En önemli konumuz!

Dün İbrahim Tatlıses'in mafya ile ilişkisiyle başladığım yazıda Tatlıses'in uçaklarının fiyatları 2.5-3 milyon dolar yerine "milyar dolar" şeklinde yazılmış, bu milyon/milyar karıştırması hızla yazarken olabiliyor ama burada sıfırlar önemli tabii, düzeltiyorum...

Haberin Devamı

Dün İbrahim Tatlıses'in mafya ile ilişkisiyle başladığım yazıda Tatlıses'in uçaklarının fiyatları 2.5-3 milyon dolar yerine "milyar dolar" şeklinde yazılmış, bu milyon/milyar karıştırması hızla yazarken olabiliyor ama burada sıfırlar önemli tabii, düzeltiyorum.

Ülkede havadan elde edilen veya havaya giden milyon ve milyar dolarlar birbirine karıştı, öyle şaşkına döndük ki her şey olabilir. Bir gün sonraki gazetelerde ise Tatlıses mafyayla çekilen fotoğraflarına pek masum bir açıklama getirmişti: "Gariban düğünüydü, şeref duyarım dedim, gittim..."

Garibanı bol memlekette daha akıllıca bir açıklama olamazdı. Tabii insan duyunca "Başka masa mı yoktu da hep aynı masaya düşüyorsunuz" dan "Aferin adama, gariban düğünlerine şeref veriyor" a geçiveriyor.

Türk toplumunun örneği hep bunlar mı olacak' cümlesiyle bitirmiştik dün, devam edelim. Siyasetteki, TV'lerdeki örneklerden sanatçı-mafya ilişkilerine kadar insanlarımıza, özellikle gençlere sunulan modellerin çoğu hep ya yolsuzluk, ya şiddet pompalayanlar.

Son siyaset örneği de Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen'in verdiği 64 trilyon liralık usulsüz
kredi... Trilyon dile kolay geliyor, söyleyiveriyorsunuz da bu fakir ülkenin uğradığı zararların, yapılan yolsuzlukların hepsi milletin omzuna biniyor.

Birileri bir günde veya gecede bankalar dolusu parayı götürürken, birileri onların götürdüğünü dişiyle tırnağıyla kazıyarak ödüyor.

Tüzmen, Hürriyet'ten kendisiyle yapılan röportajda kadınlarla ilgili bir konuda konuşurken; "Sabıkam çok" demiş. Biz bunu sadece o konuyla sınırlı sanıyorduk ama görünüşe bakılırsa başka konularda da sabıkası var... Kendisinden önce benzer sabıkalarla gündeme gelen diğer bakanlar gibi... Gariban düğününe giden ünlü türkücü gibi...

Asıl soru şu: Neden önümüzdeki tüm örnekler sabıkalı? Neden insanlarımızın topluma, hakka, hukuka saygısı yok? Ve neden suçluları cezalandırmaktan korkuyoruz?

Türkiye'nin önümüzdeki 3-5 yıl içinde en önemli konusu bu olmalı... Kim ve hangi mazeretle yapmış olursa olsun yasaları, hakkı, hukuku çiğneyenin yakasına yapışmak. O yaşlıdır, bu siyasetçidir, öbürü ünlüdür diyerek ayırım yapmadan...

Nasıl mı olacak bu? İngiltere gibi ülkelerin izinden giderek. Bunu da aşağıdaki yazıda anlatacağım.

Kurtlar vadisi değil, kurtlar cenneti!
Biliyorsunuz İngiliz polisi yıllardır peşinde olduğu ama yeterli delil bir türlü ele geçirilemediği için tutuklayamadığı ünlü bir uyuşturucu kaçakçısını kısa süre önce yakaladı.

İsim hiç önemli değil, biz X diyelim... İş adamlarını haraca bağlamaktan PKK ile ortak uyuşturucu şebekesi kurmaya kadar birçok ağır suçun faili X... Eğer X aynı suçlardan İngiltere'de değil de Türkiye'de yakalanmış olsaydı veya İngiltere suçluyu Türkiye'ye verseydi cezası ne olurdu sizce?

Geçenlerde yine bir başka ünlü uyuşturucu kaçakçısına yaptıkları gibi, kısa bir hapis cezasından sonra iyi haline bakarak cezada yüklüce bir indirim yapar ve serbest bırakmaya karar verirlerdi.

İngiltere'de ise yaptıklarının karşılığını ödeyinceye ve tövbe edinceye kadar asla kurtulamaz. İsme X dememizin nedeni, İngiltere gibi hukukun kayıtsız şartsız uygulandığı ülkelerde suçlunun kim olduğunun hiçbir önem taşımayacağı gerçeğidir. Suçlu çok nüfuzlu bir iş adamı veya siyasetçi de olsa kanunlar karşısında eşittir, topluma zarar veren, yasalara göre suç sayılan bir eylemde bulunmuşsa bunun hesabı sonuna kadar sorulur. Kimsenin gizli veya açık dokunulmazlığı yoktur.

Bizde olduğu ve hesap sorulamadığı için Türkiye bir kurtlar cenneti haline geldi. Bugün insanlar kafe, restoran açmaya bile korkuyorlar, hangi işe el atsanız onun mafyası hazır bekliyor.

İyi mafya, kötü mafya ayırımımız bile oldu artık... Üç-dört gün önce VATAN'ın İngiltere'deki haberi Londra'deki Kurtlar Vadisi" olarak verdiğini görür görmez Londra'da bunun olmayacağını düşündüm.

Kurtlar Vadisi ancak 24 saat aralıksız sunduğu örneklerle, TV'si, sineması ve her şeyiyle insanlarında suça, silaha, çeteciliğe özenti yaratılan, en ağır suçları işleyenlere bile hak ettiği cezaları veremeyen ve hattâ onlan kahraman yapan ülkelerde olur.

Bizim gerçeğimiz bu... Ve bu gerçeğin kesinlikle değişmesi gerekiyor!

DİĞER YENİ YAZILAR