Doğaya aykırı davranmayın

Adı bende saklı olan okuyucumun "Lûtçuluk" ile ilgili sorusunun cevabını bugün tamamlıyorum

Haberin Devamı

Adı bende saklı olan okuyucumun "Lûtçuluk" ile ilgili sorusunun cevabını bugün tamamlıyorum.

Melekler Lût'a kendilerinin insan değil, Allah'ın elçileri olduklarını, o azgınların hiçbir şey yapamayacaklarını, sabaha karşı azaba çarpılacaklarını, aile fertlerini geceleyin kentten çıkanp karısı hariç, diğerlerinin arkalarına bakmadan gitmelerini ancak karısının da öteki azgınların çarpılacakları azaba çarpılacağını söylemişlerdir. Nihayet Allah'ın buyruğu gelmiş, o yurdun üstünü altına getirmiş, üzerlerine ateşten pişmiş taşlar, (belki de yerden fışkırıp gökten yağmur gibi üzerlerine lavlar) yağdırılmış, böylece mahvedilmişlerdir. Allah'ın böyle azabı haksızlardan uzak değildir. Bu davranış büyük suçtur, yaratılış amacına aykırıdır. Allah karşıt cinsler arasına bir çekim gücü olan şehveti koymuştur ki iki cins, evlilikle birbirlerine yaklaşsınlar, nesiller üresin, insanlık yok olmasın.

Bir telkin ve şartlanmayla aynı cinsler birbirleriyle doyuma kalkışınca üreme olmaz, insanın hamuruna katılan şehvet duygusu, amacı dışına saptırılmış olur. Bu, doğaya karşı çıkmadır. Doğaya aykırı davrananlar, sonunda bunun cezasını ağır biçimde çekerler. Hayvanlar, kendi cinsleriyle ilişki kurmaz. Bu tür sapık ilişkiye girenler, demek ki hayvanlarda da görülmeyen yanlış bir eğilim içindedirler.

Bir gün Allah'ın huzuruna çıkacağız ve burada yaptıklarımızın hesabını vereceğiz. İşte O Yüce Divan'ı, o çetin hesap gününü düşünerek Kur'ân'ın yasakladığı eylemlerden, davranışlardan uzak durmak gerekir. Kişi kendi kendisine telkin yaparak ruhunu iyiliklere yöneltir, Allah'ı, Kitabını severse Allah'ın yasaklarından kaçınır. Çünkü O'nun rızası, emirlerini tutup yasaklarından kaçmaya bağlıdır.

Aynı mealde başka soru
Aynı konuyla ilgili bir başka okuyucum ise ergenlik çağında Lûtçuluk eylemine bulaştığını, sonradan bunun büyük bir günah olduğunu öğrendiğini söyleyerek, "Zümer Suresi 53'üncü ayet, Allah bütün günahları bağışlar diyor. Bütün günahlar içerisine eşcinsel eylem de giriyor mu" diye soruyor.

Kur'ân'da ve hadislerde vurgulandığı üzere gönülden tevbe, tüm günahların silinmesine vesiledir. Umutsuzluk yoktur. Gönülden tevbe ettikten sonra artık sürekli o kötü eylemi düşünmek doğru değildir. Bu, ayetlerle vaat edilen Allah'ın affına güvensizlik olur ki ağır bir günahtır. Tevbe et, bir daha öyle çirkin işleri düşünme, kurma, planlama, Allah'a yönel. Allah'ın affına güven. İbrahim Hakkı'nın dediği gibi:

Geçmişe göçüp kalma
Müstakbele hem dalma
Hal ile dahi olma
Mevlâ görelim neyler
Neylerse güzel eyler.

DİĞER YENİ YAZILAR