Menekşeler ve Nazenin...

Pazar günü kendimizi Pazar gününün o bilindik, aldırmaz, belki bazen biraz insanın içini burkan ama genellikle huzurla bereber ortaya çıkan rehavetine bıraktık...

Babam, ben ve Leyla...

Bir ara babam parkta çiçek açmış ağaçlar gördüğünü söyledi, ocak ayında açmış bahar çiçekleri..

Fotoğraflarını çekmiş bize de gösterdi, dallar küçük beyaz çiçeklerle doluydu...

Çiçekler, ne bize, ne olanlara, ne de mevsime aldırmadan ama bizi umutlandırarak açıyordu demek...

***

Ben daha kendi adımı yazmayı bilmezken, yani Leyla’dan bile küçükken çiçeklere çok düşkündüm...

Babaannemin pencere pervazında dizili küçüksaksılarda mor menekşeler dururdu, onlarla konuşurdu babaannem.

“Duymasını bilirsen onlar da seninle konuşur” derdi.

Çiçekler konuşur gerçekten.

***

Fulya zamanı şimdi... Fulya’lardan sonra menekşeler açar...Çiçeklerin en kaprislisidir bana sorsanız.

Koyu mor yaprakları kibirlidir biraz.

Yaldız sarardı babaannem bodur saplarına onların...

Esrarengiz bir halleri vardır.

Tam aşk çiçekleri değildir ama annemin zamanında sevgililer birbirlerine menekşe verirlermiş...

Haberin Devamı

***

Zaman çiçeklerle geçiyor...

Ve duymasını bilirsek bizimle konuşuyorlar...

Parktaki zamansız açmış çiçekler bize ne diyor acaba?

Bir lodosla, ılık bir esintiyle kanan çiçekler bize ne diyor sizce?

Sanki kaybettiğimiz umudu fısıldıyorlar bize...

Olamaz mı?

Bu kadar karanlık, belalı bir hayatın içinde bu kadar güzel çiçek açan ağaçlar, ölümle hayatın birleştiği incecik çizginin üzerinde korkusuzca dolaşmamızı ve o yaşama ümidini bırakmamamızı söylüyor olabilirler mi bize?

Neden olmasın?

***

Katledilen Tahir Elçi’nin o güzel kızı Nazenin’inröportajını okurken her cümlede kanadı her yanım ta ki o son cümleye kadar;

“Umutlu olmak çok zor, ama barışı sürekli umut etmek zorundayız.”

Barışı sürekli umut etmek zorundayız, bence de...

***

İsterseniz parktaki çiçeklere bakarak….

İsterseniz Nazenin’in iç burkan o cümlesine sığınarak...

İsterseniz duymakta zorlandığınız o iç sesimizi dinleyerek...

Umut etmeliyiz…

Umut bizim tek dostumuz, tek dayanağımız…

Haberin Devamı

Onu kaybedersek, her şeyimizi kaybederiz.

DİĞER YENİ YAZILAR