Tabuları zorluyor

1-Amerika İslam ile savaş içinde değildir hiçbir zaman da olmayacaktır

2-İsrail nasıl devlet kurduysa Filistinliler’in de bir vatan kurma hakkı vardır

3-Başını örtüyor diye kadınlar eğitim haklarından mahrum bırakılamaz

4-İran uluslararası kurallar dahilinde nükleer enerjiye sahip olabilmelidir

5-Türkiye ve Suudi Arabistan’ın dinlerarası diyalog girişimini destekliyorum

6-Hiçbir yönetim şekli bir ülke tarafından diğerine empoze edilemez

ABD Başkanı Barack Hüseyin Obama, Müslüman dünyasına
yönelik yeni bir açılım getiren tarihi konuşmasını Mısır’daki Kahire Üniversitesi’nde yaptı. Bush yönetiminin İslam dünyası ile yarattığı gerilimi bitirme sözü verdi. “Yeni bir başlangıç” çağrısını duyurdu.

Babası Müslüman olan, kendisinin gizli Müslüman olduğu iddia edilen, orta adı Hüseyin, soyadı El Kaide lideri Usame Bin Ladin ile benzerlik gösteren Barack Hüseyin Obama, başkan seçilmesinin ardından dünyaya hitaben yaptığı konuşmada Müslüman dünyasıyla yeni bir başlangıç istediğini duyurmuştu. Bu başlangıç için ilk adımı, ilk resmi ziyaretini Türkiye’ye gerçekleştirerek attı. Ankara’da TBMM kürsüsüne çıkıp, “Amerika hiçbir zaman İslam’la savaş halinde olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır” dedi. Bu sıcak mesajın ardından Obama, Müslüman dünyasıyla ilişkilerde yeni bir açılım getirecek olan tarihi konuşmasını Kahire’de “Esselamu Aleykum” diye söze başlayarak yaptı. Kuran’dan alıntılar yaparak “Yeni Amerika”nın mesajlarını aktardı:

İslam Rönesansa önayak oldu

Bugün Kahire’de karşılıklı çıkar, saygı ve güven temelinde tüm Müslümanlar ve Batı arasında yeni bir başlangıç aramak için bulunuyorum. Kuran-ı Kerim’in söylediği gibi: “Rabbini bil ve her zaman doğruyu söyle.” Ben de burada bunu yapmaya çalışacağım. Doğruyu söyleyeceğim. Ben Hristiyanım, evet! Ama benim babam, kuşaklarca Müslüman olan bir aileden geliyor. Çocukken Endonezya’da ezan sesiyle uyanırdım. Bir tarih öğrencisi olarak, uygarlığın İslamiyet’e büyük borcu olduğunu biliyorum. Avrupa’da Rönesans ve Aydınlanma’ya İslam medeniyeti ön ayak oldu.

ABD İslam’la savaşta değil

ABD Başkanı olarak sorumluluğumun bir parçası, İslam’a yönelik negatif önyargıları yok etmek. Biz bir devrimden doğduk ve herkesin eşit olduğu ideali ile yola çıktık. Adı Barack Hüseyin Obama olan Afrika kökenli bir ABD’linin başkan olabilmesi üzerine çok konuşuldu. Ama benim hikayem tek değil. Amerika’da özgürlük, bir kişinin dinini yaşayabilme özgürlüğünden ayrı olarak düşünülemez. Bu nedenle her eyaletimizde mutlaka bir cami vardır. ABD genelinde de 1200 cami bulunmaktadır. (ABD’de 8 milyon Müslüman bulunuyor. Türkiye’de cami sayısı 79 bin. 300 milyon nüfuslu ABD’deki kilise sayısı 350 bin.) Amerikan hükümeti işte bu sebeple kızların ve kadınların örtünme hakkını korumak için mahkemeye gitmiştir ve bu hakkı inkar edenleri cezalandırmaktadır. Kimsenin şüphesi olmasın: İslam, Amerika’nın bir parçasıdır.

İslam dini barış için bir araç

Hep beraber mücadele etmemiz gereken birinci şey, radikalleşme ve beraberinde gelen şiddettir. Ankara’da da söylediğim gibi Amerika hiçbir zaman İslam ile savaşta olmayacaktır. İslam, ABD’nin bir parçasıdır. Kutsal Kuran, “Bir masumu öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir. Bir insanı kurtaran ise bütün insanlığı kurtarmış gibi olur” diyor. 1 milyarı aşkın kişinin bu inancı birkaç kişinin nefretinden güçlüdür. Irak’ta yaşananlar ABD için diplomasinin ne kadar gerektiğini göstermiştir. Ama Irak’ın egemenliği yine Irak’ındır. Bu yüzden birliklerimizi Ağustos 2010’a kadar Irak’tan çekeceğiz.

ABD ile İslam dünyası arasında gerilim yaratan ikinci problem İsrail-Filistin sorunu. Bugün Filistin halkının durumu kabul edilebilir değildir. ABD, Filistin halkının onurlu bir yaşam için duyduğu özleme sırt çevirmeyecektir. İsrail’in bir devlet kurma hakkı olduğu gibi Filistinliler’in de vatan kurma hakkı vadır. Hamas’ın halk arasında desteği vardır, ancak şiddetten vazgeçmelidir. İsrail’in yerleşke inşaatlarını durdurmasının vakti gelmiştir.

Türkiye’ye destek veriyoruz

Üçüncü gerilim noktası nükleer silahlar. İran’ın nükleer silah sahibi olması Ortadoğu’da yeni bir silah yarışı başlatır. Bu kabul edilemez. Amerika olarak biz hiçbir ülkenin nükleer silah sahibi olmadığı bir dünya istiyoruz. İran’ın uluslararası sözleşmelere uymak şartıyla nükleer enerji üretme hakkı vardır.

Dördüncü konu demokrasi... Şu konuda çok açık konuşmak istiyorum. Hiçbir yönetim şekli bir ülke tarafından bir başka ülke üzerine dayatılamaz.

Beşinci konu dini özgürlükler... İslam’ın geleneksel bir hoşgörü anlayışı vardır. Batının, kadınların ne giymesi gerektiğine karar vermek gibi uygulamalardan vazgeçmesi gerekir. Din bizi bir araya getirir. İşte bu yüzden Suudi Kralı Abdullah’ın dinler arası diyalog girişimini ve Türkiye’nin Medeniyetler İttifakı’ndaki liderliğini destekliyoruz.

Örtü eğitime engel olmamalı

Değinmek istedim altıncı konu ise kadın hakları... Bazı Müslüman kadınların başlarını örtmesi, Batı’da bazıları tarafından eşitsizlik olarak algılanıyor. Ben bu görüşe katılmıyorum. Asıl eşitsizlik, bir kadının eğitim hakkının elinden alınmasıdır. Kadınları iyi eğitim görmüş bir ülkenin kalkınma şansı daha yüksektir. Ancak bir konuda açık olmam lazım: Kadın eşitliği meselesi sadece İslam’ın sorunu değildir. Türkiye, Pakistan, Bangladeş ve Endonezya gibi ülkeler kendilerine kadın liderler seçtiler. Kız çocuklarımız da erkek çocuklarımız kadar bu topluma katkı yapabilir.

Bahsettiğim sorunları çözmek kolay değil. Ancak istediğimiz gibi bir dünya yaratma gücüne sahibiz. Ama yeni bir başlangıç için bu cesareti göstermemiz gerek. Kutsal Kuran bize diyor ki, “Ey İnsanlar! Biz sizi bir erkekle bir kadından yarattık. Sonra da birbirinizi tanıyıp kaynaşasınız ve aranızdaki münasebetleri bilesiniz diye sizi milletlere ve kabilelere ayırdık.”

Tevrat’ta, “Bu kitapta yazanların tamamı barış içindir” diyor. İncil ise, “Barış isteyenler kutsanmıştır, onlar Tanrı’nın çocukları olarak anılacaktır” diye yazıyor. İnsanlar barış içinde yaşayabilir. Bu Tanrı’nın da isteğidir. Tanrı’nın selamı üzerinize olsun...

Kuran’dan 3 alıntı yaptı

Ahzap süresi 70. ayet

“Ey iman edenler Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin ki Allah sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve resulüne itaat ederse muhakak ki büyük bir başarıya ulaşmıştır”

Hücurat suresi 13. ayet

“Ey insanlar gerçekten biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. Şüphesiz Allah katında sizin en üstün olanınız (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, haber alandır.”

Maide süresi 32. ayet

“Bundan dolayı İsrailoğulları’na (Kitapta) şunu yazdık: Kim, bir insanı, bir can karşılığı veya yeryüzünde bir bozgunculuk çıkarmak karşılığı olmaksızın öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür. Her kim de birini (hayatını kurtararak) yaşatırsa sanki bütün insanları yaşatmıştır. Andolsun ki, onlara resûllerimiz apaçık deliller (mucize ve âyetler) getirdiler. Ama onlardan birçoğu bundan sonra da (hâlâ) yeryüzünde aşırı gitmektedir.”

HILLARY’NİN CAMİ HATIRASI

ABD Başkanı Obama ve Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Kahire Üniversitesi’ndeki konuşma öncesinde, Kahire’nin en ünlü anıtlarından Sultan Hasan Camii’ni ziyaret etti. Obama, camiye ayakkabısını çıkararak girerken, Clinton da başını örttü. İkili, camide hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi. Bu İstanbul’daki Sultanahmet Camii’nden sonra Başkan Obama’nın ziyaret ettiği ikinci camii oldu. 1363 yılında Memluk Sultanı Hasan bin Ali Nasır tarafından yaptırılan camii, İslam dünyasının en büyük camilerinden biri.

NOTLAR

45 dakika için 2.5 milyon dolar harcandı

* Obama’nın güvenliğinin sağlanması için 3 bin CIA ve FBI ajanı dört gün önceden Kahire’ye gitti. Mısırlı yetkililer de 30 bin kişiden oluşan özel bir güvenlik gücü oluşturdu. Obama’nın konvoyunun güzergâhı son ana kadar Mısırlı yetkililerden bile gizli tutuldu. Konvoyda sinyal bozucular bulunduruldu.

* Obama’nın konuşmasını yaptığı Kahire Üniversitesi çevresinde oturanlara “mecbur kalmadıkça evden çıkmayın, balkon ve pencereleri kullanmayın” uyarısı yapıldı.

* Kahire Üniversitesi’nin konuşmaya hazırlanması için 2 milyon 400 bin dolar harcandı. Kürsünün arkasındaki Hüsnü Mübarek portresi kırmızı bir perdeyle kapatıldı.

* Kahire Üniversitesi önünde bir grup Amerikalı ve Avrupalı eylemci “Gazze’ye ablukayı bitirin” pankartı açtı.

* Obama’nın konuşması Beyaz Saray’ın internet sitesinde Türkçe dahil 13 dilde tercüme edilerek yayınlandı.

Türkiye’de ABD karşıtlığı bitti

* ABD yönetimine bağlı, America.gov adresli internet sitesi kayıt yaptıran kişilere Obama’nın konuşmasından bazı satırbaşlarını SMS olarak gönderdi. Ancak konuşma başlamadan önce herkese “Haroldweloveyou” (Harold, seni seviyoruz!) yazılı bir mesaj iletildi. Sonra yanlışlık oldu diyerek özür dilendi.

* Reuters-Ipsos tarafından yapılan ankete göre son 23 yıldır dünyada Amerikan karşıtlığı’nda birinci olan Türk halkının kanı Obama’ya ısındı. Bush döneminde Amerika hakkında olumlu görüşe sahip olan Türkler’in oranı yüzde 24’ken, Obama’nın başkan olmasının ardından bu oran 25 puan artarak yüzde 49’a çıktı.

* Obama konuşmasının ardından piramitlere gitti. Akşam Mısır’dan ayrıldı. Almanya ve Fransa’yı ziyaret edecek.

* Obama’nın İran için “Nükleer enerji elde etmeye hakları var” demesi, İsrailli aşırı sağcıları öfkelendirdi. Obama ile İran lideri Ahmedinecad’ı tokalaşırken gösteren afişler hazırladı. Afişte Obama’nın sloganı olan “Yes we can” (Evet, başarabiliriz) ifadesi yer alıyor.