Rolüm için psikolojik destek aldım

Sen Anlat Karadeniz nasıl gidiyor?

Şu an çok yoğun bir tempodayız. Sezon finaline az kaldı. Anlattığımız hikaye içimi titreten şeydi. Çok gerçek bir şey anlatıyoruz. Bu sayede dizimize olumlu geri dönüşler oldu. Çünkü doğru bir şeye değindiğimizi ve bir şey anlatma çabamızı doğru verdiğimizi gördüler.

Nefes karakteri için ne kadar çalıştın?

Nefes’e hazırlanmak için Osman Sınav, yönetmenimiz ve senaristlerle sürekli bir araya gelecek vaktim oldu. Ben, Nefes karakteri gibi sekiz yıl boyunca bir yere kapatılmadım, şiddete maruz kalmadım, bir çocuğum yok. Empati kurarak role girmem için ekip çalışması gerçekleştirdik. Ekiple beraber çalışmalarımızdan sonra bir de psikolojik destek almaya karar verdim. Oturup nasıl tepkiler verebileceğini beraber tartıştık. Masa başında konuştuklarımız sahada tabii ki başka bir şey oldu. Nefes’in ruh halini biraz olsun yakalamak için setteki ilk günümde sadece Nefes’in şiddet gördüğü flashback’leri çektik. Çekime ilk başladığımız an ile son dakikalarındaki ruh halim birbirinden çok farklıydı. Bu özel ve yoğun çalışmaların sonunda karakterin birikimini omuzlarıma yerleştirebilmiştik. Ama yine de bazı sahnelerde bunu gerçekten yaşayan kadınları düşünüp çekimin ortasında ağlıyorum.

Kadına şiddeti dramada eleştirdik

“Sen Anlat Karadeniz” ilk başladığında çok eleştirildi...

Bir kadın olarak haberlerde kadına yöneltilmiş şiddeti sen duyup da es geçemiyorsun. Sadece bir şey yapamıyorsun. Dizi insanlara hayatımızda var olan ama belki de yokmuş gibi davrandığımız, sessiz kaldığımız kadına şiddeti televizyonda gösterdi. Diziyi eleştirirken yan komşunun çığlıklarına ses çıkarmadın, sokakta bir erkek, bir kadını tartaklarken yürüyüp gittin.

Nefes ve Tahir’in aşkı gibi televizyondaki ilişkileri nasıl benimseyebiliyoruz?

Bence Tahir onlara gerçekten var olmayacak bir insan gibi geliyor. Ütopik bir karakter. Hem çok babacan hem de deli bir yanı var. İkisi insanların istedikleri uyumu veriyor bir şekilde. Birbirlerini tamamlıyorlar. Bir yandan kavga ediyorlar ama sonra tekrar eskisi gibi tatlı tatlı konuşuyorlar.

Tiyatro kulubü ile anladım