Şahan Gökbakar
.
Şimdilik ağlatmayı düşünmüyorum
Yaptığı filmlerle izlenme rekorları kıran Şahan Gökbakar yeni filmi Osman Pazarlama ile yine çok iddialı. Radikal işlere imza atamaya devam eden Gökbakar, “Kendimi kanıtladım, yeter gibi bir duruma daha gelemedim” diyor.
Melis Güvenç / mguvenc@gazetevatan.com
Bugünlerde nasıl bir heyecan içindesiniz?
Yeni filmimizin ve babalığın heyecanı içindeyim. Mutlu ve huzurlu bir dönem geçiriyorum.
Birçok projeniz ve hikayeniz varken neden Osman Pazarlama’yı seçtiniz?
Osman karakterini ortaya çıkarmaya üç sene önce niyetlenmiştim ama sürekli erteledik. Çünkü Recep İvedik 4’ün hazırlıklarıyla uğraştık. Kısmet bu güneymiş. Kendimiz ve film için gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra bu filmle başlamak istedik ve güzel bir iş ortaya çıkardık. Recep İvedik serisi dışında arada farklı şeyler yapmak istiyorum. Bu yüzden Osman Pazarlama kendi kulvarında farklı bir film olacak. Çünkü karakter olarak yine halkın içinden, sempatik, şirin ve hemen adapte olunabilecek bir karakter. Recep İvedik’ten farklı biri çünkü sürekli hevesleri ve idealleri olan, para peşinde koşan bir tip. İzleyenler eminim çok eğlenecek.
Sizce bu film Recep İvedik’in rekorunu kırar mı?
Recep İvedik 5’i çekeceğim. O kendi rekorunu kırar ama bu film de hatrı sayılır bir rakama ulaşır. Çünkü konu ve içerik bakımından Recep İvedik’e gülenlerin buna da çok güleceğine inanıyorum.
Demet Akalın ve Okan Kurt filme nasıl bir renk kattı?
Filmlerimde özellikle ünlü yüzler yer almasını tercih etmiyoruz. Çünkü filmin daha gerçekçi ve samimi olmasını istiyoruz. Demet ve Okan filmde kendilerini oynuyor. Demet ciddi bir Recep İvedik fanatiğiydi ve hep aramızda beraber bir şeyler yapalım diye konuşurduk. Bu filmde yapıyoruz dedim ve sağ olsunlar hemen kabul ettiler. Filmin kilit yerinde duruyorlar.
Sizce oyunculuğu kıvırabildiler mi?
Oyunculuk zeka ve enerji işi. Yetenek de önemli ama zeka bunların hepsinin üzerinde. Demet’te inanılmaz bir zeka var. Bu yüzden Demet nasılsa çok iyi oynar diye bekliyordum ki beklediğim gibi mükemmel oynadı. Ama Okan hakkında hiçbir fikrim yokken, beklemediğim kadar iyi oynadı. Hatta senaryoda olmayan doğaçlama espriler ve cümleler kattı. Çok keyifli sahneler çıkardık ikisine tekrar teşekkür ederim. Beni çok mutlu ettiler.
YENİ NESİLDEN YENİ YETENEK VE ÜRETİM PEK ÇIKMIYOR
Genç yaşta böyle bir başarıya ulaşmak üzerinizde baskı yarattı mı?
2008 yılında ilk Recep İvedik’ler zirveye oturduğundan beri ulaştığım başarıyı korumayı başardım. Bu durum üzerimde negatif bir şey oluşturmadı ama insan her yaptığı işte başarısını koruma stresi içine giriyor. Bunun formülünü şöyle buldum. Bir filme kendimi tamamen verip çok eğlenirsem izleyiciler benle beraber çok eğleniyor. Bunu yaptığımız sürece başarımızın devam edeceğini düşünüyorum.
Kendinizi kanıtladığınızı düşünüyor musunuz?
Sürekli daha fazla nasıl güldürebilirim ve eğlendiririm kaygısındayım. Yoksa ben artık kendimi kanıtladım yeter gibi bir duruma gelemedim. İnsan başarılı olduğu zaman o kadar çok düşünemiyor başarısını ve yaptığı işe odaklanıyor.
Hep güldürecek misiniz?
Yakın zamanda dram üzerine kendi oynadığım bir yapım yok ama yapımcılığını yapacağım bu tarz filmler var. Şimdilik ağlatmayı düşünmüyorum. Birde ülkemizde yeni yetenek ve yeni üretim çok çıkmıyor. Çocukluktan beri hep susturulan ve yapma, etme, konuşma diye bastırılan çocuklar olduğumuz için kendini ifade eden ve üreten insanlar yeni nesilde zor çıkıyor. Ama ben yeni çıkmaya başlayan kişilerle irtibat halindeyim.
ŞÖHRETİN FARKINA VARMAK İSTEMİYORUM
“Sürekli ilgiyi üzerimde tutayım” diyor musunuz?
Kendimi dinlemeye başladığımda göz önünde olup, gece popüler yerlerde görüntü vererek her hafta gündemde olmaktan mutlu olmadığımı fark ettim ve bunu tersine çevirmek istedim. Yaşamak istediğim hayat o değildi. Ünlü olmanın farkına varmak istemiyorum öyle yaşadığım zaman üretkenliğim bozuluyor. Normal standartta yaşamayı seçip özel hayatımı tamamen pırıltı dünyanın dışına taşıdım. Böyle yaşamaktan mutluyum.
İşiniz sizi etkiliyor mu?
İşimin hayatımı yönetmesine izin vermedim. “Tiyatro öyle bir meslektir ki yeri gelir bir yakınınızı kaybedersiniz ama akşam sahneye çıkmak zorundasınız” derler. Ama benim için öyle değil. Bir acım olsa akşam sahneye çıkmam. Hayatımda mesleğim merkezde değil, hayat daha önemli.
Kendinizle derdiniz var mı?
Dert ve sıkıntı olarak sağlık dışında bir şeyi takmam. Sağlıkla ilgili şu an hiçbir sıkıntım yok sadece biraz kilo versem daha iyi olur. Kendimle ilgili hayattaki tek derdim kilo vermek olabilir. Recep İvedik 4’te yaşadığımız hırsızlık olayı canımızı sıktı ama maddi sıkıntı geçicidir. Çok takılmıyorum sıkıntılara. Hayatımdan sıkıntı yaratan negatif insanları uzaklaştırırım.
Babalık nasıl gidiyor?
Babalıkla kendimde olan ama fark etmediğim duygularım ortaya çıktı. Oğlumu bakarken gözlerim doluyor. Artık kendi hayallerim bir anda oğlumla ilgili hayallere döndü. Babalık çok güzel bir duyguymuş. Ailemi genişleterek huzurumuzu genişletmek istiyorum.
İNSANLAR YARGILAMAYI VE AŞAĞILAMAYI BIRAKTI
Toplumsal olaylar mesleğinizde sizi etkiliyor mu?
İnsan ülkesinde yaşanan her şeyden ister istemez etkileniyor. Özellikle işi güldürmek olan bir insan olunca bu kadar moral bozucu ve üzücü şeyin arasında güldürmek zorlaşıyor. Ama ben yaptığım işin toplumsal tedavi olduğunu düşünüyorum. İki saat her şeyden kopup tüm sosyal statülerini ve dertlerini unutup sadece gülmelerini sağladığım için kendimi şanslı hissediyorum ve bunun için çabalıyorum. Üzücü olaylardan etkilensek bile güldürebildiğim kadar güldüreceğim.
İlk dönemde aldığınız eleştiriler azaldı mı?
Yeni bir iş aniden büyük bir ses getirince herkes büyük tepkiler veriyor. Recep İvedik ilk çıktığında herkese çok radikal ve garip geldi. Bir dönem beni Recep İvedik yapmaya çalıştılar. Ama zamanla bunun bir komedi filmi olduğu ve komik bir karakterin benim tarafımdan canlandırıldığı, benle gerçekte bir ilgisi olmadığı ve çocuklara zarar vermeyen bir iş olduğu ancak 8 sene sonunda anlaşıldı herhalde. İnsanlar artık yargılamayı, eleştirmeyi ve aşağılamayı bıraktılar.
