Üniversiteyi bitirmemiş ünlüler

Haberin Devamı

Akademik yılın sonu yaklaştıkça eğitim kurumların yöneticileri başında o yıl mezuniyet konuşmasında öğrenciye en doğru mesajı kim, nasıl verebilir diye düşünür. Ve son yıllarda dünyanın en iyi üniversiteleri sıralamasında önde gelen üniversitelerin mezuniyet konuşmalarında üniversiteyi bitir(e)memiş ünlülerin yer alması dikkatimi çekiyor. Örneğin Apple’ın sahibi Steve Jobs, Microsoft’un sahibi ve dünyanın en zengin adamı Bill Gates ve ortağı Paul Allen, Facebook’un yaratıcısı Marc Zuckerberg, ünlü yönetmen Steven Spielberg, bilgisayar firması Dell‘in sahibi Michael Dell, meşhur Rus milyarder Roman Abramovich. Ve başka birçok ünlü zengin, sporcu ve sanatçı da bu listeye eklenebilir.

Bir eğitimci olarak irdelememiz gereken, kendi alanlarında bu kadar başarılı olanların niye üniversite eğitimine ihtiyaç duymadıkları veya niye eğitimlerini yarıda bıraktıkları.

Konuşmalarından çıkardığım ve görebildiğim, çok zeki kişilerin eğitimde zorlandığı veya eğitim sistemlerinin onlara hitap etmediği. Çoğu eğitim sisteminin daha çok sosyal statü algısına göre hareket ettiğini ve temel hedefinden saptığını düşünüyor.

Bence asıl neden, bu kişilerin eğitimin hantal yapısında kendilerini yeterince hızlı yenileyememeleri ve eğitim sisteminin onların hızını yakalayamamış ve yaratmak istedikleri konulara henüz gelememiş oluşu. Dünyada çoğunluk için geçerli eğitimin seviyesi arttıkça refah seviyesininde de arttığının farkındalar ama eğitim sistemlerinin daha yaratıcılığa yönelik olması gerektiğini savunuyorlar ve birçoğu bu yönde STK’lar kuruyor.

***


Mezuniyet konuşmaları içinde beni en çok etkileyen ise iPad ve iPhone’un (Apple’ın kurucusu) Steve Jobs’ın 2005’te Stanford Üniversitesi’nde yaptığı mezuniyet konuşması. Steve Jobs “mezuniyete yaklaştığım en yakın an şu an, sizlere hayatımla ilgili 3 hikâye anlatacağım, birincisi noktaları birleştirmek” diyor ve kendisinin evlat edinildiğini, biyolojik annesinin üniversite yüksek lisans öğrencisi olduğunu, yetiştiren annesinin ise üniversite mezunu olmadığını; kendisinin de 6 ay sonunda Reed College’a devam etmeme kararı aldığını ve 18 ay boyunca “kafasına göre” bazı derslere girdiğini anlatıyor:

“Okulu bırakma kararımın nedeni ailemin tüm birikimlerini boş yere harcatmak istemeyişimdi. Çünkü hayattan ne beklediğimi bilmiyordum. Reed’de boş boş dolaştığım sırada el yazısı ile ilgili ders ilgimi çekti ve derse katıldım, matbacılık ile ilgili konuları gördüm ve Mac’i yaratırken elimde olan da bu dersten edindiğim birikimdi, noktaları ileriye bakarak değil geriye dönüp bakarak birleştirebilirsiniz.”

İkinci hikâyesi ise sevgi ve kayıp üzerine... Garajda yarattığı Apple’dan kurucusu olduğu halde yönetimin oyunu ile nasıl uzaklaştırıldığını ve nasıl boşlukta kaldığını; bu işi sevdiğini ama şirketten atılmasının aslında onun için bir lütuf olduğunu çünkü tekrar baştan başlayarak animasyon alanına (Toy Story) girdiğini ve tekrar Apple’a nasıl geri döndüğünü anlatıyor. Mezunlara hayatlarının büyük kısmının iş yapmakla geçeceğini, dolayısıyla yaptıkları işi sevmeleri gerektiğini vurgulayarak söylüyor.

***


Jobs’ın değindiği üçüncü nokta ise ÖLÜM. Okuldan ayrılmaya karar verdiği gün “bugün yaşamının son günü diye başlarsan elbette bir gün doğruyu bulacaksın, ama bugün yapmak istediğin bu mu? Eğer cevaplar üst üste hayır oluyorsa değişim zamanıdır” diye düşünmüş. Şöyle devam ediyor: “Pankreas kanseri oldum, yakında öleceğim düşüncesini kabul etmek hayatta büyük kararları almayı kolaylaştırıyor, sizi ‘kaybedeceğim bir şey var’ kaygısından uzaklaştırıyor ve tamamen çıplak bırakıyor; işte o zaman kalbinizin sesini dinliyorsunuz... Kimse ölmeyi istemiyor, cennete gitmek isteyenler bile. Ama ölüm herkes için son durak, kaçış yok. Belki de en büyük buluş; eskinin yerine yeniyi getiriyor. Bugün siz yenisiniz ve zamanla, yavaş yavaş eski olacaksınız. Zamanınız kısıtlı. O yüzden zamanınızı başkasının hayatını yaşamakla geçirmeyin, kendi sesinizi ve kalbinizi dinleyin... Eğitim konusunda da hayatınızı nasıl yaşayacağınız konusunda da kalbinizin sesini dinleyin.

DİĞER YENİ YAZILAR