Gazete Vatan Logo

Sadece Sezen'in falına inanırım

Söz rüyalardan, faldan açılınca Güler Sabancı'nın cin gibi gözleri daha da parladı ve şöyle dedi: Hayatımda tek bir insanın falının aynen çıktığını gördüm, o da Sezen Aksu...

Yöneticiliğin püf noktalarını babaannesinden öğrendiğini söyleyen Güler: "O mini minnacık, harikulade kadın Atlı Köşk'te altı oğlu, altı gelini ve bir sürü torununun birbirleriyle ahenk içinde yaşamasını bir orkestra şefi gibi idare ederdi. Ondan çok şey öğrendim" diyor.

Güler, özel yaşamına dair soruları ya duymamazlığa geliyor ya da konuyu becerikliliğiyle yok ediveriyor. Meselâ tam yanıt alacağımı sandığım derin bir konuyu deşerken yerinden fırladı. Fotoğrafları çeken Burak'la biz de fırladık. Güler, gözünü karşı duvara dikmiş: "Çekin o kediyi!" diye avaz avaz bağırıyordu... Kedi korktu; kaçmaya başladı. Güler'in sakinleşmesini bekledik... Sonra ağlamaklı bir sesle anlatmaya başladı: "Küçükken babaannemin yanına gelen bir kediyi görünce attığı korkunç çığlık hâlâ kulaklarımdan gitmez. O anda onu kaybedeceğimi sandım... Ve o günden sonra kedinin değil kendisini, resmini görmeye tahammül edemem."

Çok çabuk konuştular...
Güler'in korkusunu dağıtmak için konuyu değiştirdim: "Peki, Pamukova tren kazası hakkında ne düşünüyorsun?" dedim. Yanıtı kısaydı: "Bence bu konuda herkes kati sonuçlar elde edilmeden çok çabuk konuşup, çok fikir beyan etti; konuşmamalıydılar."

Türkiye'nin 2-3 yıl istikrarlı büyümesi durumunda işsizlik sorununun çözüleceğine inanan Güler Sabancı, şimdiye kadar Avrupa'ya hiç bu kadar yakın olmadığımızdan ve AB'den Aralık ayında müzakere tarihi alacağımızdan da emin. Ayrıca holding bünyesindeki bütün alanlarda istikrarlı bir şekilde ilerlediklerini ve 2004 yılının ilk 5 ayında bin kişiyi işe aldıklarını, gelecek yıl sonuna kadar da iki bin kişiye istihdam sağlayacaklarını söylüyor.

Bugünlerde hükümetin, programına dahil etmek istediği nükleer santralle ilgili görüşü ise şöyle: "Bize gerekli enerjiyi vermesi açısından çok önemli ama yanlış kullanıldığı takdirde son derece tehlikeli olacağını da tren kazası olayında hep birlikte gördük."

Güler Sabancı politikayla ilişkisinin, hayattaki en yakın arkadaşı Cem Boyner'in kurduğu YDH ile filizlendiğini, kapanınca da inancının solduğunu ve kesinlikle bir daha politikayla ilgilenmeme kararı aldığım söylüyor. Ama Cem Boyner'in ve özellikle kızlarının yaşamında çok özel bir yeri var. En büyük zevklerinden biri; Cem'in kızları için eliyle yaptığı mantıyı onlara antika mutfağında bizzat pişirip yedirmek... Sonra da onlarla mutfağın karşısındaki antika hamamın keyfini çıkarmak...

Şimdi Güler'e mutluluk veren şeylerin başında Trakya'da kurduğu şarap fabrikası geliyor. "Biliyorsun iyi yemek, iyi şarapla daha da lezzetli olur" diyor. 'Ama vaktim çok az olduğu için tüm sorumluluğu dayıma yıktım. Şimdi şaraphane benim hobim oldu. Sandığımdan çok daha güç bir uğraş ama vazgeçilemeyecek kadar da zevkli bir iş... Geçen akşam senin terasında tanışıp hayran olduğum Patrik Bartholomeos ile birkaç dostumu Eylül ayının sonunda fabrikanın yanında yaptırttığını evimde şaraplarımı tattıracağım."

Bu kadar şarap muhabbetinin üstüne Güler dayanamayıp kolumdan çekerek beni özel şarap koleksiyonunun bulunduğu KAV'ına soktu ve heyecanla: "Bak" dedi, "bu KAV 1800'lerde yapılmış ama ısı derecesi uluslararası standartlarla aynı. Evin sahiplerinin şaraptan iyi anladığı nasıl belli, görüyorsun değil mi?"

Gerçekten o sıcak günün rehavetinden KAV'da kaldığım on dakikada kurtuldum. Güler'in, antik şarapları ve kendi ürettiği "G" şaraplarını inci gibi dizmesi de beni ayrıca etkiledi.

Sezen ne derse çıkar...
Söz rüyalardan, faldan açılınca Güler'in cin gibi gözleri daha da parladı: "Hayatımda tek bir insanın falının aynen çıktığını gördüm, o da Sezen Aksu... Tabii bakmayı canı isterse... Çoğu kez gördüğüm rüyalar da çıkar... Meselâ amcamın öleceğini daha önceden hissettim... Öbür âlemle iletişime girileceğine inandığım bazı olaylar da yaşadım. Çok zaman etkisinden kurtulamam..."

Güler'i hayal âleminden uzaklaştıracak en önemli konulardan birinin dans olduğunu biliyorum. Çünkü hangi davette görsem, onun kadar güzel dans eden ve dans ederken mutlu olan bir insana rastlamadım; her dakikasının tadını çıkarımken izleyenlere de çıkarttırır. Hattâ Cem Boyner'in dediği gibi "Tanımadığı bir müzikte bile kasılmaz, durmaz ve dansın hakkını verir..."

Çok Özel dostları Güler Sabancı'yı anlattı
Güler'in neşesinin, sevgisinin ve dostluğunun kıymetini gerçekten en iyi bilen kadim dostları; Cem Boyner, Halis Komili ve Bülent Eczacıbaşı bakın onu nasıl anlatıyorlar...

Cem boyner
"İşinde çok ciddi ve muazzam kontrollüdür. Ama içi bir çeşit enerji deposudur ve o enerji sürekli patlamaya hazırdır. Hiçbir şeyden kolay kolay pes etmez; hele sevdiği insanlardan, dostlarından asla vazgeçemediği gibi bu güzel dostlukları sürekli besler. Özel yaşamında, elbette güzel ilişkiler yaşar ama hiçbir özel ilişkisinin, özgürlüğünü kısıtlamasına izin vermez... O benim; her zaman, herkese, karşılığını almadan sürekli veren tatlı kaçığımdır..."

Halis Komili
"Güler, kendisini sürekli değiştiren bir insandır... Aynı gün doğan eşimden sonra en güvendiğim dostumdur. Bu vesileyle ikisinin doğum günlerini birlikte kutlamayı bir gelenek haline getirmişizdir.

Güler, diplomasız gerçek bir psikologdur. Karşısındakini, tüm benliğini, vaktini vererek dinler ve sizin aradığınız yanıtları verir. O, her zaman çocuklarımızın küçükken nasıl en iyi arkadaşıysa, büyüdüklerinde de onların en sağlam sırdaşıdır. 5 yıl Sait Sökmen'den tango ve salsa dersleri almamış olsaydı bile Tanrı sanki Güler'i dans etmek için yaratmış. En üzüntülü anlarımda bile onunla birlikte olduğum zamanlar bana her şeyi unuturup yaşamımı güzelleştirir."

Bülent Eczacıbaşı
"Güler'in bütün ısrarlara rağmen TÜSİAD Başkanlığı'nın sorumluluğunu kabul etmemesini daima haklı buldum ama kader onu yine en sorumlu koltuğa oturttu. Halka yakınlığı, sıcaklığı ve insan sevgisiyle Sakıp Bey'e çok benzer. Yüzde yüz başarılı olacağından eminim..."

Kadınlar da hayran
Güler'i sakın kadın arkadaşlarından da dinlemediğimi sanmayın. Onlar Güler'e o kadar hayranlar ki: "Güler'i tanımak ve yaptıklarını izlemek bile bir mutluluktur... Bugün ülkenin başına geçse, bakın nasıl hepimiz peşinden gideriz..." diyorlar. Ama O bu konuda da, özel yaşamındaki ketumluğunu koruyor. Ancak zamanın ve olayların ne göstereceği de hiç belli olmaz...

Haberin Devamı