Marks’ın gör dediği!

Biliyor musunuz, kitapçılardan en fazla çalınan kitap,Marks’ın Komünist Manifestosuymuş...

“Neden Marks’ın kitabını çalıyorlar?” diye merak ediyor insan.

Siz Marks’ı okur musunuz?

Marks’ı gerçekten kimler okur?

Marks kimdir sizce?

***

Öncelikli olarak bir filozof Marks, öyle değil mi?

Her filozof gibi insanla doğa arasındaki ilişkileri çözümlemek, insanlığın nasıl geliştiğini anlamak istiyordu o da...

Mümkün olduğunca basite indirgeyerek söylersek,doğa yasalarının toplumlar için de geçerli olduğunu öne sürdü.

***

Doğada her şey zıddını kendi içinde taşıyor.

Bu zıtlıklar arasındaki çelişki değişimi sağlıyor.

Toplumlar da böyle işte Marks’a

göre...

Çelişkiler, zıtlıklar, çatışmalar toplumların da değişmesini, gelişmesini sağlıyor.

***

Sonra “Marks öldü” dediler.

Teknolojik patlama, işçi ve işveren dengesini değiştirdi, “Marksizmin de öldüğüne” karar verdiler.

Ama onun öngörülerinin önemli bir kısmı gerçekleşiyor bugün...

Onun tahmin ettiği yoldan değil, başka bir yoldan gerçeklerşiyor.

Marks’ın hayalini kurduğu sınıfsız topluma doğru gidiyoruz.

Haberin Devamı

İnsanların başkasını sömürmeden de zengin olabildiği bir çağ bu.

Fikir sahibi olmak, mülk sahibi olmaktan bile daha büyük kazanç sağlıyor.

Bu da, sınıfsal analizlerle açıklanması zor yeni bir sosyal yapı oluşturuyor.

Üstelik Marks’ın bir gün olacağını öngördüğü gibi zıtlıklar birbirini yok etmiyor artık, birbirini çoğaltıyor, “olumlu” bir biçimde çatışıyor.

Ne yazık ki bu şimdilik sadece dünyanın bir kısmında böyle işliyor.

***

Dünyanın başka bir kısmı ve biz ve bizim politikacılarımız bu değişimi kavrayamıyor.

Zıtlıkların “olumlu” biçimde çelişebileceğini, birbirini zenginleştirebileceğini, daha iyiyi bulabilmek için birbirlerinden yararlanabileceğini göremiyorlar.

O yüzden de ölümlere göz yumuyorlar sanırım...

***

Günlerdir hain saldırılarla öldürülen çocukları izliyoruz...

Dünyanın bir kısmının çocukların ölmesine göz yummasının sebebi kendilerine benzemeyenlerden nefret etmesi.

Kendilerine benzemeyenleri yok etmeye çalışmaları.

‘Zıddını’ kabul etmeyi bilmiyorlar...

Haberin Devamı

‘Zıddıyla’ çoğalabileceğini anlamıyorlar...

Zıddının yaratacağı zenginliğe körler.

***

Gelişebilmek için zıtlıklara, bu zıtlıkların “olumlu”biçimde çatışıp, “en iyiyi” bulmalarına ihtiyacımız olduğunu hiç anlamıyorlar.

Onlar anlamıyor ama hayatın gerçeği bu.

Belki de o yüzden hala kitapçılardan en çok çalınan kitap Marks...

Keşke Marks’ı bu kadar fazla çalacağımıza bizim buralarda biraz daha fazla konuşup tartışsaydık onu...

Belki o zaman bu kadar çok çocuk ölmezdi...

Ne dersiniz?

DİĞER YENİ YAZILAR