Gazete Vatan Logo
Magazin Umarım gösterim olanağı yakalayabiliriz

Umarım gösterim olanağı yakalayabiliriz

Adını daha çok duyacağımızı garantileyen senarist ve yönetmen Mehmet Can Mertoğlu ile 69. Cannes Film Festivali’nde ‘Yenilikçilik Ödülü’nü kazanan ilk uzun metraj filmi ‘Albüm’ü konuştuk. Sadece 8 salonda gösterime giren film için Mertoğlu, “Umarım filme olan ilgi sürer ve sonraki haftalarda en azından Anadolu’da birkaç ilde daha gösterim olanağı yakalayabiliriz” diyor

Umarım gösterim olanağı yakalayabiliriz

- Albüm, ilk uzun metraj filminiz. Fikir ve yapım aşaması nasıl gelişti?

Tarih yazımı meselesi epeydir ilgimi çekiyordu. Ben de buna istinaden alelade bir ailenin evlat edinme çabaları üzerine bir senaryo yazdım, yaklaşık dört yıl evvel. Açıkçası gerçekleştirmek zaman alsa da planlarımız dışında bir durum gerçekleşmedi. ‘Düşündüğümüzden feragat edeceğim bir durum yaşadım’ diyemem.

- İlk filmini çekmek kolay değildir. Sizi şaşırtan, motive eden ya da her an vazgeçmenize neden olacak ne gibi olaylar oldu?

Açıkçası bu filmi temelde, bir sinema yapma coşkusuyla gerçekleştirdiğimizden herhangi bir vazgeçme durumum olmadı. Bu süreçte beni şaşırtan unsur senaryonun umduğumdan çok daha farklı kültürlerdeki insanlara erişilebilir gelmesi ve bu denli genel kabul görmesiydi.

Ödüller, seyirciyle aramızda aracılık edebilir

- 69. Cannes Film Festivali’nden ve birçok festivalden ödülle döndünüz. Ödül ne kadar önemli sizin için?

Filmi çekerken yahut da post-prodüksiyonda sonraki serüvenini hesaplamanız mümkün değil. Kendi adıma yalnızca kafamdaki filmi peliküle aktarabilmekti temel niyetim. Filmin Cannes’da gösterilmesi başlı başlına mühim ve sonraki projelerimi gerçekleştirebilmek adına da güzel bir adımdı elbette. Ödüller de en nihayetinde oldukça subjektif mecralar, tabii ki filmin bu şekilde taltif edilmiş olmasından gayet memnun oldum ama bunun kendi adıma en büyük artısı, normalde ulaşmasının güç olduğu coğrafyalarda dahi adının işitilerek oralarda da gösterim olanakları bulmasına aracılık etmesi sanırım.

Haberin Devamı

- Bir senarist ve yönetmen olarak bundan sonra nasıl bir yol izlemek istiyorsunuz? Ayrıca bu konuda kendinize kimleri örnek alıyorsunuz?

Şu an üzerine düşünmekte olduğum yeni bir proje var, onu 2018 yılı sonbaharında çekebilmeyi ümit ediyorum. Şimdilik Albüm’den daha değişik bir yapısı olacağını söylemem mümkün. Sevdiğim ve işleriyle bana kılavuzluk eden oldukça fazla sayıda yönetmen olduğundan yalnızca birkaç isim sayabilmem güç olur. Yine de; en azından adanmışlık yönüyle, coğrafya ayırt etmeksizin sinema coşkusuyla neredeyse yarım asırdır bunu büyük bir azimle ve hiç yılmadan sürdürmeyi başaran Werner Herzog’un ismini anabilirim.

Haberin Devamı

8 salonda yayınlanıyor

- Filminiz geçen hafta vizyona girdi. Festivallerde çok ödül alan filmlere karşı biraz ön yargı oluşabiliyor ve gişede beklenen alınamayabiliyor. Sizin beklentiniz nedir?

Bence bu ön yargı izleyicilerden ziyade salon sahipleri ve dağıtım tekellerinde var. Son dönemde ödül almış olan pek çok Türk filmine baktığınızda esasen salon başına izleyici sayılarının belli istisnalar haricinde çoğu anaakım işle neredeyse kafa kafaya gittiği görülebilir. Ancak belli bir şablon çerçevesinde film yapmıyorsanız maalesef filmi yaygın dağıtımla dolaşıma sokmanız bir hayli zorlaşıyor. Biz de yalnızca sekiz salonda vizyonda olduğumuzdan bununla alakalı bir beklentimiz doğrusu pek yok. Tabii umarım filme oluşan ilgi sürer ve sonraki haftalarda en azından Anadolu’da birkaç ilde daha gösterim olanağı yakalayabiliriz.