Gazete Vatan Logo

Şişmanlığın nedeni bulundu!

Eğer bunu yapıyorsanız...

Genelde fazla kilolu kişilerin uyku sırasında horladığı düşünülse de, aslında uyku apne sendromu şişmanlığa neden oluyormuş. Türk Uyku Tıbbı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Aksu, uyku sorunlarının vücuda olumsuz etkileriyle ilgili sorularımızı yanıtladı.

Horlama mı şişmanlığa yol açar yoksa şişman kişiler mi uyku sırasında horlar?

Uykunun en temel yararlarından biri; enerji metabolizmasının düzenlenmesidir. Uyku, besinlerle aldığımız enerjinin depolanması ve harcanması için gerekli düzenlemenin yapıldığı dönemdir. Uyku bozulunca bu düzenleme de bozulur. Yani uyanıkken aldığımız enerjinin miktarı ve harcanmasının dengesi bozulur. Bu da kilo alımının önemli bir nedenidir. Çoğu uyku hastasının kilolu olmasının nedeni de budur. Mesela uyku apne sendromunun şişmanlarda daha sık görüldüğü söylenir ama bu doğru değildir. Uyku apne sendromu olan hastalarda, hastalık şişman oldukları için ortaya çıkmaz; tam aksine uyku apne sendromu yaşadıkları için kilo alırlar. Bu nedenle bu hastalara "Kilo ver, iyileşirsin'" demek son derece yanlıştır. Çünkü kilo, hastalığın bir sonucudur ve hastalık tedavi edilmezse kilo verilemez.

BUNAMAYI ARTIRABİLİR

Bunama ve Alzheimer ile uyku sorunları arasında bağlantı var mı?

Uyku; kalıcı belleğimizin oluşturulduğu zamandır. Hafıza; bir anlamda iyi uykuya bağlıdır. Bunama ve hafıza sorunları ile uyku bozukluklarının iki yönlü ilişkisi çok eskiden beri bilinir. Yani uyku bozuklukları; hafıza bozukluklarının ve bunamanın artmasına neden olur. Bunama ve Alzheimer'da uyku bozuklukları sık olarak görülür.

Tatillerde mümkün olduğu kadar fazla mı uyunmalı?

Uyku düzenimizin tatil günlerinde değişiklik göstermemesini isteriz. Yani tatil günlerinde çok geç saatlere kadar uyanık kalmak ve gündüz geç saatlere kadar uyumak; tatil sonrası uyku sorunlarına neden olabilir. Tatil, uyku düzenimizi bozmamız için bir neden olmamalı.

Uyku testleri nasıl yapılıyor?

Uyku testleri içinde en yararlısı; tüm gece yapılan ve uyku sırasında beyin, kalp, göz ile kaslar ve solunum organlarının aktivitelerinin kaydedildiği testtir. Bu test hastanede yapılır ve tüm gece boyunca teknisyen gözlemi gereklidir. Maliyeti yüksek bir uygulamadır ve dünyada bu test için bekleme sıraları oluşmuştur. Ayrıca evde yapılan testler de geliştirilmiştir. Evde yapılan uyku testleri, riskli hastaları belirlemek için uygulanır.

UYKU BOZUKLUĞU TAM OLARAK NEDİR?

- Az ve yetersiz uyuma bir uyku bozukluğudur.
- Aşırı uyuma, her ortamda, uyunmaması gereken yerlerde uyuma da bir uyku bozukluğudur.
- Uykuda konuşma, uykuda yürüme, uykuda bacak hareketleri, uykuda diş gıcırdatma, horlama, uykuda nefes durması gibi tablolar da uyku bozukluğudur.

UYKU APNE SENDROMUNDA İLAÇLAR ETKİLİ OLMUYOR

Uyku sorunlarını çözmek amacıyla sıkça tercih edilen basınç tedavisi ve cerrahi yöntemler hangi durumlarda uygulanır?
Uyku hastalıkları içinde en sık görülen rahatsızlıklardan biri olan uyku apne sendromunda en etkili tedavi; basınçlı hava uygulayan cihazlardır. Ancak bazı durumlarda geceleri ağız içine takılan dişlikleri ve cerrahi yöntemleri uyguluyoruz. Ne yazık ki bu hastalıkta ilaç tedavisi etkili değildir. Ancak bunun dışındaki çoğu uyku hastalığında ilaç tedavileri ile çok olumlu sonuçlar almak mümkündür.

HAYATİ TEHLİKE OLABİLİR

Ciddi hastalıklar ve hatta ölümlere yol açabilen uyku sorunları nelerdir?

Hayati tehlike oluşturabileceği kabul edilen bazı uyku hastalıkları vardır. Bunlar; uyku apnesi sendromu, huzursuz bacak sendromu ve uykuda periyodik bacak hareketleri sendromu gibi önemli sonuçları olabilecek rahatsızlıklardır.

MODERN YAŞAM UYKU DÜZENİNİ BOZUYOR

Prof. Aksu, modern dünya düzeni ile uyku arasındaki ilişkiyi şöyle değerlendiriyor: "Beynimizde, uyku-uyanıklık düzenini ve vücut saatini belirleyen küçük bir çekirdek vardır. Bu çekirdek; düzenlemesini ışığın varlığına göre yapar. Aslında biz modern yaşamda bu çekirdeği doğal olmayan şekilde uyarıyoruz. Şehir ışıkları, televizyon, evdeki yapay ışıklar; uyku-uyanıklık ritmimizi etkiliyor. Bir diğer sorun da uyumamız gereken zamanda bizi uykusuz tutacak pek çok şeyin olmasıdır. Modern dünyanın insandan beklediği; uyanık olduğu zaman çalışmasıdır. Dolayısıyla diğer gereksinimlerimiz için sadece uykudan çalacağımız zamanımız vardır. Bu da aslında sürekli ve kronik bir uyku yoksunluğuna neden olur. Kapitalist üretim toplumunda kronik uyku yoksunluğu bilinen ve gerçek bir sorundur. Geleneksel üretimin yapıldığı toplumlarda ise uykusuzluk daha az görülür. İnsan organizması; güneşin doğuşunda uyanılmasına ve erken yatılmasına uyumludur. Fizyolojik yapımız nedeniyle, daha az uyuduğumuzda sağlıklı ve mutlu olmuyoruz."

Haberin Devamı