TBB'den RTÜK'e yazı

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, bazı televizyon kanallarının çeşitli dijital yayın platformundan çıkarılması uygulamasının son bulması talebiyle Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna (RTÜK) yazı gönderdi.

Feyzioğlu imzasıyla gönderilen yazıda, platform işletmeciliğinin bir kamu hizmeti olduğu, platform işletmecilerinin 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Kanunu'nun 29'ncu maddesi uyarınca "medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara tarafsızlık ve hakkaniyet ölçülerinde, makul ve ayrımcılık içermeyecek koşullarda hizmet vermek zorunda olduğu" belirtildi.
Cumhuriyet savcılarının bir medya hizmet sağlayıcısı kuruluşun bir platformdan çıkarılmasını emretme yetkisinin bulunmadığı savunulan yazıda, "Hiçbir kimse veya organ kaynağını anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz" ifadesine yer verildi.

"Şu halde, Cumhuriyet Savcılığının, platform işletmecilerine bir kısım televizyon kanalının platformdan çıkarılmasına yönelik yazdığı yazının kanuni dayanağı yoktur; bu yazıyı yazan Sayın Savcı kaynağını anayasadan alan bir yetkiyi kullanmamıştır. Dolayısıyla platform işletmecilerinin böyle bir yazıyı gerekçe göstererek bir televizyon kanalını platformdan çıkarmaları, tarafsızlık ve hakkaniyet ölçüleri ile ayrımcılık yapma yasağına açıkça aykırıdır" denilen yazıda, şunlar kaydedildi:

"Cumhuriyet Savcılığının yazdığı söylenen yazı ve buna bağlı olarak platformdan çıkarma işlemi anayasa madde 28'de güvence altına alınan basın hürriyetine, madde 25'te güvence altına alınan düşünce ve kanaat özgürlüğüne, madde 26'da güvence altına alınan düşünceyi yayma özgürlüğüne, madde 27'de güvence altına alınan bilim ve sanat hürriyetine aykırıdır.

Cumhuriyet Savcısının yetkisi, bir suç işlendiğini düşünüyorsa, bu medya hizmet sağlayıcısı kuruluşuna yönelik ceza soruşturması açmaktır. Cumhuriyet Savcısının platform işletmesine yönelik yazısı, yukarıda zikrettiğimiz temel hak ve hürriyetleri baskı altına almaya yönelik ve hukuk devletinin özüne zarar veren, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesini hiçe sayan, kamu düzenini ihlal eden bir keyiftir. Bu keyfiliğine izin vermeme görevi ise somut olayda RTÜK'tedir."

Yazıda, RTÜK'ten uygulamaya son verilmesi talebinde bulunuldu.