Ve Erdoğan Köşk’te
Türkiye’nin 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM’de yemin eden 12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a görevini törenle devretti.
10 Ağustos’ta Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan dün TBMM’de yemin ettikten sonra önce Anıtkabir’i ziyaret etti ardından da devir - teslim töreni için Köşk’e geçti. ‘A tipi (en üst düzey) protokol’ gereği Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan’ı Köşk’ün giriş kapısında atlı birlikler karşıladı. Kendisini bekleyen Sancak ve Onur Kıtası’nı selamlayan Erdoğan çiftini Büyük Şeref Kapısı’nda da 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül bekliyordu. Halef-selef cumhurbaşkanları başbaşa görüşme yaptıktan sonra törene geçildi.
Değerli kardeşim
İlk olarak Gül konuştu ve şunları söyledi: “7 yıl süreyle üstlenmiş olduğum cumhurbaşkanlığı görevini Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a devretmekten büyük bir şeref duyuyorum. Değerli kardeşimle 40 yılı aşan bir dava arkadaşlığımız dostluğumuz ve mesaimiz var. Değerli kardeşim Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin mesafeler kat edeceğine inancım tamdır.“
Gül’ün tecrübesi
Daha sonra ise kürsüye Erdoğan çıktı. Cumhurbaşkanı’nın ilk kez halk tarafından seçilmesine vurgu yapan Erdoğan şöyle konuştu: “Değerli dava arkadaşıma, yedi yıldır başarıyla yürüttüğü bu kutlu vazifeden dolayı, şahsım, ailem ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Uzun bir yürüyüşteki yol arkadaşları olarak, sayın Gül’ün bilgi ve tecrübesinden istifade etmek arzusunda olduğumu belirtmek isterim.”
Bir dönem kapandı
“Bugün kapanan dönem eski Türkiye dönemidir” diyen Erdoğan şöyle devam etti: “Kapıları ardına kadar açılan yeni dönem ise cumhuriyetimizin ilk yıllarındaki öz ve ruhu taşıyan yeni Türkiye, büyük Türkiye dönemidir. Bugünden itibaren, kutuplaşmaya fırsat vermeden, 2023 hedeflerine seçilmiş cumhurbaşkanı ve seçilmiş hükümet, el ele vererek ekonomiyi büyüteceklerdir. AB yürüyüşü kararlı şekilde devam edecektir. Çözüm süreci başta olmak üzere 77 milyonun birliği daha güçlü şekilde tesis edilecektir. Türkiye’nin dış politikasında ana eksen barış dayanışma ve refahtır. Zulmün karşısında durmayı ana eksenimiz görüyoruz. 200 bin insanın öldüğü Suriye’ye sessiz kalamayız.”
‘Yeni Türkiye’nin inşa süreci güç kazandı’