Gazete Vatan Logo

Sancılı Efes

Antik kente, tarihi ve kutsal mekanlara sahip Selçuk, hakkını alamıyor

İzmir'in tarihi Selçuk İlçesi, Hıristiyanlığın kutsal yerlerinden olması nedeniyle ülkeye her yıl döviz kazandırırken, hakettiği ilgiyi göremiyor. Selçuk Belediye Başkanı Vefa Ülgür, Efes'in her gün doğal nedenlerle, milyonlarca ziyaretçinin ayak izleriyle, kaçakçıların tahripleriyle yıprandığını belirterek, "Ancak bakanlık bunu görmemezlikten geliyor" dedi, acil bir alan yönetimi oluşturulması gerektiğini söyledi.

Antik Efes Kenti, Meryemana Evi, Ayasuluk Kalesi, St. Jean Bazilikası, Artemis Tapınağı, İsa Bey Camii, Efes Arkeoloji Müzesi, Şirince Köyü, Çamlık Demiryolu Müzesi gibi değerleriyle bilinen, tarihi M.Ö. 6000 yılına kadar uzanan Selçuk, Pamucak sahili, iki doğal gölü, ormanları, bitki örtüsü, alternatif turizm olanakları, doğal yaşamıyla Türk turizminin gözde kentleri arasında önemini korurken, son yıllarda kaderine terk edildiği belirtildi. Selçuk'un zengin kültürel, tarihi ve turistik potansiyelinin, kentin yenilenememesi, bazı projelerin hazırlanıp hayata geçirilmemesi nedeniyle yeterince değerlendirilemediği ifade edildi.

Belediye Başkanı CHP'li Vefa Ülgür, milyonların ziyaret ettiği Efes ve diğer ören yerleriyle Selçuk'un sorunlarını dile getirirken hayal kırıklığını ifade etti. Ülgür, "Efes denince akla iki bin dönümlük alan gelmeli. Bu arazinin beşte ikisinin tapusu vatandaşların üzerine kayıtlı. Bakanlık Efes'ten aldığı paralarla bu arazilerin istimlaklerini yapmak zorunda. Efes'in gezi güzergahı tekrar gözden geçirilmeli. Efes'teki 30 dükkanın yıkımı yıllardır gündemde. Yasalar yıkın diyor. Ancak yıkılırsa turist ihtiyacını nereden karşılayacak? Kültür ve Turizm Bakanlığı yıllardır Efes'ten trilyonları götürüyor ama Efes için etkili bir çalışma yapmıyor. Bugüne dek herkes birşeyler yapıyormuş gibi göründü. Sorun komplike olduğu için büyük organizasyona gerek var" dedi.

Efes'in geniş bir alanı kaplaması nedeniyle korumada da sıkıntılar yaşandığını ifade eden Ülgür sözlerini şöyle sürdürdü:

"Efes yaşayan bir kent. Her gün Efes ve yöresinde eser bulunduğuna dair ihbarlar geliyor. Efes Ankara'dan iyi yönetilemiyor, başarılı olunamıyor. Efes ören yerinin yönetimi, temizliği, korunması nasıl yapılacak belirlenmeli. Farklı kurumlar aynı işleri yapıyormuş gibi görünüyor. Aralarında kopukluklar olduğu için hiçbir şey yapılmıyor. Kamuoyunda, Avusturya kazı evine karşı zaman zaman sitemler dile getiriliyor. Yüz yılı aşkın zamandır bu insanlar Efes'te hizmet veriyor. Para harcıyor. Efes'le ilgili veriler onların ellerinde. Onlardaki verilerin yarısı bile bizde yok. Aslında bizim onların bilgi birikimlerine ve onlara sahip çıkmamız gerekir. Onlardan yararlanarak bir alan yönetimi yaratmalıyız. Efes her gün doğal nedenlerle, milyonlarca ziyaretçinin ayak izleriyle, kaçakçıların tahripleriyle yıpranıyor. Ama İlgili bakanlık bunu görmezden geliyor."

Belediyenin Efes üzerinde hiçbir yetki ve inisiyatifi olmadığını, ancak yine de temizlik hizmeti verdiklerini belirten Başkan Ülgür, gece ziyaretlerine ilişkin de görüşlerini açıklarken, bunun mümkün olmadığını vurguladı. Ülgür, Efes'in korunmasında gündüz dahi sıkıntı yaşanırken, gece korumanın güçlüğüne dikkat çekti, "Ayrıca Efes'i gezen 1.5 milyon turistten 1 milyon 250 bini gemilerle günübirlik gelenler. Diğerleri de çevrede konaklayanlar. Turist gündüz kenti gezip gece eğlenmek istiyor. Efes gece ziyarete açık olsa bile gezecek turist bulamazsınız. Bu anlamda yapılanlar göz boyamak için. Üstelik burada koruma anlayışı olmayan işçiler çalıştırılıyor" diye konuştu.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'na üç teklif hazırladıklarını belirten Vefa Ülgür, bunları şöyle sıraladı:

"Efes tiyatrosunun restorasyonunu tamamlayıp gelecek kuşaklara orijinal şekliyle bırakmak istiyoruz. Projeleri kazı evi yapıyor. Çok yakında bakanlığa bu projeyi sunacağız. Bakanlıktan ve özel fonlardan kaynak aramaya başladık. Bu proje 5-6 yıl içinde bitecektir. İkincisi Türk İslam eserlerinin en önemlilerinden Selçuk Kalesi, İsa Bey Camii, St. Jean Kilisesi'nin restorasyonu ve çevre düzenlemelerini bir bütün olarak ele alacağız. Kalenin turizme açılmasını sağlamak istiyoruz. Müze ilgililerine ve bakanlığa bu konuda öneri götürdük. Yanıt alamadık. Üçücüsü ilçemizdeki dağınık haldeki kümbetler ve tekel binası, su kemerleri gibi eserlerin restorasyonu, çevre düzenlemesi projesi. Bunların da maliyeti 7-8 milyon YTL. Bu proje, Kültür Bakanlığı, Vakıflar ve vatandaşların elindeki eserleri kapsıyor. Müzemizin elinde 60 bin eser var. Sergilenen eser sayısı 500 eseri geçmez. Bu çok acı. Selçuk ile ilgili acil bir alan yönetimi oluşturulmalı. Bu yönetimin içerisinde Bakanlık, müze müdürlüğü, kazı evi, belediye, kaymakamlık makamı ve bunların yanında sivil toplum örgütler olmalı. Bir kurul oluşturulmalı. Yetkiler açıkça belirtilmeli. Efes gelirlerinin en az yüzde 70'i bu alan yönetimine devredilmeli. Bu gelirin nerede ve nasıl kullanılacağı yönerge ile saptanmalı. Herkes neyi nasıl yapacağını, yetkisini nasıl kullanacağını bilmeli. TÜRSAB turizmcilik, müze müzecilik, kazı evi kazısını belediye de temizlik ve güvenlik işini yapsın diyorum. Çok değil beş yıl sonra Efes ve Selçuk bambaşka bir çehreye bürünür. Yılda en az 5 milyon turist ziyaret eder."

Haberin Devamı