Hafta sonu dostları

Bu hafta sizlere anlatacağım kitaplar, aşkı her yönüyle irdelerken öbür yandan da geçmişe dair anılarınızı tekrar canlandıracak.

Hafta sonu dostları

AŞKIN KARŞI KONULAMAZ CAZİBESİ

Son yılların en gözde roman yazarlarından biri Tuna Kiremitçi, “Kendi Seven Ağlamaz” adlı kitabıyla, bir kadın hikayesiyle geldi karşımıza tekrar. Eser, eski bir film yıldızı olan Sitare’nin hayata aşkla tutunma çabasını anlatıyor Uğradığı haksızlıklar, gönül kırıklıkları, akıttığı göz yaşları, sığındığı yanlış limanların sonunda aldığı bir dizi teklifiyle Sitare’nin hayatının nasıl tamamen değiştiğine şahitlik edeceksiniz romanı okurken…

Destek Yayınları, 192 sayfa, 15 TL

Ve aşkı sorgulayacaksınız. Nerede, kimde aranıp bulunacağı, aşkın aranıp bulunacak bir şey olup olmadığı üzerinde kafa yoracaksınız. Kitabın tanıtım metninde: “Eğer aşkı bulduğunuzu düşünüyorsanız başka raflara bakın, çünkü bu, aşkı bulanların değil bulduğunu zannedip kaybedenlerin hikâyesi...” diyor. Aşkın yanılsamalarla dolu esrarengiz ve mucizevi tezatında çıkacağınız sihirli bir yolculuk gibi bu roman. Bugünün insanında, bugünün Türkçesiyle bütün zamanların ulaşılmak istenen ama bir türlü ulaşılamayan aşk gerçeğini sorgulayacaksınız.

Haberin Devamı

Tuna Kiremitçi’nin kadınları aşkı aramaktan yılmayan kadınlar. Ama kitabın adı, aşk hakkındaki bu arayışın sonucu hakkında bize az da olsa ip ucu veriyor gibi.

KADIN-ERKEK İLİŞKİLERİNE DAİR

Miraç Çağrı Aktaş, “Bana Seni Seviyorum Deme Evlen Benimle”, diye bir kitap yazdı. Rafta dururken sizinle konuşur, size seslenir gibi bir adı var. Hayatınızda bu tür bir rolü olmuş kim var kim yok hatırlayıp sonra da tamamlanmış ya da tamamlanmamış tüm hikayelerinizin mantıklı sonuçlarını düşünerek memnun olacağınız sonuca götürüyor sizi…

Hafta sonu dostları

Elde ettiğiniz şahane sonuçla kitabı satın alıyorsunuz hemen. Merak ediyorsunuz, kadın erkek hikayelerini, yazarın bu sürece nasıl yaklaştığını… Evlilik denen o; kimi için imkansız, kimi için sıradan, kimi içinse masal gibi bir süreç olan sonuca yazarın nasıl geldiğini okumak için can atıyorsunuz. Değişik bir planlamayla akıyor kitap.

Haberin Devamı

Olimpos Yayınları, 208 sayfa, 15 TL

Bölümlerin her birinde farklı bir bakış açısıyla aşkı, sevgiyi, evliliği sorguluyorsunuz, üstelik erkek gözüyle… Erkekseniz kendi dünyanıza tanıdık gelecek, kadınsanız kendinizle ortak noktalar keşfedeceğiniz pek çok ayrıntı bulacağınız bir kitap…

“Siz de benim gibi kalbinizin payını en acı şekilde almışsanız aşktan, hayatınızda tuzlu kahvesini içmek istediğiniz kadının kahvesini içerek çok tatlı bir şekilde aşka ağzının payını verebilirsiniz.”

Cümlesiyle sizi şaşırtmayı başarıyor. Hem tuzlu kahvesini içip hem neden aşkın ağzının payını vermek isteyesiniz ki?

İşte, yazarın bu sorulara cevabını okura verdiği öğütlerin içinde tek teke bulacaksınız.

1970’LERİN NOSTALJİSİNİ YAŞATIYOR

Hafta sonu dostları

Şimdi şahane bir kitaptan söz edeceğim. Yazar beni, doğru noktalara basmakla ve yaşıt olmakla tam anlamıyla tavladı: “BİZ O ZAMANLAR baaçede oynardık”. Kitabın yazarı Ayçe Ayyıldız, 1970’lerin başında doğup çocukluğunu bu dönemde yaşamış herkesin asla unutmak istemediği, ama istese de zamanla silikleşmiş ne kadar yaşanmışlığı varsa hepsinin tozunu alıyor, onları parlatıyor ve bize o tatlı günleri yeniden yaşatıyor.

Haberin Devamı

Doğan Kitap, 196 sayfa, 17 TL

Bahçelerde oyun oynamanın zevkini, bir zamanlar ayıp denen bir şeyler olduğunu; tatlı, tuhaf okul yaşanmışlıklarımızı, kolonya tutmanın adet olduğu günleri, akşam saatlerinin en özel cümlesi olan, “Anneee lütfen beş dakika daha” diyerek oyuna doyamayışlarımızı, patlamalı oyunları, kasımpatı kokan 10 Kasım’ları, eriği daldan kopararak yemenin hazzını, çamaşır günlerinin önemini, kuzen doğum günlerini…

DİĞER YENİ YAZILAR