Saddam niyeti bozdu

New York Times gazetesi, Saddam Hüseyin'in Türkiye'den, sinir gazlarına karşı panzehir olarak kullanılan ilaç satın aldığını yazdı.
Gazetenin haberine göre Irak, Türkiye'de bir şirketten l milyon adet atropin ve ilacın savaş alanında kullanılmasını sağlayan çok sayıda otomatik enjektör ile kimyasal silahlara karşı etkili "obidoxomin klorid" sipariş etti. ismi açıklanmayan bu şirketin bölgedeki en büyük biyolojik savunma kuruluşlarından biri olduğu ve çok sayıda uluslararası müşterisi bulunduğu belirtildi.
Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın bu satışı durdurmak amacıyla Türkiye'ye baskı yaptığını yazan gazete, Türk tarafının da satışı gözden geçirme kararı aldığını iddia etti. Gazetenin görüş aldığı Washington Büyükelçimiz Faruk Loğoğlu ise böyle bir görüşmeden haberi olmadığını söyledi.

Türkiye'ye baskı
Amerikan Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Saddam'ın siparişinin hastanelerin normal ihtiyacının kat kat fazlası olduğunu belirterek, "Saddam sinir gazı kullanmayı planlıyor. Askerlerini korumak için bu ilaca ihtiyaçları var" diye konuştu. Sarin ve VX gibi kimyasal silahların etkisinin ortadan kaldırılmasında kullanılan atropinin tıpta geniş bir kullanım alanı var. Kalp krizi geçiren hastalara reanimasyon amacıyla da verilen ilaç küçük dozlar halinde bacaktan enjekte ediliyor. Atropin, tıbbi malzeme sınıfına girdiği için de BM'nin Irak'a ihracı yasaklanan çifte amaçlı mallar listesinde yer almıyor.

Türkler yalanladı
New York Times'ın haberi Ankara gündemine bomba gibi düştü. Ancak, üretici firmalar ve gümrük yetkilileri, böyle bir siparişin verilmediğini ve sınırdan geçiş olmadığı söyledi.
Atropinin Türkiye'deki en büyük üreticisi olan Galen Ilaç'ın Genel Müdür Yardımcısı Atakan Yeşil, şu ana kadar Irak'la herhangi bir ticari ilişkilerinin olmadığını söyledi.
Galen'in dışında, Droksa da Atropin Sulfat'ın üreticileri arasında. Droksa'dan Mustafa Karpuzcu, Irak'la bir ticari işe girişmek istediklerini ancak ihaleyi alamadıkları için şu anda hiçbir iş ortaklıklarının olmadığını söyledi. Biofarma ilaç firması yetkilileri de Atropin, ihraç etmediklerini söylediler.
Gümrük Müsteşarlığı'nın üst düzey bürokratları da "1991'deki Körfez Savaşı'ndan bu yana Türkiye'den Irak'a giden her şey çok ciddi kontrol altında tutuluyor. Bizde tutulan kayıtlara göre ne enjektör ne de bu maddelerin herhangi birisi sınırdan geçmiş. Bundan sonra da geçmesi mümkün değil" şeklinde konuştu.


BM'ye ret
Irak Ulusal Meclisi, BM Güvenlik Konseyi'nin Irak'ın silahsızlandırılmasını öngören kararını oybirliğiyle reddetti. Meclis, son sözü Saddam Hüseyin'e bıraktı. Saddam'ın büyük oğlu Uday, Parlamento'ya gönderdiği mektupla Irak'ın bir dönemeçten geçtiğini belirterek, "Diplomasiye zaman tanıyalım, ilk kurşunu atan, savaşı ilk başlatan biz olmayalım" dedi, ancak Parlamento üyelerini ikna edemedi. Kararın ardından gözler son sözü söyleyecek Saddam'a çevrildi.
Dokunursan yanarsın!
Son dönemde Kuzey ve Güney Irak'taki devriye uçuşlarını yoğunlaştıran ABD, uçaklara yönelik herhangi bir saldırıyı Irak savaşını başlatmak için yeterli neden sayacağını açıkladı. New York Times gazetesinin haberine göre Beyaz Saray, BM kararındaki "Irak, BM Güvenlik Konseyi kararlarını uygulayan herhangi bir BM üyesi ülkenin vatandaşına yönelik tehdit ve saldırıda bulunamaz" cümlesinin, uçuşa yasak bölgeleri denetlemekle görevli Amerikan ve İngiliz uçakları için de geçerli
olduğu düşüncesinde. Dolayısıyla, bu uçaklara yönelik bir saldırıyı Irak'ın BM Güvenlik Konseyi kararlarını ihlali olarak değerlendireceklerini belirten yetkililer, 'ABD böyle bir durumda tek güç kullanabilir" diye konuştular. Ancak uluslararası kamuoyu ABD ile aynı görüşte değil. Uzmanlara göre, ABD ve ingiltere, devriye uçuşları için BM Güvenlik Konseyi'nden yetki almadı. Bu nedenle de Irak uçaksavarlarının uçaklara yönelik saldırısı, BM kararının ihlali sayılamaz.