. Ben de herkesten destek istedim. Ortada bir sorun varsa bir kararın verilmesi gerekir diye düşünüyorum" yanıtını verdi.

-"TEBRİK ZİYARETLERİNDE HER ŞEYİ KONUŞURUZ"-

Cemil Çiçek, "partilerin genel başkanları ya da grup başkanvekilleriyle bir araya gelip gelmeyeceği" yönündeki soruyu şöyle yanıtladı:

"Bu erken olur. Seçileli 2-2,5 saat oldu. Meclisin bir teamülü, geleneği var. Onlar bizi herhalde tebriğe geleceklerdir. Biz sıradan, yeni kurulmuş bir devlet değiliz, devletimizin, parlamentomuzun gelenekleri var. Tabiatıyla bu ziyaret çerçevesinde her şeyleri konuşuruz, konuşmamız da gerekir. Zaten bugün dedim ki ’biz sorunları konuşarak çözeceğiz, insanlar konuşa konuşa sorunları çözer. Başka türlü bir çözüm yoluna ben şahsen inanmıyorum. O, sorunu çözmek olmuyor, sorunu daha da katmerli hale getiriyor."

TBMM Başkanı Çiçek, "yarın Genel Kurulu yöneteceğinin" anımsatılması üzerine, Genel Kurulda yarın Aden Körfezine gönderilen TSK unsurlarının görev süresinin uzatılması ile ilgili tezkerenin görüşüleceğini belirtti ve "Onunla başlamış olacağız" dedi.

-"ŞİMDİ İŞ YAPMA ZAMANI"-

Cemil Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Demokrasi uzlaşmadır, demokrasi diyalogdur. Yüz yıl birbirleriyle savaş etmiş olanlar bile bugün oturuyorlar masa başında kendi işlerini konuşuyorlar. Aynı memleketin insanlarıyız, aynı milletin seçip görevlendirdiği parlamenterleriz. Üzerimizde büyük bir sorumluluk var, vicdani sorumluluk var ve vatandaş bizden hizmet bekliyor. Bu, bizim diyalog kurmamız için yeterli sebeptir. Ayrıca özel çağrıya, bir kısım yol ve yöntemlere de gerek yok. Birbirimizle dostça, kardeşçe, arkadaşça aynı çatı altında sorumluluğun rol dağılımıdır. Ben meclis Başkanıyım, bir kısım arkadaşlarımız iktidar milletvekili, bir kısım arkadaşlarımız muhalefet partilerine mensup milletvekilleridir ama hepimizin milletimize hizmet borcu var. Çünkü millet, bizi buraya ’oturun, konuşun, görüşün ve benim şu dertlerimi çözün...’ O dertler hangileri? Seçim öncesi biz bunları konuştuk. Seçim öncesi konuşmadığımız konu kalmadı, şimdi çözüm zamanı. Millet de dedi ki ’tamam, ben anladım, size de bu görevleri veriyorum, gidin bunları çözün.’ Şimdi iş yapma zamanı, bir araya gelip sorunları çözme zamanı."

-"GÜN DOĞAR, NELER DOĞAR, BUNU HEP BERABER GÖRELİM"-

"Muhalefet yemin etmez ise devamsızlık..." sözlerine karşılık da Çiçek, şunları söyledi:

"Hiç bu tür şeyler, ihtimaller üzerinde durmayın. Ben iyimserliğimi korurum. Çünkü iyimser olmak lazım, kötümser olmanın bir anlamı yok. Meclis kötümserlerin toplandığı bir çatı değildir, Meclis sorun çözülecek bir çatıdır ve millet bizden hizmet bekliyor. Hizmet yaptıkça hem kendimiz iyimser oluruz hem de milletimizin parlamentoya güveni artar. Aksi takdirde siyasetin de Parlamentonun da itibarı noktasında yerli yersiz tartışmalar başlar. Onun için o ihtimaller, hesaplar üzerinde durmayalım. Gün doğar, neler doğar, bunu hep beraber görelim ve iyimser olalım."

TBMM Başkanı Çiçek, "Her sabah dünya yeniden kurulur, her sabah taze bir başlangıçtır. Umut ederim yarın sabah taze bir başlangıç yapmış oluruz ve milletimize karşı borcumuzu ödeme noktasında güzel adımları birlikte atmış oluruz. Yeni dönemin ülkemize, milletimize hepimize hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum" diyerek sözlerini tamamladı.

Haberin Devamı