Gazete Vatan Logo

Vatanımız içerden hançerlenmekte!

"AKP Hükümeti günah çıkarmak için milliyetçilik takıyyesine soyunuyor. Milliyetçilik onların zannettiği gibi sadece demir dövmek, poşu bağlamak değildir"

MHP 8. Olağan Kongresi’nde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Devletin başına devlet gelecek” sloganları eşliğinde ve konfetiler arasında kürsüye çıktı. Başbakan Erdoğan ile AKP hükümetine yüklenen Bahçeli, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ı da son dönemdeki sözleri nedeniyle eleştirdi. Atatürk ve silah arkadaşları, bölücülükle mücadele ederken şehit olan güvenlik güçleri ile Alparslan Türkeş’i rahmetle anarak sözlerine başlayan Bahçeli’nin konuşması şöyle:

* PARÇALANMAKTADIR: İktidardaki AKP ile Türkiyemiz kuşatılmakta, milletimiz yargılanmakta, üniter yapı sarsılmakta, değerlerimiz tartışılmakta, tarihimiz sorgulanmakta, beraberliğimiz parçalanmaktadır. Vatanımız, içerden hançerlenmektedir.

* İNANÇ HORTUMCULUĞU: Bu kadrolar emsali görülmemiş bir vurgun ağı kurmuştur. AKP vurgun cenneti ve talan yuvası olmuştur. Parti yetkilileri boğazına kadar vurgun batağının çamuruna saplanmıştır. Aldattığı Türk milletine sırtını dönen hükümet inanç tefecilerinin, belediye ve ihale mafyalarının iktidarı olmuştur. İnanç hortumculuğu, siyasi kamlaşmadan medet uman AKP iktidarının en önemli en önemli siyasi malzemesidir.

* HASTALIK: AKP zihniyetinin Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş ilkesi ve felsefesiyle kökleri çok derinlere giden ve tedavisi mümkün olmayan marazi sorunları bulunmaktadır. AKP iktidarının millet ve devletle kavgalı olmasının temelinde bu kronik hastalık yatmaktadır.

* 301: Tarihle yüzleşmek adı altında Ermeni yalanlarının sözcülüğünü yapan AKP, şimdi de Türklüğe hakareti serbest bırakmak için harekete geçmiştir. İktidar, inatla izlediği gaflet siyasetiyle bölücülerin amacına hizmet etmektedir. İhanet odaklarının cesaret kaynağı olmuştur. Etnik bölücülere rahatça at koşturacakları hareket imkanı sağlanmıştır. Alt, üst kimlik peşinde koşulmuştur. Bunlarla terör örgütü PKK’nin parçalı millet anlayışının savunuculuğunu yapılmıştır.

* SINIR ÖTESİ OPERASYON: Bu dönemde terör örgütü, siyasallaşma ve uluslararası sorun olma yolunda önemli yol almıştır ve böylece etnik bölücülük siyaset sahnesine taşınmıştır. Hükümet terörün güç kaynakları karşısında teslimiyet içine girmiştir. Yine bu dönemde Türkiye terör örgütü PKK’nın yuvalarına sınır ötesi operasyon yapmayı gündemden çıkarmıştır. Terörle mücadele, Barzani ve Talabani’ye havale edilmiştir.

* TÜRKİYE MERKEZLİ BAKIŞ: Türkiye her alanda derin buhran içinde çırpınmaktadır. Başka başkentlerin sunduğu kurtuluş reçeteleri, Türk milletini bir adım ileri götürmeyecektir. Sorunlarının çözümünde Türkiye merkezli bakılması ve geleceğin Türkçe okunması gerekmektedir. Küresel dayatmaların önündeki en önemli engel milli devlet yapısı ve bu yapının temel taşı milliyetçiliktir.

* BORÇ BATAĞINDA: Başbakan ’Türk halkının satın olma gücünün artığını, çay ve simit hesabıyla herkesin konut sahibi olabileceğini, ekonomik istikrarın sağlandığı’gibi pembe tablolar çiziyor. Tarihin en büyük borç batağına saplanan Türkiye’de hala hayali başarılar anlatılabiliyor. Yoksulluk ve işsizlik altında ezilen kitleler, Başbakan’ın nerede yaşadığını merak etmektedir.

* MÜFLİS MİRASYEDİ: Uygulanan ekonomik politikalar Türkiye’yi sıcak para, ucuz kazanç ve rantiye cenneti haline getirdi. Ekonomi çarkı, faiz ve dış borçlanmayla döndürülmeye çalışılıyor. Türk ekonomisinin rekabet gücünü kaybetti, cari açıkta dünya rakorları kırıldı. ‘Ver kurtul’ anlayışının iflah olmaz temsilcisi olan taşeron ruhlu bu hükümet, Türkiye’yi her alanda krize sürüklemiş, uluslararası alanda ezik ülke haline getirmiştir.

* BUNUN ADI İHANETTİR: Alt-üst kimlik tartışmaları abesle iştigaldir. Başbakan Erdoğan buraya dikkat etmelidir. Cumhuriyetin kuruluş ilkesi ve yapısını tartışmaya açmak, devletin varlığına kastetmekle eşdeğerdir. Bunun adı ihanettir. Türkiye Cumhuriyeti’nin sahibi Türk milletidir.

Milliyetçilik Pir Sultan’dır Hacı Bektaş’tır
* Hiçbir güç milliyetçileri, ülkücü gençleri, bir sokak çatışmasının tarafı haline getiremeyecektir. Ülkücüler Ankara’da iktidarda olacak, mücadelesini sokaklarda değil, iktidarında yapacaktır.

* AKP yöneticileri son günlerde can kurtaran gibi milliyetçilik söylemlerine sarılmaktadır. AKP günah çıkarmak için milliyetçilik takiyyesine soyunmaktadır. Demokratik Cumhuriyet edebiyatı yapanlar, İmralı canisiyle ağız birliğinde olanlar, milli değerlere sahip çıkmayanların Türk milliyetçisi olmaları, bu sıfatı ağızlarına almaları mümkün değildir.

* Milliyetçilik onların zannettiği gibi sadece demir dövmek, poşu bağlamak değildir. Milliyetçilik, sabır, inanç, çelikten yürektir. Milliyetçilik, Selçuk Bey, Yavuz, Atatürk, Ziya Gökalp, Atsız, Türkeş, Nene Hatun, Sütçü İmam, Köroğlu, Pir Sultan, Baki, Yunus, Hacı Bekatş, Osman Bey, Yıldırım, Fatih’tir. Milliyetçilik, semah, halay, horon, bar, zeybek, seğmen, yiğit, dadaştır.

* Türk milletinin yegane ümidi olan MHP, iktidar yürüyüşünde son dönemece girmiştir. MHP, toplumsal siyasetin merkezidir. İktidar yürüyüşünde kazaya sebebiyet vermemek için önce sağa, sonra sola, sonra tekrar sağ bakın, alayını kucaklayın, iktidara doğru gidin. Washington’a gitmeden de Ankara’da iktidar olunabilir.

* İktidarımızda meydanlarda bölücüler, ovalarda sivil maskeli terör maşaları cirit atmayak, AB komiserleri tepeden bakamayacaktır. ETerör örgütü elebaşısının İmralı’daki ’misafirliğine’son verilecektir ve kalan ömrünü F tipi cezaevinde geçirecektir.

1.5 saat konuştu ‘Yola çıkmaya hazır mısınız’ diye sordu
Bahçeli, saat 11.00’de “Devletin başına devlet gelecek” sloganları eşliğinde kürsüye çıktı. 1.5 saat konuşan Bahçeli, konuşmasının sonunda tek başına iktidar yürüyüşünü başlattığını vurgulayarak, salondakilere, “Benimle bu yola çıkmaya hazır mısınız?” diye sordu. Yarından itibaren her kapıyı açmalarını, herkesi kucaklamalarını isteyen Bahçeli, sözlerini, “60. hükümet, Milliyetçi Hareket. Ne mutlu Türküm diyene” diyerek tamamladı. Zaman zaman sesi kısılan MHP lideri su içti.

İlk kutlama Arınç’tan
MHP Genel Başkanlığı’na 4. kez seçilen Bahçeli’ye ilk kutlama mesajı TBMM Başkanı Bülent Arınç’tan geldi. Arınç mesajında, “Milliyetçi Hareket Partisi’nin 8. Olağan Büyük Kurultayı’nda Genel Başkanlık görevine yeniden seçilmeniz nedeniyle tebrik eder, çalışmalarınızda başarılar dilerim” dedi.

ALEVİLERE MESAJ
Bahçeli’nin konuşmasının son bölümünde “Milliyetçilik” tanımı yaparken söylediği, “Milliyetçilik, Mete, Selçuk Bey, Yavuz, Atatürk, Ziya Gökalp, Atsız, Türkeş, Nene Hatun, Sütçü İmam, Köroğlu, Pir Sultan, Baki, Yunus, Hacı Bektaş, Osman Bey, Yıldırım, Fatih’tir” sözleri Alevilere mesaj olarak yorumlandı.

BAHÇELİ’DEN BİRLİK ÇAĞRISI
Geride bırakılması gereken kırgınlık ve küskünlükler nedeniyle ayrı düştüğümüz arkadaşlarımıza, MHP kapısı sonuna kadar açıktır. Ortak hatıralarımız ve acılarımızla yoğrulmuş bulunan bu kutsal davaya sadakat ve samimiyetle bağlı olma inancını kaybetmemiş bütün kardeşlerimizi yuvalarına dönmeye davet ediyorum.

AĞAR’A ELEŞTİRİ:
Teröristlere af tartışmaları endişe vericidir. Terör yuvalarını kurutmak için Kandil Dağı’na gidilmesi gerekirken, Kandil Dağı’nı Ankara’ya getirmek için hamaset ve gaflet yarışına girilmesi üzerine herkes çok iyi düşünmelidir.

Pankartların dili
Kongre salonuna şu pankartlar asıldı: “Lider ülke Türkiye için tek başına iktidar”, “Açlık, ahlaksızlık, asayişsizlik, adaletsizlik iktidarımızda son bulacak”, “Tek başına iktidar için şimdi hareket zamanı”, “Mahşere kalmayacak, bu hesap sorulacak”, “Millet, devlet görmek istiyor”, “Buraya yan gelip yatmaya gelmedik. Başbakan seçmeye geldik”. Bazı partililerin elinde, “Söğüt Türk’tür Türk kalacak”, “Bize Kasımpaşalılık sökmez” yazılı dövizler yer aldı.

Bahçeli, daha önce yapılan “pankart açılmasın” uyarılarına karşın konuşması sırasında, ülkü ocaklarından bir grubun “Muhatabımız Devlet Bahçeli ise Diğerleri Teferruattan İbarettir” yazılı pankartı kızgın bir şekilde “İndir aşağı” diyerek indirtti.

AL Kopenhag kriterlerini GİT
* KAMBUR DEĞİL: Hükümet Kıbrıs davasını bir kambur olarak görüyor. Türk limanlarının Rum gemilerine açılmasını konusunda AB’ye karşı sahte kahramanlık yapan Başbakan’ın derdi Kıbrıs değil, yaklaşan seçimlerdir. Seçimden sonra gerekli siyasi imkanı bulabilirse, Kıbrıs’ı Rumlara teslim için son adımları atacağından kimsenin şüphesi olmasın.

* DÖNDÜLER: AKP, Iraklı Türkmen kardeşlerimize sırtını dönmüştür. Peşmerge gruplar Kerkük’ü ele geçirmişlerdir. Kerkük’te iç savaş şartları oluşmaktadır. Türkmenlerin oradaki varlığı çok ağır bir tehdit altındadır. Talabani ve Barzani her gün Türkiye’ye meydan okumaktadır. Başbakan Erdoğan’ın bu tahrikler karşısında sesi soluğu çıkamamaktadır.

* AB ELEŞTİRİSİ: Avrupa Birliği, Türkiye’de zorla bir azınlık yaratma sevdasına düşmüştür. Din ve mezhep ayrışmasını Türkiye’nin karşısına getirmektedir.

* SÖYLEMLER: AKP seçim hazırlığı olarak milliyetçi söylemlere sarılmaktadır. Bu söylemler hükümeti kurtaramayacaktır. Brüksel’e hesap verme telaşında olan hükümet, Türk milletine hesap vermeye hazırlanmalıdır. Hiçbir siyasi proje, Türkiye’nin birliği ve kardeşliğinden önemli ve öncelikli değildir. Türkiye’nin milli devlet ve üniter yapısı her türlü tartışmanın üzerindedir.

* MAHKUM DEĞİLİZ: Türkiye ne pahasına olursa olsun AB’ye üye olmaya mahkum, muhtaç ve mecbur değildir. Milliyetçi hareket AB için onurlu bir üyelik düşünüyor derken, Türkün nazik bir cümlesini dünyaya haykırmaktadır. Onurumuzun zedelendiği yerde ’Al Kopenhag Kriterlerini git’ diyebiliriz.

* HAİN PROJE: AB projesi medeniyet ve refah projesi olarak takdim ediliyor. Oysa Türkiye’nin bölünmesi, dağılması ve parçalanmasını amaçlayan hain bir yıkım projesidir. AB, söz konusu hedeflerine ulaşabilmek için Türk milletçiliğini engel görmektedir. Yükselen milliyetçilik tehlikesi olarak yürütülen kampanyanın arkasında da bu düşünce vardır. Milliyetçi hareket, Türkiye’nin ve MHP’nin üzerinde oynanan oyunlara asla müsaade etmeyecektir.

* KEFEN BİÇENLER: Türkiye’ye kefen biçmeye hazırlananlara seslenmek istiyorum; kuşatma ne kadar ağır olursa olsun, tarih henüz hükmünü vermedi, Türk milliyetçileri henüz son sözünü söylemedi. Hiçbir güç, tezgah ve oyun, MHP’nin mücadele azmini kıramayacaktır. Bu kale zapt edilemeyecektir. MHP, Türk milletinin ayakta kalan tek burcu ve son siperidir.

Notlar… Notlar…
15 bin kişi katıldı
* SALON SABAH DOLDU: MHP 8. Olağan Kongresi Atatürk Spor Salonu’nda saat 09.00’da başladı. 6 bin kişi kapasiteli salon sabah erken saatlerde tamamen doldu. Yaklaşık 15 bin kişi kongreye katıldı.

* GÜVENLİK ÖNLEMLERİ: Kongre salonu çevresinde geniş güvenlik önlemi alındı. Yaklaşık 3 bin polisin görev yaptığı kongrede, katılımcılar 3 ayrı noktadan 2 ayrı arama noktasından geçirilerek, salona alındı. Polisin yanı sıra çok sayıda partili gencin de görevlendirilmesi dikkat çekti.

* YANKESİCİ YAKALANDI: Atatürk Spor Salonu’nda yankesicilik yaptığı tespit edilen bir kişi gözaltına alındı. Şahıs, ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü.

* İKTİDAR YUHLANDI: Sinevizyon gösterisinde Başbakan Erdoğan’ın bir çiftçiye söylediği “Ananı da al git” sözlerinin yer aldığı görüntülere de yer verildi. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın “Babalar gibi satarım” sözlerinin bulunduğu sinevizyon gösterisi sırasında partililer uzun süre hükümeti ve görüntülerdeki Erdoğan ile bakanları yuhaladı.

* ÇİFÇİ’YE BÜYÜK İLGİ: Bahçelievler katliamı sanığı İbrahim Çiftçi de delegelerin girdiği kapıdan salona girdi. Partililerin Çiftçi’ye büyük ilgi göstermesi dikkat çekti.

* PARTİ TEMSİLCİLERİ: Kongreye BBP 3 genel başkan yardımcısı ve çok sayıda parti yöneticisini göndermesi dikkat çekti. AKP’nin Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Ayalan ile temsil edildiği kongrede, CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, Kadın Kolları Genel Başkanı Güldal Okuducu, MYK üyesi Yılmaz Ateş ile yer aldı.

* PAPA BİR PUTTUR : Salon dışında kurulan standlarda yiyecek-içecek, hediyelik eşya satışları yapılırken, bunlar arasında gazeteci Tacettin Ural’ın kaleme aldığı “Papa Bir Puttur” kitabın satışı dikkati çekti.

Özdağ kongreyi TV’den izledi
MHP Merkez Disiplin Kurulu kararıyla partiden ihraç edilmesi nedeniyle genel başkan adayı olamayan Prof. Ümit Özdağ, MHP 8. Olağan Kongresini Çankaya’daki ofisinde televizyondan izledi. Özdağ kongreyi izlerken, şu açıklamayı yaptı:

* TARTIŞMALI: Bahçeli’nin lider olma iddiası bitmiştir. Tartışmalı bir genel başkandır. Rakibinden kaçmış, ürkmüş bir genel başkandır.

* KAZANIRDIM: Seçime giremedim. Ancak bu işin hukuki boyutu. Ben MHP’liyim. Sabır, stratejik bir değerdir. Bunun değerini de biliyoruz. Girseydim, bu kongreyi kazanırdık. Ama bu bir nasip meselesi. Nasip değilmiş. Tevekkül içinde şer diye düşündüğümüz şeylerde hayır vardır. Biz de böyle düşünüyoruz. Bu arada Özdağ’ın ofisinin önünde yaklaşık 25 kişilik sivil polis ekibinin önlem alması dikkat çekti.

* ÇALIŞACAĞIM: Bundan sonra gerilimin partiye zarar vereceğini düşünüyorum. Çalışmalarımı fikri düzeyde devam ettireceğim. Halen 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanıyım. Kitap yazarak, televizyon programlarına katılarak camiaya katkılarımı sürdüreceğim.

Yeni takviyelerle kurmaylarını korudu
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kurmay heyetine yeni takviyeler yaparken, yönetimi de korudu. Bahçeli 70 kişilik Merkez Yönetim Kurulu (MYK) listesinde 22 yeni isme yer verdi.

* ERKAN GİRDİ: Parti yönetimindeki yeni isimler arasında Alparslan Türkeş’in damadı Hamit Homriş Devlet eski Bakanı Ünal Erkan DYP eski Milletvekili Zeki Ertugay, Devlet Eski Bakanı Gürcan Dağdaş yer aldı.

* ZEYBEK ÇIKTI: Muhalif isimlerden Namık Kemal Zeybek MYK’dan çıkarılan isimler arasında yer aldı.

* AKADEMİSYEN: Bahçeli, yeni parti yönetimine “danışman” gibi çalışan bazı akademisyenleri de aldı. Bunlar Prof. Metin Ergun, Doç. Vedat Bilgin, Prof. Semih Yalçın, Prof. Şükrü Koç ve Prof. Osman Çakır oldu.

* BOMBACI PAŞA GİTTİ: Bahçeli yeni yönetimde, ‘Hakimleri hizaya getirmek amacıyla bomba attırdım’ açıklamasıyla gündemi meşgul eden emekli Korgeneral Altay Tokat’a yer vermedi. Bir süre önce partiye katılan emekli Tümgeneral Erdal Sipahi MYK’ya girdi.

* TÜRBANLI ÜYE: 70 kişilik MYK’da Bahçeli, iki kadın üyeye yer verdi. İçişleri eski Bakanı Meral Akşener yerini korurken, Kadın Kolları Genel Başkan Hediye Akdere de MYK üyesi oldu.

* BİR PRENS: Bahçeli de, DYP, ANAVATAN ve son olarak AKP gibi, vitrinine genç isimler taşıdı. 70 kişilik MYK’nın en genç üyesi 1974 doğumlu Ahmet Barış Tanal oldu.

* KURMAYLARA DOKUNMADI: Bahçeli, Sabahattin Çakmakoğlu, Oktay Vural, Faruk Bal, Metin Çobanoğlu, Mehmet Şandır, Murat Şefkatli, Mehmet Ekici, Ali Işıklar, Atilla Kaya, Cihan Paçacı, Recai Yıldırım, Bülent Didinmez, Mehmet Nacar, Ümit Şafak, Ömer İzgi, Tunca Toskay, Osman Durmuş, Kenan Tanrıkulu, Reşat Doğru, Şuayip Üşenmez, Abdülkadir Akcan, Meral Akşener, Bekir Aksoy, Ertuğrul Kumcuoğlu ve Mustafa Mit’i yeni listede de korudu.

* DYP KÖKENLİLER: Cihan Paçacı, Bekir Aksoy, Meral Akşener’in yanı sıra DYP’den milletvekilliği ve bakanlık yapmış Ünal Erkan, Zeki Ertugay ve Gürcan Dağdaş gibi isimler de farklı zamanlarda MHP’ye katıldı.

İşte MYK’dan çıkartılan isimler
Adil Mir Mahmutoğulları, Ahmet İçyer, Ali Gebeş, Ali Özdemir, Altay Tokat, Atilla Dorum, Cengiz Aldemir, Ercüment Konukman, Hamdi Baktır, Hasan Ali Türkaslan, Engin Tokdemir, İsmail Hakkı Cerrahoğlu, İsmail Hakkı Kürkçü, İsmail Köse, İsmail Özkarakaya, Mehmet Kelek, Ramazan Mirzaoğlu, Türkmen Onur, Şaban Kardeş, Özcan Yeniçeri, Mustafa Zorlu, Namık Kemal Zeybek.

İşte MYK’ya giren isimler
Hamit Homriş, Ünal Erkan, Zeki Ertugay, Gürcan Dağdaş, Metin Ergun, Vedat Bilgin, Semih Yalçın, Şükrü Koç, Mustafa Erdem, Erdal Sipahi, Kadir Boy, Lütfü Türkkan, Hamit Ayanoğlu, Emin Haluk Ayhan, Hediye Akdere, Ali Halaman, Adnan Uçaş, Hasan Özarslan, Ahmet Barış Sanal, Nazif Okumuş, Fevzi Zihnioğlu, Mehmet Serdaroğlu.

MYK’da değişiklik
Bahçeli, Merkez Disiplin Kurulu’nda (MDP) da iki yeni isme yer verdi. Kurul üyesi olan Halil Harman ve Ahmet Sarı yedek listeye yazılırken, yerlerine Ziya Yılmaz Bilen ve Fevzi Zırhlıoğlu getirildi. Merkez Disiplin Kurulu şu isimlerden oluştu: “Vahit Kayırıcı, Fatih Özdemir, Ziya Yılmaz Bilen, Naci Büyükçelebi, Erdem Şenocak, İlhami Yılmaz, Ali Beyazıt, Fevzi Zırhlıoğlu ve Abdullah Kuş.”

Haberin Devamı