Üçüncü tesadüf!

* Tatlıses, üzerinden Kurtlar Vadisi dizisindeki karakterlerden "Polat Alemdar" adına düzenlenmiş MİT ve TEDAŞ kimliği çıkan çete lideri Kasım Zengin ile İstanbul'da Keops Bar'da tanıştı. Ebced hesabı bilen Zengin, Tatlıses'le samimiyeti ilerletti. Zengin'in ifadesine göre Tatlıses, sohbetleri sırasında "İç Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgesinde organizasyonlar yaparsın gelirim, sana maddi destek olurum" deyince Zengin geçen yıl Mayıs ayında Ankara'ya dönüp şirket kurdu.

* Kurduğu organizasyon şirketi ile Tatlıses için konser organize etmeyi planlayan Zengin, bir de güvenlik şirketi kurarak Tatlıses'e koruma görevlisi ayarladı. Tatlıses'in Kuzey Irak'ta verdiği konserin korumaları da bu organizasyondan çıktı. Zengin, güvenlik şirketinin elemanlarından birini de Tatlıses'in başkoruması yaptı. Yüzde 50 hissesi Kasım Zengin'in kayınbiraderi Ömer Faruk Çalışkan'a, yüzde 25 hissesi Tatlıses'in yanına koruma olarak giden Gökhan Kazancı'nın kardeşi Hasan Kazancı'ya ait olan şirkete Kasım Zengin'in takma isimlerinden Emre Köroğlu adı verildi. Oluşturulan özel koruma ekibinin başına da önceki gün gözaltına alınan Gökhan Kazancı geçti ve Tatlıses'e koruma oldu.

* İbrahim Tatlıses'in eski eşi Derya Tuna'yı vuran Hüseyin Bozan hapisten çıkınca İbrahim Tatlıses'ten para istedi. Tatlıses de yardım için Zengin'i aradı. Zengin, eski Emniyet Genel Müdür vekili Ertuğrul Çakır'dan destek istedi. Daha sonra da Kasım Zengin kendi deyimiyle Hüseyin Bozan'la konuşarak onu ikna etti ve Tatlıses ile bir araya getirdi. Buluşma, Star TV'de İbo Show programının çekildiği stüdyonun kulisinde gerçekleşti.

* Hüseyin Bozan, Derya Tuna'yı vurmak için Urfalı birisinin "İbrahim Tatlıses'in (Derya'yı vursun gidip hapiste yatsın 500 milyar TL vereceğim) dediğini, ancak bu sözü etmediğini sonradan anladığını" söyledi. İbrahim Tatlıses de böyle bir şey söylemediğini ifade etti. Bu konuşmalar ses ve görüntü olarak bir kasete kaydedildi ve Tatlıses'e teslim edildi. Böylece Tatlıses'in Derya Tuna'nın vurulmasından dolayı suçlanma ihtimali ortadan kalktı.

* Çete üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanan Tapu Kadastro'da memur olan zanlılardan Siyamı Gündüzoğlu'nun İbrahim Tatlıses'in Ankara'daki bir konserinde ekibi ile birlikte saz çaldığı da kendi ifadeleriyle ortaya çıktı. Gündüzoğlu'nun evinde, Kasım Zengin'e ait bir kalaşnikof da bulundu.

* Tatlıses, bir yaz günü, bir sünnet düğününde çetenin lideri ve önde gelen diğer isimleriyle birlikte aynı masada bir araya geldi. Çete ile yanyana oturan Tatlıses, karşılarında yapılan gösteriyi de birlikte alkışladı. Aynı karede çetenin lideri olan Kasım Zengin ve tutuklananlardan eski emniyet genel müdür yardımcısı Çakır vardı.

Çete define peşine bile düşmüş
Futbolda şikeden pay: Kasım Zengin, eski Emniyet Genel Müdür Vekili Ertuğrul Çakır'ın "Futbol dünyasına gir, ilmin (ebced) sayesinde onlar ile ilişki kur" demesi üzerine bu konuyla ilgilendi.

Bar işletmeciliği: İstanbul'daki Keops Bar'ın sahibi Hayrettin Alp, Kasım Zengin'e işletmesi için barlarından birini verdi. Ancak Zengin kar edemediği için işi bıraktı.

Otopark işletmeciliği: Çete, Ankara'nın ünlü mekanlarından Salata Bar'ın otoparkının işletmesini almak için uğraştı.

Gizli kamera şantajı: Çete gizli kamera çekimleri ile uygunsuz görüntülerini kaydettiği işadamlarına şantaj yapmakta kullandı. Geyşan isimli savuna ve masaj salonuna yerleştirilen özel kamera tertibatı ile kaydedilen görüntüler CD'lere aktarıldı.

Define macerası: Zanlı Verdi Kırmızıateş, Tekirdağ'ın Saray ilçesindeki gömülü bir yer için kazı izni çıkarttığını anlattı.

Nüfuz kullanarak tayin: Kasım Zengin'in ifadesine göre Geyşa Masaj Salonu sahibi sürekli polislerin gelip gitmesinden yakınınca Ertuğrul Çakır'dan yardım istenmiş, bir müddet sonra da Ahlak Masası'ndan polislerin tayini çıkarılmış.

DGM Eski Savcısı Nuh Mete Yüksel
Çakır'ı tanırım ama büroya gitmedim
Çete lideri Kasım Zengin ifadesinde "Ben büroyu açtıktan sonra İbrahim Tatlıses'i davet ettim. O da büroya geldi. Geldiğinde Ertuğrul Çakır ve büroya gelen Nuh Mete ile de tanıştırdım. Ben Nuh Mete'yi tanımam. Ertuğrul Çakır ile gelmişti" demişti. İsmi geçen "Nuh Mete"nin kapatılan DGM savcısı iken bir kadınla cinsel ilişki kurduğu sırada çekilmiş video kaset görüntülerinin ortaya çıkması üzerine görev yeri değiştirilen savcı Nuh Mete Yüksel olduğu iddia edildi. Yüksel, adının herhangi bir çete soruşturmasında geçmediğini belirtti, Çakır'ı tanıyıp tanımadığı sorusuna ise "Elbette tanıyorum. 25 yıllık emniyetçi dostumdur. Kendisini tanıdığımız, sevdiğimiz bir kişidir" diye yanıt verdi. Kasım Zengin'in bürosuna gidip gitmediği sorusuna yanıtı ise "Hayır gitmedim" oldu.

'Sauna' çetesinde kim kimdir?
Tutuklu olanlar
* Kasım Zengin: Çetenin lideri, 29 yaşında. Emre Köroğlu takma ismini kullanıyor. Ebced (Osmanlıca'da harflere denk düşen sayılarla tarih düşme yöntemi) yoluyla ilişki kurduğu ve kendini MİT'çi olarak tanıtan Osman Hüseyin Selçuklu vasıtasıyla dönemin Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Ertuğrul Çakır ile tanıştı. İstanbul'da futbol dünyası ile yakın ilişki kurarak edindiği şike ile ilgili bilgileri Çakır'a iletti. Tatlıses ve bazı mafya gruplarıyla tanışarak Ankara'da bir ofis kurdu. Yüzbaşı Nuri Bozkır, Osman Hüseyin Selçuklu ve Ertuğrul Çakır ile "organize işler" yapan Zengin, bir saunadan elde ettiği gizli çekimlerle şantaj yapmaya kalkınca yakayı ele verdi.

* Ertuğrul Çakır (Eski Emniyet Genel
Müdür Yardımcısı): Ankara'da İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Emniyet Müdür Yardımcılığı görevlerinde bulundu. Ordu, Van ve Hatay'da il emniyet müdürlüğü yaptı. 1996 yılında Emniyet Genel Müdür Yardımcısı'ydı. Dönemin İçişleri Bakanı Meral Akşener ve sonrasında İçişleri Bakanı Saadettin Tantan tarafından görevden alındı. Çakır, Danıştay kararıyla iki kez görevine geri döndü. 2001 yılında vekâleten Emniyet Genel Müdürlüğü'ne atandı.

* Nuri Bozkır (Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda yüzbaşı): Kasım Zengin'le "askerlik işini halletmek" için ilişki kurdu. Bir yandan çete üyelerinden istihbarat alırken; diğer yandan da onlara gayri nizami harp (kontr-gerilla) eğitimi verdi. Kasım Zengin'e, Kaşif Kozinoğlu imzalı MİT tanıtım belgesi verdi. Zengin'in adamlarından Serdar Yük, Bozkır'ın kendilerini Yenikent'te özel kuvvetlerin eğitim yaptığı yere götürdüğünü ve "gizli infazları burada yapıyoruz, Düzce'ye götürüp atıyoruz" dediğini anlattı.

* Osman Hüseyin Selçuklu: Çete üyelerinin ifadelerinde "MİT'çi Osman" olarak geçen Selçuklu, Çakır ile Zengin'i tanıştıran isim.

* Mustafa Aksoy: Nuri Bozkır ile birlikte
çalışan ve Kasım Zengin'in ifadesinde "ajan" olduğunu söylediği kişi. Türkiye'deki ilk güvenlik şirketini kurdu.

* Verdi Kırmızıateş: Çete üyelerinin "Binbaşı" olarak tanıdıkları Kırmızıateş, aslında bir pastane işletiyor. Çeteyle define aramak için gereken ruhsatın alınması için anlaştı. Kırmızıateş, "geniş çevresini kullanarak" çetenin bürokratik işlerini hallediyordu.

* Tamer Topsakal: Komiser yardımcısı olarak görev yaparken polislikten atıldı. "Müdürü" Ertuğrul Çakır vasıtasıyla çeteye girdi. Çetenin kurdurduğu güvenlik şirketinin müdürü ve hissedarı oldu.

Tatlıses'in saz ekibi de çeteci
* Siyami Gündüzoğlu: Tapu Kadastro'da memur, aynı zamanda müzisyen. İbrahim Tatlıses'in Ankara'daki bir konserinde ekibi ile birlikte saz çaldı. Evinde, Kasım Zengin'e ait bir kalaşnikof çıktı.

* Özgür Altun: Kasım Zengin'in sağ kolu. İstanbul'da barmenlik yaparken onunla tanıştı. Zengin'in bütün işlerinde yer aldı. Evinde esrar ve "12 fişek" çıktı.

* Serdar Yük: Yüzbaşı Nuri Bozkır'ın Yenikent'te özel kuvvetlerin eğitim yaptığı yere götürdüğü, Zengin'in elemanlarından biri. Yüzbaşı Bozkır'ın "gizli infazları burada yapıyoruz" dediğini ifadesinde anlatınca soruşturmanın seyrini değiştirdi.

Gözaltında olanlar
* Gökhan Kazancı: İbrahim Tatlıses'in baş koruması. Geyşa Masaj Salonu sahibi Zeliha Tüfekçi, Kazancı'nın Özgür Altun ile birlikte 1.500 YTL para gasp ettiğini ileri sürdü.

* Yaşar Kaplan: Şantaj görüntülerinin çekildiği Geyşan Sauna'nın sahibi Zeliha Tüfekçi'nin eski sevgilisi.

Serbest bırakıldılar
* Tayfun Ölçer: Otobüs işletmecisi. Define ve silah temini konusunda işbirliği yaptı.

* Zeliha Tüfekçi: Geyşa masaj salonunu işletirken çete ile ilişki kurdu. Çetenin kendisinden "devlete yardım" adı altında haraç aldığını, bir CD karşılığında 50 milyar lira verdiğini anlattı.