Yaz fiilen başladı.. Güneşte yatarken elinize aldığınız haber dergilerinin kodlarını çözemiyorsanız okuduğunuzu anlamıyorsunuz, demektir.. Türkçeyi kaç kelime ile konuştuğunuz önemli değil.. Şifreyi kırmanız önemli..
İşsiz güçsüz atalarımızdan biri “Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur..” demiş..
Bizde medyanın “Cemiyet Haberleri” veren dergiler kanadı ile onların okurunu tarif eden bir atasözüdür bu..
Ben bu dergilerin kodlanmış haber başlıklarını deşifre ederek “dala bakan oğlağın” gönül gözünü açıyorum..
Onları, kasap vitrinlerinde gördüğünüz “kıçına karanfil tıkılmış” dekorasyon malzemesi olmaktan kurtarıyorum..
Lafı çekiştirmemek için de başlıkları madde madde açıklayıp, kendimi yazı eziyetinden kurtarıyorum..
Ne demiş batık iş adamı? “İstikbâl Türkbükü’ndedir..”
ORTAYA KARIŞIK
“Aşka inanmıyor”
Sosyetik tanımına giren zengin aile kızının “evlilik vaadiyle” kandırılması hâlidir.. Mağduriyetin ilk günlerinde kalabalık mekânlara gidilip, dans niyetine sabahlara kadar tepinilir.. Kamuoyuna “Oynar benim kıçım başım.. Kaygısız başım, ağrısız dişim..” mesajı verilir..
“Gazetecilere üstsüz yakalandı”
Böyle bir başlık, kendisini paparazzilere yakalatan hatun kişinin yakın zamanda göğüslerine silikon taktırdığını, ameliyatı yapan estetik cerrahın ise kanadına bir tüy daha eklendiğini beyan eder..
“Basından köşe bucak kaçıyor”
Burada durum tersinedir.. Göğüslere henüz estetikçi eli değmemiştir.. Deneğin ya parası yoktur veya estetik cerrahından “Ameliyat yararsız.. En iyisi bunları fiyonk yapın..” tavsiyesi almıştır..
“Türkiye’nin moda elçisi oldu..”
Estetik cerrahiden umudun tamamen kesildiğini ifade eder.. Umre ziyareti yapmayı kadınlık gururuna yediremeyen denek; kendini ya hayır işlerine verir veya modacı olduğunu ilân edip, kendisine hayrı olmayan bu sektörden intikam almaya çalışır..
“Sosyetede Hollywood Şıklığı”
Etinden ve yumurtasından faydalanmak üzere beslenen yerli karatavuk cinsinin, doğada tavus kuşu ile rekabeti neyse bu da öyle bir şeydir.. Boyları bir elli iki ile bir elli sekiz arasında değişen piknik tipteki kadınların mevzun vücutlu Hollywood yıldızlarının elbiselerine sığmaya çalışma kararlılığını ifade eder..
“Delikanlı gibi..”
Genelde parayı bulduktan sonra “ölmemeye ant içen” erkekler için kullanılır.. “Gençlere taş çıkartıyor” başlığının tekrar versiyonudur.. “Bu adam da ölemedi gitti..” türünden başlık atmak umumi adaba mugayir olduğundan başlıklarda “taş çıkarma” cinası kullanılır..
“İkinci baharını yaşıyor”
Bu tür başlıklardaki “ikinci” sözcüğü temsili olup, ilgili zengin şahsın beşinci belki de altıncı baharını devirmek üzere olduğunu beyan eder.. İkinci baharını (!) yaşayan zengin şahıs gidip yirmilik bir kız bulur.. Toruna torbaya inat paraları ona yedirir.. Aynı hâl bir SSK emeklisinin başına geldiğinde genellikle “yaşından başından utanmıyor” başlığı tercih edilir..
“Aile her şeyden önemli..”
Geçtiğimiz yıllarda kapsamlı olarak açıkladığımız “azgın tekelerin” karılarına döndükten sonra uyguladıkları resmi politikanın adıdır..
Katıldıkları düğün dernek gibi etkinliklerde karıları, çocukları, torunları ile gönülsüz pozlar verip, o fotoğraflara bakanlara “Ağaca teke bağlı, boynuzu köke bağlı..” atasözünü hatırlatırlar..
“Seviyor, modayı takmıyor”
Yüz bin dolarlık Hermes çantadan, birkaç bin dolarlık Jimmy Choo ayakkabıya kadar her şeyi deneyip; geçirdiği bir dizi estetik ameliyatından sonra hâlâ koca bulamayan orta yaştaki sosyete kızlarının kadere lanet etmesi hâlidir.. Şalvar türü bir pantolon giyip parmak arası terliklerle gezinirler.. Kaşlarını almazlar.. Çevreye “Batsın bu dünya” mesajı verirler..
“Hamilelik Şıklığı..”
“Karnım burnuma geldi, biraz evimde oturayım da ayaklarımın şişi insin..” demeyen zengin kadınların azmini ifade eden başlıktır.. Bunların gayreti kocalarına güven olmayacağını bu yüzden yalnız bırakmaya gelmeyeceğini beyan eder..
“Evliliğe hazırlanıyor..”
Bu başlık, kız tarafının oğlan tarafını ekonomik açıdan göçertmeye kararlı olduğunu gösterir.. Cemiyet Dünyası’nın her kızında Lady Diana’nın düğününden daha görkemlisini yapma azmi vardır.. Bunun için de paraya acınmaz, oğlan tarafının gözüne gözüne vurulur.. Yapılan sınırsız harcamalar damadın sinirlerini test etme açısından yararlı olup, kız tarafına fikir verir..
“Üç kafadar ne konuşuyor?”
Cemiyet hayatında isim, nam, şan sahibi üç kadın şık bir mekânda görüntülendiğinde atılan bir başlıktır.. Böyle toplu görüntülenmeler, fotoğraf karesinde yer alan kadınların tamamının terk edildiğini gösterir.. Başlıktaki “Ne konuşuyorlar?” sorusu yersizdir.. Büyük bir ihtimalle eski defterleri karıştırıp, kimlerin başını yakacaklarını plânlıyorlardır..
“Sempatik ve şık..”
Burun küçültme ameliyatı sırasında estetik cerrahın eli kayar.. Deneğin burnu fazladan kesilip, elektrik prizi görünümü kazanır.. Bu durumda sayfa editörleri “Güzelliğine güzellik kattı..” demeyi kendilerine yediremediğinden yan yollara sapılır.. Her derde deva “sempatik” sözcüğü ile durum idare edilir.. Bu Konya’ya pancar çapasına giden Adıyamanlı bir kadın işçinin fotoğrafının altına “Tarlada şıklık” başlığı atılmasına benzer..
“Okul heyecanı başladı..”
Başlık, zengin karılarının Amerika’da alışveriş heyecanını anlatır.. Yaz boyunca Türkbükü sahillerinde azıtıp gezen zengin aile çocukları için kullanılır.. Özellikle Boston’da düşük IQ’lu zengin bebelerini diploma sahibi yapan okullar vardır.. Zengin bebeleri buralarda kış tatili yaparlar.. Onları okula teslim eden anaları da alışverişin gözünü çıkarıp “eğitim turizmine” katkıda bulunurlar..
Kıssadan Hisse:
Koyunun kuyruğu ne kadar büyük olursa olsun ancak kendi kıçını örter..
