Gazete Vatan Logo

Suriyeli çocuklar Türkiye'de aldıkları eğitimle kayıp kuşak olmayacak

Üç milyona yakın Suriyeli ülkelerindeki iç savaş neticesinde Türkiye’ye sığındı. Bu mültecilerin yaklaşık 900 bini ise okul çağında ve yaklaşık yüzde 45’i okula gidiyor. Milli Eğitim Bakanlığı Suriyeli çocukların kayıp kuşak olmaması için seferberlik başlattı

Suriyeli çocuklar Türkiye'de aldıkları eğitimle kayıp kuşak olmayacak

İstanbul Elmadağ'daki 'St. Don Bosco' St. Espirit Kilisesi'ne bağlı okul, Suriye ve Irak'taki iç savaştan kaçan savaştan kaçan 130 çocuğa kucak açtı. Yaşları 8 ile 16 arasında değişen küçük mülteciler ve aileleri Türkiye'de geçici olarak ikamet ediyor. Çocuklar da sığınabilecekleri üçüncü bir ülke bulunana kadar 'St. Don Bosco'da eğitim alıyorlar.

26 yıldır faaliyette olan okul, İran-Irak savaşı sırasında da mültecileri konuk etmiş. Çocukların masrafları, St. Espirit Kilisesi'ne gelen bağışlar ve Rahip Andres Calleja'nın kişisel çabalarıyla karşılanıyor. Rahip Calleja, çocuklarla teker teker ilgileniyor: "Biz bu çocukların sokaklardan alıyoruz ve gidecekleri yeni hayat kuracakları ülkelere gidene kadar temel eğitim vermek istiyoruz. Savaştan kaçan bir çocuk burada yaşadıklarından uzaklaşıyor. Hepsi ciddi travmalar geçirmiş çocuklar, bazen ders sırasında birden bire ağlayan çocuklarla karşılaşıyoruz. En çok bu durum içimizi burkuyor. Bizim amacımız bu çocuklara yaşadıkları felaketi bir an önce unutturmak ve eğitimlerini kaldıkları yerden devam ettirmek" diyor. Haftanın beş günü eğitim verilen okulda, çocuklara öncelikli olarak İngilizce öğretiliyor. Bunun nedeni, çocukların mülteci olarak gidecekleri ülkede zorluk çekmemeleri... İngilizce'nin ardından matematik, fen bilgisi, coğrafya, bilgisayar, müzik ve resim gibi temel dersler de veriliyor. Devlet okullarına giden Suriyeli öğrenci sayısı da hızla artıyor. Ancak öğrencilerin okullarda en büyük problemi dil. Kimi hiç Türkçe bilmiyor, kimi ise Türkçe konuşup, anlıyor ama okuma yazma bilmiyor.

Haberin Devamı

İstanbul’da huzur içinde okula gidiyoruz

St. Don Bosco okulunun bahçesinde çocuklar oyunlar oynuyor. İki yıl önce Şam'dan ailesiyle İstanbul'a gelen 10 yaşındaki Masa Majalden ve 13 yaşındaki Tala Adnan ile konuşuyorum. "Savaş başlayınca her şey bir anda değişti. Masa, "Arkadaşlarımın çoğu başka ülkelere gitti, okulumuz uzun süre kapalı kaldı. Her gün kötü haber geliyordu, 'onun babası ölmüş, kardeşi savaşmaya gitmiş şehit olmuş' Şimdi İstanbul'dan Şam'a bakınca daha çok iyi anlıyorum yaşananları. Burası çok huzurlu, sokakta rahatça dolaşıyoruz, alışveriş yapıyoruz, yazın Florya'ya gittik bol bol denize girdik. Kardeşlerimle annem babamla burada güvendeyiz. Kanada'ya gitmek istiyoruz. Orada yeni bir gelecek kurmak en büyük isteğimiz."

Haberin Devamı

Şam'dan İstanbul'a ailesiyle gelen 13 yaşındaki Tala Adnan ise "Büyüyünce doktor olacağım, savaşlarda yaralanan çocukları korumak ve iyileştirmek isterim. Bu yüzden derselerime çok çalışıyorum" diyor.

5 yıl içinde sisteme entegre olacaklar

Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ercan Demirci Türkiye´deki Suriyelilerin yüzde 50'sinin 19 yaş ve altında olduğuna dikkati çekti. Demirci, "Bugün yaklaşık 900 bin küsur eğitim çağında çocuk var. Bakanlık olarak ilk günden bugüne kadar bu çocukları eğitimde tutmak için çabalıyoruz. 60 binin üzerinde Suriyeli çocuk bizim çocuklarımızla aynı okullarda eğitim görüyor. Yine yaklaşık 260 bin civarında Suriyeli çocuk ise kendi eğitim dillerinde geçici eğitim merkezlerinde eğitim alıyor. Hedefimiz 5 yıl içerisinde tedricen bütün Suriyeli çocukların Türk eğitim sistemine entegre olması" diyor.

Haberin Devamı

Doğduğumdan beri savaş var

IŞİD'in Musul'u işgalinden bir gün önce kaçan 12 yaşındaki Zeynep Asr, İstanbul'u çok sevdiğini ve bir daha Musul'a dönmek istemediğini belirtiyor. "Ailem Avustralya'ya gitmek içim başvurdu, kabul edildik ama şimdi bekliyoruz. Yeni bir hayat kuracağız orada. Ben doğduğumdan beri savaş var ülkemde. Türkçe'yi öğreniyorum ama okumak ve yazmak zor. Türk dizilerini artık rahatça izliyorum her konuşulanı anlıyorum ama kelimeleri tam söyleyemiyorum. Avustralya'ya gitsem de İstanbul'u hiç unutmayacağım burası benim ikinci evim olarak hep kalacak."