Türkiye “alternatif” arıyor!

Haberin Devamı

Günaydın” demek lazım Deniz Baykal’a (isteyen “sabah şerifleri hayrolsun” da diyebilir, diyecekler vardır)... CHP Genel Başkanı partisinin işleyişinin hantal olduğunu, değişmesi gerektiğini söylemiş.

Yerel seçimlere az bir zaman kala sızlanıyor... Yıllardır halktan kopukluğunu, en müsait ortamlarda bile halka ne sosyal, ne ekonomik umut veremeyişini, partisini keyfine göre bürokratik bir yapılanma içine hapsederek tek sesli hale getirmesini eleştirenlere kulak vereceğine, kızdı, küstü...

Ülkede gelir dağılımı adaletsizliği dev bir uçurum halindeyken, milyonlarca insan işsiz ve (“açlık sınırı” da değil) ölüm sınırında yaşarken o yeni projeler, çözüm önerileri ortaya koyamadı.

Cumhuriyet’in, laik rejimin korunması yönündeki çabalar doğruydu ama aç, yoksul kitlelere yetmeyeceği ortadaydı.

Deniz Baykal bunları göremedi, üslubunu değiştiremedi, milyonlara güven ve ümit veremedi. Hele bir de “espri yapacağım” diye ciddi bir hata yaparak rakiplerinin eline “seçim kozu veren” CHP Genel Sekreteri’ni koruması, onun özür dilemesini bile sağlamaması her şeyin üstüne tuz biber ekti.

Baykal yalnız partisine değil, Türkiye’ye zarar verdiğini, toplumun ihtiyacı olan “alternatif”i büyük ölçüde yok ettiğini, CHP’ye “kendisine rağmen” ve kerhen verilen oyları, “alternatif yok” diye sandığa gitmeyen milyonlarca insanı ARTIK (hem de ACİLEN) düşünmek zorundadır.

CHP’nin taze kana, yepyeni, dinamik bir genel başkana ve yönetime ihtiyacı var.

Bunu böyle bir ortamda ertelemek onu giderek daha da “bağışlanmaz” yapıyor. Sözlerime kızsa da, kızmasa da!

*****

Şimdi bu milliyetçilik mi oluyor?

Ferzan Özpetek başarılı bir Türk yönetmeni... Son olarak Venedik Film Festivali’nde “Mükemmel Bir Gün” filmiyle İtalya adına yarıştı. İtalyan yazar Violetta Bellocchio ise onun için “Özpetek İtalyan bir yönetmendir” dedi.

Elbette Ferzan Özpetek, filmleriyle Türkiye adına yarışsın isteriz ama İtalya adına yarışıyor olması da -bir Avrupa takımında oynayan Türk futbolcular nasıl Türklüklerini terk etmiyorlarsa- onu İtalyan yapmaz.

Kendisi de Bellocchio’nun sözleri basında yer alır almaz hemen “Kendi adına konuşmuş, bu ülkede seviliyorum ama ben Türk kanı taşıyorum, Türk oğlu Türk’üm” şeklinde bir açıklama yaptı.

Şimdi... Uyanık İtalyanların Özpetek’i hemen ayaküstü İtalyan yapıvermeleri tepki gösterilecek bir milliyetçilik değil de onun bu açıklaması milliyetçilik mi acaba?

Veya bizim bu açıklamadan memnunluk duymamız milliyetçilik mi? Sevindiğimiz için üzülmemiz mi gerekiyor?

Hiiç sanmıyorum. Uluslararası alanda başarılı olan Nuri Bilge Ceylan, Ferzan Özpetek gibi yönetmenlerimizin, sanatçılarımızın “ödüllerini ülkelerine adadıklarını söylemesi” veya “Ben Türk’üm, bununla gurur duyuyorum” demesi, bizim de aynı gururu paylaşmamızı sağlaması dünyanın en doğal ve en güzel davranışıdır.

Ödül almak için ülkesini karalayan veya “Ben kendime Türk demiyorum, dünya sanatçısıyım” gibi kompleks kokan cümleler paralayanların yanında da ayakta alkışlanmayı hak ettiklerini gösterir.

Ferzan Özpetek’i ayakta alkışlıyor, onunla gurur duyuyorum.

*****

Bir soygun olayı!

Okurumuz Aytürk Bey mektubuna “Sevgili Ruhat Mengi,

Yazılarınızı her gün zevkle okuyorum. Ben emekli aylığı ile zorlukla geçinmeye çalışan bir vatandaşım” diye başladıktan sonra önemli bir soru sormuş.

“Bugün size milyonlarca insanı ilgilendiren (ama ne yazık ki, her zamanki gibi herkesin aldırmadan seyrettiği) bir soygun olayını anlatacağım. Bu konuya köşenizde yer verip sıkıntımıza tercüman olursanız çok sevinirim.

Olay şudur: Bildiğiniz gibi kış geliyor, büyük bir çoğunluğumuz yakacak peşinde koşturup duruyoruz. Ama kömür fiyatları el yakıyor. Fahiş, akıl almaz bir artış var fiyatlarda.

Örneğin geçen sene tonunu 300-350 YTL’ye aldığımız ithal kömür, bu yıl 600-650 YTL.

Bu nasıl oluyor? Geçen sene bu aylarda dolar 1,30 YTL idi şimdi 1,20 YTL.

Dolar indiğine göre kömür fiyatı 2 katına nasıl çıkıyor? Fakir fukara inim inim inlerken dostu olduğunu iddia eden bu hükümet bu konuda bir şey yapmayı düşünüyor mu?”

Ben de duyunca şaşırdım, dolar düşerken böyle fahiş bir artış nasıl olabiliyor?

Eğer bu kez de mesele “kömür paketi dağıtmaya zemin hazırlamak” değilse ilgililerden cevap bekliyoruz. Lütfen beni akla yakın bir açıklamayla şaşırtsınlar.

DİĞER YENİ YAZILAR