Çok tuhaf günlük-18

Haberin Devamı

Time Out’un “İstanbul Hikâyeleri” kitabını karanlık bir kalple okuyorum. Hain emelim, eleştirilecek şeyler bulmak...

Çünkü kitaba davet edilen “14 iyi yazar” arasında değilim.

Ve işin fenası, kitaptaki öyküler güzel. Özellikle Alper Canıgüz, Cem Akaş, Elif Şafak, Mine Söğüt ve Barış Müstecaplıoğlu’nun yazdıkları, hassas ruhumu derinden yaralıyor.

Yazar ajanı Nermin
Mollaoğlu, öğle yemeğinde onarmaya çalışıyor kırık kalbimi: “Kabul etmeyeceğinizi düşündüklerinden sizi aramamışlardır, üzülmeyin.”

***

“Otomobil Gazetesi”nin analizcisi, Nissan Almera’yla ilgili espri yapmama o

kadar sinirlenmiş ki otomobilleri bırakıp direkt beni analiz etmiş.

Bunu yaparken de geleneksel şablonu kullanmış. Yani önce özel hayatımı eleştirip ardından cehaletimi ifşa ediyor.

Olacağı buydu: Türk basınındaki Tuna Kiremitçi’yi analiz etme virüsü sonunda otomobil dergilerine kadar yayıldı.

***

Beşiktaş Halk Pazarı’nın yıkıntısına dalgın dalgın bakıyoruz: “Meydan Düzenleme Projesi” sonunda hayata geçti.

Mahallemizin Çırağan Caddesi’yle ayrılan iki meydanı birleşiyor. Ortalık trafikten arındırılıp tamamen yayaların hizmetine sokulacak. Barbaros Meydanı’nda bulunan otobüs durakları uzaya gönderilecek ve trafik yer altına ışınlanacak.

Üstelik vapurdan indikten sonra ışık bekleme zahmetine katlanmadan, metro tünellerine girip istediğiniz yöne gidebileceksiniz.

Benim gibi gamlı baykuşlar içinse projenin dezavantajı şu: Ne zaman biterse bitsin yeni meydana bakarken kendimizi yaşlanmış hissedeceğiz.

***

Telefonu açıyorum ve karşıma iki yıldır görmediğim Celil Abi çıkıyor. Rahmetli annemle baş başa rakı içtiğimiz ve Tolga Akyıldız’la yıllardır beraber kafa çekme planları yaptığımız güzel meyhanesini Sıraselviler’e nakletmiş.

Zaten turist ruhlu bir meyhane bu Grand Çello: Yola on beş yıl önce Kireçburnu’ndan çıkmış. Sırasıyla Kuruçeşme, Rumelihisarı, Yeniköy ve tekrar Rumelihisarı’nın ardından, son durağı şimdilik Sıraselviler’de Andon’un yanı.

Yani artık bütün meyhanelerini dolaşmaya gerek yok İstanbul’un: Grand Çello’ya gidelim yeter. O nasılsa her yeri dolaşıyor.

DİĞER YENİ YAZILAR