Haberin Devamı
Girdiği mesleki bunalımlarından yazdığı futbol yazılarıyla çıkan meslekteki büyüğüm Hasan Cemal’in uğradığı haksızlık beni dilhûn etti.. İşbu risalenin yazılma sebebi de budur.. Zaytung üzerinden yapılan saldırılara cevaptır..
Türkiye’de “Köşe Yazarları Esnaf Birliği” üyesi olarak her gün yazı yazmak ıstıraptır.. İnsanı siniryâb eder.. Psikolojisini bozar..
Darbeleri Araştıran Meclis Komisyonu üyeleri gibi ne yaptığını bilmez hâle getirir..
Kolay değil..
“Seyrek bıyıklı asabi şahsiyet..” her gün bir konu üzerine el değmemiş fikirlerini “talimat” gibi söyleyecek.. Sen de köşe esnafı olarak laf yetiştireceksin..
Üstelik yazdığın yazıların, verdiğin akılların kıymeti harbiyesi olmayacak..
Su üzerine yazı yazmaktan kendini Aileden Sorumlu bir Hükümet Bayanı gibi “işlevsiz” hissedeceksin..
Bunalım kaçınılmaz..
Kul sıkışmayınca Hızır yetişmezmiş..
Bizim köşe esnafı yukarıda saydığım sebepler yüzünden sık yaşadığı bunalımın üstesinden gelmeyi “futbol yazıları” sayesinde akıl edebildi..
Ben dahi parasızlık yüzünden yaşadığım bunalımları bu tür yazılarla atlatmışımdır.. Lakin bu işleri başlatan Hasan Cemal büyüğümüzdür..
Duayenimiz de odur.. Biz şimdi onun duayenliğinin duacısıyız..
Hal böyleyken Zaytung adlı haber sitesi, bizim ağır köşe yazarlığından devşirme futbol yazarlarına ağır bir geçirme yaptı..
Gerçi haber diye sunduğu metinde başkalarının adı geçiyordu ama ben asıl hedefin bu zümre olduğunu, özellikle de Hasan Cemal abimizin yıpratılmak istendiğini anladım..
Zaytung’un içten pazarlıklı o haberini; noktasına, virgülüne kadar değiştirmeden aynen sunuyorum..
ZAYTUNG YAZISI
Efsanevi Barcelona kadrosunu kuran ve takımıyla başarıdan başarıya koşan Josep Guardiola, Fenerbahçe’ye transfer olacağı yolundaki söylentilerle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Daha önce ülkemizde çalışmış Del Bosque ve Rijkaard gibi meslektaşlarından Türk Futbolu hakkında övgü dolu sözler duyduğunu belirten “Pep” Guardiola;
“Şu ana kadar yaptığım tüm kariyeri 6 ayda mahvetmeye kendimi hazır hissediyorum. Özellikle Telegol programı beni çok heyecanlandırıyor. Soyunma odası basıp kadro belirleyen bir Kulüp başkanı ise benim için fantastik bir deneyim olacak..” sözleriyle Türkiye’de çalışma konusunda duyduğu heyecanı dile getirdi.
“Dibe vurmam için gereken her şey var...”
Dört sezon çalıştırdığı Barcelona ile başarıdan başarıya koşmasına rağmen yoğun tempodan yorgun düştüğü ve heyecanını yitirmeye başladığı için istifasını veren 41 yaşındaki Guardiola, Fenerbahçe’ye transfer söylentileriyle ilgili olarak basın mensuplarının sorularını yanıtladı:
“İnsan biraz dibe vurmadan tekrar yukarı çıkamaz. Anladığım kadarıyla bir teknik direktör olarak dibe vurmam için bütün şartlar Türkiye’de mevcut. Taraftar, yönetim, federasyon, basın... Her şey ama her şey tam benim istediğim gibi” diyen tecrübeli teknik adam, Barcelona‘da kazandığı başarıların üzerine sünger çekip her şeye sıfırdan başlamaya hazır olduğunu ifade etti.
Transferinin gündeme gelmesinin ardından Türkiye’de görev yapmış Toshack, Del Bosque gibi isimlerden de Türkiye ve Türk Futbolu hakkında bilgi aldığını söyleyen Guardiola, “Bir çok fantastik hikaye duydum ama özellikle eski hakemlerin futbol otoritesi kabul edilmesi kısmı beni çok etkiledi. Daha önce dünyanın hiçbir yerinde uygulanmamış bu sistemi tecrübe etmek çok etkileyici bir deneyim olacak” derken spor basınımızla ilgili de övgü dolu sözler sarfetti.
“Televizyonda pişmeye geliyorum...”
İspanyol teknik adam, kariyerinde en büyük başarısı takımı küme düşmekten kurtarmak olan eski teknik direktörler, Türkiye dışında adını kimsenin bilmediği eski hakemler ve her konuda fikri olan konuyla alakasız köşe yazarları tarafından her hafta televizyonda yerden yere vurulmak için sabırsızlandığını söyleyerek şöyle devam etti:
“Kendimi Rasim Ozan Kütahyalı’ya, Erman Toroğlu‘na, Kaya Çilingiroğlu‘na laf yetiştirirken hayal ediyorum.
‘Selçuk olur mu orda?’ diyenleri, ‘Topal’ı ortaya çekmesi lazım’ şeklinde ahkam kesenleri düşündükçe içim içime sığmıyor.
Ayrıca teknik direktör olarak taş çatlasın 5-6 sene daha çalışabilirim.
Peki sonra ne olacak? Bu Guardiola‘nın evine ekmeği kim götürecek? Kimse düşünmez bile.
O yüzden kariyer hedeflerim açısından yarın bir gün yorumculuğa geçeceksem, bunun atası olan ülkeye gitmek de çok doğru bir tercih olacak benim için.
Futbol sahada Brezilya, tribünde İtalya’ysa, ekran başında banko Türkiye’dir. Daha iyisini görmedim. Oraya pişmeye geliyorum...”
PEPE ÜZÜLÜYOR
Türkiye‘de teknik direktör olarak kendisine en fazla 6 ay verdiğini, bu süre sonunda kuyruğuna teneke bağlanarak gönderileceğinden emin olduğunu belirten Guardiola, en büyük hayalinin de kovulmadan önce Del Bosque (Yeniköy Kasabı), Luis Aragones (Dede) gibi bir lakaba kavuşmak olduğunu sözlerine ekledi.
Guardiola, İspanya’da “Pep” olarak anıldığını hatırlatırken, “Valla bu durumda ‘pepe’ galiba en uygunu. Gazete manşetlerinde ‘pepe üzülüyor, pepe bu işi bilmiyor, ağlama pepe’ diye çağrılmaktan onur duyarım” sözleriyle basına tiyo vermeyi de ihmal etmedi.
Kariyer hedefinin, Türkiye‘den kovulduktan sonra milli takım seviyesinde Avrupa ve Dünya şampiyonluğu kazanmak olduğunu da sözlerine ekleyen Guardiola açıklamalarını şöyle tamamladı:
“Del Bosque, Hiddink, Aragones örnekleri ortada. Kısmetse ben de en kısa süre içinde kovulup, bu isimler gibi uluslararası düzeyde büyük başarılara imza atmak istiyorum..”
Yazarın notu: Çilekeş meslektaşlarımızı hedef gösteren Zaytung Haber Sitesi’ni kınıyorum..
