Gazete Vatan Logo
Magazin Şimdi onun zamanı

Şimdi onun zamanı

Evet fazlasıyla güzel, fazlasıyla başarılı, fazlasıyla da ön planda! Hani şu, yaza damgasını vuran ‘Kiralık Aşk’ dizisinin hem masum hem seksi olabilen, güzeli var ya, ondan bahsediyoruz. İşte, fotoğrafları ve röportajıyla fazla fazla Elçin Sangu...

Şimdi onun zamanı

Hayat nasıl gidiyor? Her şey istediğiniz gibi mi?

Daha ne ister bir insan? Çok mutluyum. Sadece yoğunluktan dolayı beziyorum bazen ama onun dışındaki her şeyden çok memnunum. Ruhsal olarak çok iyi hissettiğim bir yerdeyim.

Böyle bir döneme gireceğinizi biliyor muydunuz?

Bir gün hayatımda böyle bir dönem yaşanacağını biliyordum ama onun nasıl ve ne zaman olacağını hiç bilmiyordum. O yüzden tamamen sürpriz oldu. Ama hislerim sayesinde bu yıl güzel bir dönem yaşayacağımı biliyordum.

Sizi hiç tanımayan birine kendinizi nasıl anlatırdınız? Elçin’i en iyi anlatan kelimler neler?

Kısaca biraz kırık diyebiliriz. Pek normal değilim.

Nasıl başladı oyunculuk serüveniniz?

Tamamen tesadüfler ve koşullar doğrultusunda işin içine girdim. Mersin Üniversitesi’nde opera okudum. O dönemlerden beri oyunculuğu çok seviyorum hatta sevgimin operanın bile önüne geçtiği zamanlar oluyordu ama meslek olarak hiç düşünmemiştim. Etrafımdaki birçok insanın teşvikine rağmen. Benim öyle bir özelliğim de var; biri bir konuda ısrar ettikçe çok itici geliyor, konu her neyse hiç istemiyorum. Bugün ise biliyorum ki ben başka bir iş yapamam.

Haberin Devamı

ARTIK ESKİYE GÖRE ÇOK DAHA ÖZGÜRÜM

Sizi ilk izlediğimiz günden bu yana beş yıl içinde neler değişti hayatınızda?

Tüm hayatımın akışı değişti. Bambaşka bir hayattan yepyeni bir hayata geçiş yaptım. Her anlamda. Karakter olarak çok fazla değiştim. Eskiden daha kapalı, sakin, dingin ama yine eğlenceli ve enerjiktim. Artık farklı hissediyorum. Çekingen ve nazik bir insandım. Oysa insan büyüdükçe hakikaten bir evrime uğruyormuş. Özgürleştim. Artık bir şeyleri konuşmaktan, ifade etmekten korkmuyorum. Bendeki en büyük değişim bu oldu. Benim için dünya korkunç bir yerdi. Belli başlı korkularımız hepimizin var elbette ama eskiden her şeyden korkardım. Aslında çoğu geleceğe yönelik ve çevreyle ilgili korkulardı bunların; karanlıktan ya da yalnızlıktan korkmak gibi değil. Bunun adı duygusal evrim bence. İnsan ne kadar kendi ayaklarının üzerinde durur ve işler başarırsa o kadar korkusuzlaşıyor.

Haberin Devamı

Çok nostaljik ve duygusal bir yüzünüz var. Ama önceki karakterlere nazaran ‘Kiralık Aşk’ta tam tersini yapabildiğinizi de gösterdiniz...

Bütün bunlar biraz insanın karakteriyle de alakalı. Aslında çok duygusal bir tipim. Bir yandan da duygusal olmamak için direnen, hep eğlenmek isteyen bir tarafım var.

Defne karakteriyle birlikte kendinize dair neler keşfediyorsunuz?

Defne’yle benziyorum aslında. O da havai ve eğlenceli bir karakter. Hatta beni tanıyan arkadaşlarım; “Sen bildiğin kendini oynuyorsun” diyorlar.

İyi insan olmak önemli

Bir anda gelen şöhretle ilgili neler hissediyorsunuz?

Çok hoşlanmadığım bir durum bu. Sanki daha önce yokmuşsun gibi hissettiriyor. Halbuki ben zaten bu işi yapıyordum, benim için bir şey değişmedi sadece işin geri dönüşü farklı oldu. Ama şunu biliyorum ki; ben üstüme düşeni yaptım ve karşımdaki de mesajı aldı. Benim en çok dikkat ettiğim şu; bana güzel kadın yerine ‘işini çok iyi yapar, iyi oyuncudur, çok da iyi insandır’ desinler; iltifat etmekten çok daha mutlu ederler beni.

Haberin Devamı

Kendi oynadığınız diziyi seyrediyor musunuz?

Gerçekten seyrediyorum.

KENDİ RUHUMA ZARAR VERMEYECEK HER ŞEYİ YAPARIM

Oyunculuk adına kurallarınız var mı? Rolünüz neyi gerektirirse yapar mısınız?

Rolü dikkat ederek seçiyorum. Yapamayacağım, beni aşacak bir durum varsa ya bunu konuşup çözmenin yoluna bakarım “Ben yapamayacağım, teşekkür ederim” derim.

Ne çok zorlar mesela sizi?

Çıplaklık zorlar. Çünkü karakterim öyle bir karakter değil.

Bu dizi için evet haklısınız, ama ileride içinde çıplak sahnelerin de olacağı reddedemeyeceğiniz bir rol geldiğinde ne yaparsınız?

Bunu ben de düşünüyorum. Çok beğeneceğim bir teklif geldiğinde sırf bu yüzden reddeder miyim reddetmez miyim bilmiyorum. Şunu biliyorum, kafamı yastığa koyduğum zaman ‘ben ne yaptım?’ demeyeceğim her şeyi yapabilirim. Önemli olan bu benim için. Kendi ruhuma zarar vermeyecek şekilde olan her şeyi yaparım. Kimsenin hayır demeyeceği bir teklif bile gelse beni huzursuz edecek ve mutlu olmayacaksam kabul etmem.

Daha iyi anlamak için soruyorum, çıplak bir sahnede rol almak bütün dikkatleri oraya çekeceği, eleştiri oklarını o sahneye yönelteceği için mi ruhunuzu huzursuz eder?

Haberin Devamı

Esas mesele, kendimi o şekilde görmek istemiyor olmam. Çünkü benim için özel bir şey. Senin bedenini, sana ait bir şeyi herkesin önüne seriyorsun. Aslında sokakta soyunup çıplak koşmaktan hiçbir farkı yok hatta daha fazla kitleye ulaştığı için aslında daha büyük bir problem. Bunu tercih eden de olabilir asla yadırgamam, ruhu el veriyordur, yapsın. Benimki vermiyor.

Aldığınız eleştirileri umursar mısınız?

Her şeyi ve herkesi değil. Önemsediğim insanların söylediklerini dinlerim. Sözlerine çok güveniyorsam da diretmem. İnsanların iyi bir iş varsa hep kötü bir yan bulmaya çalıştıklarının bilincindeyim ve bunu hiç umursamıyorum çünkü niyetlerini biliyorum.

HER ŞEYİN BİR SINIRI VAR

Aşka inanıyor musunuz?

İnanıyorum. İnanmasam bir ilişki yaşamam zor olurdu. Ama ilk görüşte aşka inanmıyorum, bence birini tanıdıkça aşık oluruz.

İlk kez mi aşık oldunuz?

Hayır. Gençken yaşadıklarını aşk zannedersin de sonra daha iyisi gelir, o yaşadığım aşk değilmiş dersin ya, öyle işte. Aslında o da aşk ama insan daha iyisini yaşadıktan sonra, ‘O neymiş?’ diyebiliyor. Bu da nankörlüğe giriyor.

Aşık olduğunuzda nasıl bir kadın olursunuz?

Odun. Şaka bir yana, aşıksam çok eğlenceli, sadık, fazla korumacı oluyorum. Sabahları huzurla uyanıyorum. .

Biri için değişmeyi göze alır mısınız? O kişiyi kaybetmemek adına nelerden vazgeçersiniz?

Hakikaten insanların rahatsız olduğu karakterimle ilgili bir hataysa söz konusu, evet değiştiririm. Hepimizin bir sürü defosu var. Ama sırf o kişi beğenmedi diye bana doğru gelen bir şeyi değiştirmem. O zaman sen de benim için doğru değilsin demektir. Gittiği yere kadar gider, gitmediği yerde biter. Her şeyin bir yeri ve sınırı var.

Oyuncu olmanızı kıskanacak ve size belli sınırlamalar getirecek bir erkekle birlikte olabilir misiniz?

Olamam. Benim yapmak istediğimi, hayatımı oluşturan işi kısıtlamaya çalışacak biriyle asla yapamam.

Erkeklerin bakışları net olacak boş bakmayacak

Sizce erkek milletini idare etmek zor mu?

Eskiden öyle düşünürdüm ama artık kolay geliyor. Benim erkek arkadaşım aslında dünyanın en zor adamı ama tanıdıkça idare etmek de kolaylaşıyor.

Size çekici gelen erkeklerin ortak özellikleri neler?

Yüz hatları keskin ve kemikli, kaş ve göz seviyesi birbirine yakın, bakışları net olacak, boş bakmayacak. Boş baktığı zaman anlıyorum.

Erkeklere güveniyor musunuz?

Genel olarak insanlara güvenmeyi tercih ediyorum. Ama tam olarak hiçbir zaman da güvenmiyorum. O da benim fazla korumacı ve kontrol delisi olmamla ilgili bir durum.

Peki, bu güvensizliğin anne ve babanızın küçük yaşta ayrılmasından ve baba figürünün eksikliğinden kaynaklandığını, hatta ilişkilerinize yansıdığını düşünüyor musunuz?

Muhtemelen. Ben ne kadar yok desem de psikoloji okumuş bir insan, “Ne saçmalıyor bu kız?” der. Çünkü mutlaka bir yerde tortuları vardır yaşananların. O yüzden inkar edebileceğim bir durum değil. Beni çok etkileyen, üzerinde durduğum bir şey değil ama bir yerlerde gizli, saklı duruyordur bu eksiklik. Babamla hiç konuşmuyorum ve görüşmüyorum.