Rusya'yla gerilim konut satışını düşürecek mi?

Altın Emlak Genel Müdürü Hakan Erilkun, "Rusya ile sorunların bizde önemli karşılığı olmayacağını tahmin ediyorum. Rusların alımda tereddüdü olur ama rakamlar adına önemli bir dalgalanma göreceğimiz kanaatinde değilim. Ben, satışlarda gerilemenin yüzde 5'i aşmayacağını tahmin ediyorum. " diyor.

Erilkun, Cihan'a yaptığı açıklamada yabancılara emlak satışı ile ilgili olarak da şunları bildiriyor:

"Türkiye'ye yabancı yönelimi var. Tabiiyetlerin yönelimi bölgelere göre şekilleniyor. Örneğin güney bölgeler Ruslar ve Almanlar tarafından tercih ediliyor. Didim'de İngilizler yoğun. Araplar da Boğaz'da oturmayı tercih ediyor. Onlar için derya ve tarihi doku önemli. Bunlardan bütçeleri dar olanlar Silivri'ye kayıyor. Buralarda yapılaşma daha ferah ve yayvan. Buralar şehre de yakın. Bu nedenle tercihleri hep buralaradır."

Erilkun'a göre 2015'te emlak talebi fena değil. Siyasi tablo belli olmadığı için yaz döneminde alımı erteleyenler seçimin hemen ardından yer arıyor.

Hakan Erilkun, 2016'da da emlak satışlarının minimum yüzde 12 artacağını iddia ediyor. Burada dev projelerin yüzde 50 belirleyici olacağını belirten Erilkun, şöyle devam ediyor:

"Örneğin 3. Köprü olmasa idi, ona yakın bölgelerde yoğunluk olmayacaktı. Oralar İstanbul dışı görünen yerlerdi. Hadımköy de öyle… Buralar yeni bölgeler. Çünkü Kanal İstanbul buradan da geçeceği dile getiriliyor. Arnavutköy de öyle… Arnavutköy'de arsaların satışı önemli oranda tamamlandı. Büyük gruplar arsaları kapattı. Arnavutköy'de sazlık alanlar satılıyor. Maden yerleri kapatılıyor.

Bir de Marmara'da İzmir'e bağlayacak bir proje devam ediyor. Bu projeye bağlı olarak Yalova ve etrafında Araplara pek çok arsa satıldı. Hala oralarda yer arayan büyük holdingler var. Orada arsa satışı tahmini yüzde 35 arttı."

Konut fiyatlarına temas eden Altın Emlak Genel Müdürü, 2016'da bedellerin İstanbul'da yüzde 30; Türkiye'de yüzde 10 oranında artacağını öngörüyor.

İstanbul'da fiyatların bölgelere göre şekillendiğini anlatan Erilkun, şu ifadeleri kullanıyor:

"Fiyatların en pahalı olduğu yer Avrupa yakasında Beşiktaş, Anadolu yakasında Bagdat Caddesi. En uygun olduğu yer de Avrupa yakasında Esenyurt, Anadolu yakasında Pendik. Beşiktaş'ta fiyatlar pahalı. Yani o bölge İstanbul'un odağında. Hep prim yapan bir yer. Oraya erişim de kolay. Esenyurt'ta fiyatlar gayet uygun. O bölge karma bir alan, sınırları büyük. E orada binalar bol, bireylerin yoğun yapı üretimi var. Şu an 10 daireli apartman inşa eden de "proje ürettim" diyor. Hâlbuki o proje değil. Evet, çok uygun fiyata yer de bulunabiliyor. Ana inşaat pek kaliteli değil, sosyal donatı güçlü değil.

Anadolu yakasında Bağdat Caddesi'nde oturmak kolay değil. Burada dönüşüm var. Kızıltoprak-Bostancı hattı yüzde 15-20 oranında yıkıldı, yeniden yapıma girdi. Bu bölgede Anadolu yakasında Pendik gayet uygun. Çünkü burada arsa bol, toprak dayanıklı."

Erilkun, Beşiktaş'ta 100 metrekare dairenin minimum 2 bin 750 liradan kiralandığından, 500 bin liradan satıldığından söz ediyor. Bağdat Caddesi'nde 100 metrekare daire için de minimum 3 bin 500 liradan kira, 800 bin lira satış bedeli talep edildiğini duyuruyor. Esenyurt Saadetdere'de kiralıkları 650-700 lira, satılıkları 160-165 bin lira olarak ilan ediyor.

EMLAKÇI HARÇLARDAN ŞİKAYETÇİ

Emlak satışlarının artması için devleti adımlar atmaya davet eden Erilkun, şu tembihlerde bulunuyor:

"Bürokrasi yoğun. Devletin buna dair adımlar attığını ama çok kâfi olmadığı kanaatindeyim. Tapu dairelerinde randevulu sistem önemle ele alınmalı. Randevulu sistem her tapu dairesine yayılabilir. Yine harçlar çok. Bu gibi giderler emlakin alım satım fiyatına bağlı olarak artıyor. Şu an bir daire 350 bin lira diyelim. Öyle bir dairede proje, noter, döner sermaye harcı derken emlakçının ödeyeceği meblağ totale vurduğunuzda emlak fiyatının yüzde 7'sini buluyor. Önemli bir rakam. Bu da müşterinin alım kararını yeniden ele almasını gerektiriyor. Devletin bu alana el atması gerekiyor."