Farz namazları cemaatle kılınır

Hz. Peygamber, bizim sünnet dediğimiz, tek başına kıldığı namazları sabitleştirmiş değildir. Çoğunlukla kılıp bazen terk ettiği nafilelere fıkıhçılar Müekked Sünnet, ara sıra kıldığı nafile namazlara da Gayri Müekked Sünnet demişlerdir

Haberin Devamı

Soru: Peygamberimiz sünnet namazlarını kılmış mıdır? Camide cemaatle birlikte mi kılmıştır? "Sünnet namazlarını kılın" şeklinde bir hadisi var mıdır? Bunları hep aynı rekât sayısında mı kılmıştır? Vitir namazının önemi nedir?

Cevap: Hz. Peygamber, bizim sünnet dediğimiz, tek başına kıldığı namazları sabitleştirmiş değildir. Çoğunlukla kılıp bazen terk ettiği nafilelere fıkıhçılar Müekked Sünnet, ara sıra kıldığı nafile namazlara da Gayri Müekked Sünnet demişlerdir. Demek ki Peygamberimiz, hiçbir nafile namazı sürekli kılmamış, zaman zaman terk etmiştir. Yalnız Peygamberimiz, teheccüd denilen gece namazını hiç terk etmemiştir. Çünkü bu, sünnet değil farzdır.

Müzzemmil Suresi'nde ve İsrâ Suresi'nde gece uyanıp ibadet etmesi emredilmiştir ki emirle sabit olan şey, artık nafile değil, farzdır. Ancak Peygamberimiz bu namazı cemaatle değil, tek başına (münferiden) kılmıştır. Çünkü gece yarısı insanların mabede gelip cemaat olmaları güçtür. Bu ibadeti herkes evinde yapar. Nitekim Müzzemmil Suresi'nin son ayetinde bir grup sahabinin de böyle yaptığı belirtilmektedir.

Peygamberimiz nafile namazları cemaatle kılmazdı. Çünkü cemaatle kıldığı namaz nafile değil, farz olur.

Peygamberimizin cemaatle kıldığı namazlara sonradan farz denmiştir. Kur'ân'da namaz hakkında farz ve nafile diye bir ayırım yapılmaz.

Vitr, nafile namazıdır
Peygamberimiz, sünnet namazlarını kılmayı mü'minlere emretmemiştir. Zaten böyle bir emir olsaydı o, farz haline gelirdi. Ancak Yüce Allah, onu inananlara örnek göstermiştir. "Andolsun Allah'ın Elçisi'nde sizin için Allah'a ve ahiret gününe kavuşmaya inanan ve Allah'ı çok anan kimseler için (uyulacak) en güzel bir örnek vardır" (Ahzab: 21).

Ayrıca geceleyin kalkıp ibadet etmek sadece ona özgü bir emir de değildir. Bu emir, Kur'ân'ın bütün muhataplarını kapsar. Hz. Peygamber, nafile namazları genelde ikişer ikişer kılardı. Vitr dışında nafileler en az iki rekâttır. İki rekâtta selam vermek üzere dört, altı daha fazla kılmıştır. Ama bu farz değil, kişinin kendi isteğiyle yaptığı ibadettir. İsterse iki rekat sonunda oturduktan sonra selâm vermeden iki daha kılıp dört sonunda selâm verilebilir.

Peygamberimiz toplu namazlarda nafile kılmadığı için mescide toplananlar nafile kılmadan da farza başlayabilirler. Namazdan önce sadece ezan ve kamet okunur. İhlâs okumak, Fatiha okumak bid'attır, katmadır. Bu katmaları bırakıp namazları Peygamberimiz dönemindeki şekliyle kılmak gerekir.

Vitr namazı tek rekâttı namaz demektir. Bir rekât kılındığı gibi üç, beş, yedi olarak da kılınabilir. Farz değil, diğer sünnetler gibi nafile namazdır. Aslında Vitr, İmâm-ı A'zam'a göre vâcib ise de onun iki büyük talebesi İmam Muhammed ve İmam Ebu Yusuf'a göre de sünnettir.

DİĞER YENİ YAZILAR