Üretimde sürpriz artış

TÜİK Haziran'da imalat sanayinin yüzde 11.3 büyüdüğünü açıkladı

Haberin Devamı

TÜİK Haziran'da imalat sanayinin yüzde 11.3 büyüdüğünü açıkladı. Kur ve faiz şokunun ikinci ayında bu kadar yüksek bir büyüme beklemiyordum. TL'nin yüzde 20'nin üzerinde değer kaybettiği, reel faizlerin 4 puan arttığı bir ortamda büyümenin en azından yavaşlaması beklenirdi. Ekonomi basını bu beklenmedik durumu pek önemsemedi. Oysa, enflasyon ve büyüme ilişkisi açısından üzerinde durulmaya değer.

İki ihtimal var: Birincisi, kur ve faizin etkisiyle iç talep geriledi ama ihracat gerilemeyi fazlasıyla telafi etti. Haziran'da ihracatın yüzde 25 oranında artması bu ihtimali destekliyor. Eğer böyle olduysa sorun yok. Umulan yumuşak iniş gerçekleşiyor demektir. Çünkü bir yandan enflasyon talep baskısının kalkmasıyla düşüşe geçerken, diğer yandan yüksek ihracat artışları sayesinde üretim ve istihdam artacaktır.

TCMB'nin tepkisi
İkinci ihtimal, ihracatın ivme kazandığı, ancak aitsin bu kadar yüksek büyümeyi açıklamaya yeterli olmadığı, dolayısıyla, tüketim ve yatırımların şoka rağmen beklenen ölçüde hız kesmediğidir. Eğer bu açıklama geçerliyse, enflasyonist baskılar sürüyor demektir. Bu durumda TCMB faizleri daha da sıkmak zorunda kalabilir. Böylesi bir gelişme kuru daha da aşağıya çeker. Ekonomimizde reel kur yatırımlar üzerinde reel faizden daha etkili olduğundan, yüksek yatırım, yüksek büyüme ve alıp başını giden cari açık dönemine kısa sürede geri dönülecek demektir.

Bu ihtimallerden hangisinin gerçeğe daha yakın olduğunu ancak GSYH rakamları belli olduğunda anlayabileceğiz. Yine de sektörlere inerek TÜİK verilerinden aşağıdaki tabloyu çıkardım. Tablodaki sektörler imalat sanayinin yüzde 53'ünü oluşturuyor.

Yatırımlar canlı
İhracatın fazla etkili olmadığı gıdada üretim artışı oldukça yüksek: Yüzde 6,3. Büyük ölçüde zorunlu mallardan oluşan bu sektörün kur ve faiz şokundan fazla etkilenmesi beklenmez. Bu durum iç talebin pek etkilenmediği izlenimini veriyor. Tekstil ve giyimde üretim yeniden artmaya başladı. Şokun daha çok dayanıklı tüketim malla-rı ile yatırımlarda hissedilmesi gerekir. Taşıtlarda üretim artışı muazzam: Yüzde 15,6. Basında otomobil satışlarının yüzde 30 gerilediği yazılıyor. Gerilemenin tümü ithal otomobillerden kaynaklanıyor olamaz. İhracatta da büyük artış gerçekleştiğini biliyoruz. Yatırımlar da hız kesmişe benzemiyor. Makine teçhizat ile elektrikli makinelerde sırasıyla yüzde 27 ve yüzde 40 artış var. İnşaat sektöründe talep düşüşü yaşandığı söyleniyor.

Bu rakamlardan net bir sonuç çıkmıyor, ama bana iç talepte gerilemenin henüz his-sedilmediği izlenimini veriyor.

DİĞER YENİ YAZILAR