Bill Gates’in eğitim verileri ve bunlar üzerine yorumlarımız...

Haberin Devamı

Dünyanın en zengin adamı, Microsoft’un sahibi Bill Gates geçtiğimiz günlerde eğitimle ilgili çalışmalarını, eşi ve kendi adına oluşturduğu vakfın kısa ismi MET (Measures of Effective Teaching Etkin Eğitim için Önlemler) olan araştırmalarının sonuçlarını duyurdu.

1) Gates’e göre öğrenci eğitim harcamaları dünyada ve ABD’de son 40 yıldır kişi başına en az 2 katına çıkmış. Ancak eğitimde genel başarı beklentisi artmamış. PISA verileri bunun kanıtı olabilir. Bugünse dünya krizinden ötürü durum, harcamalar sabit kalırken başarı beklentisinin 2 katına çıkması yönünde. Ayrıca, gelir dağılımındaki eşitsizlik açısından bakıldığında eğitimli ve geliri daha fazla olan velinin çocuğu lehine bir durum söz konusu.

2) Bill Gates’e göre dersliğin büyüklüğü veya küçüklüğü başarıda bir etken değil. Fakat daha fazla ücret bakımından öğretmenlerin bu yönde tercihleri oluyor.

3) Gates’e göre, “iyi eğitim” konusundaki değerlendirmeler tamamen yanlış.

Gates’in düşüncelerine karşılık benim düşüncelerim; son 5 yıldır eğitimin çok daha yaygınlaştığı ve artık “elit”lere özgü olmaktan çıkıp çoğunluğu kapsar hale geldiğidir. Bu değişimin en büyük nedenlerinden biri de aslında Gates’in buluşları. Uzaktan eğitim bile bunun en belirgin göstergesi.

Bence sınıf büyüklüğünden daha önemlisi başarılı öğretmenlerin başarısının altında yatan faktörleri bulmak ve bunları yaygınlaştırmaktır.

“İyi eğitim” değerlendirmesi ise en zor olanı. Zira ölçüm esasları ve bunlara ilişkin kabuller çok farklı. Örneğin test bir ölçüm, mülakatlar bir ölçüm, tecrübe vs. de öyle. Dolayısıyla eğitimin kalitesi için mutlak bir objektif ölçü koymak neredeyse mümkün değil.

***


Gates’in çalışmasındaki diğer bazı verilerse Türkiye için bir çalışma zemini ve bizler için de bir rehber olabilir.

1) Lisans derecesine sahip kişiler lise mezunlarına göre yüzde 81 daha fazla gelir elde etmiş. İşsizlik oranı lise mezunları için iki kat fazla.

2) Gelecek 7 yılda iş başvurularında yüzde 63 oranında üniversite mezuniyeti şart koşulacak.

3) ABD dünyada en fazla üniversite mezununa sahipti. Bugün öyle değil, Çin ve Hindistan gerçeği önümüzdeki yıllarda daha da ortaya çıkacak.

4) Üniversite öğrencisi sayısı hızla artarken mezuniyet oranları düşecek.

5) ABD’de MYO’lara eşdeğer daha ekonomik ve 2 yıllık diploma veren okulların önemi artacak. (Türkiye’nin farkı, MYO mezunlarının sınavsız olarak 4 yıllığa devam edebilmesi. Türkiye’de bu kadar üniversite açılırken artık DGS’nin kalkması gündeme gelmeli.)

6) Lisans öğrencileri üniversiteyi ortalama 6 yılda, MYO’lular ise 3 yılda tamamlıyor.

7) Aile desteği üniversitede daha da artıyor.

8) Öğrencilerin sadece yüzde 14’ü yurtlarda kalıyor, her 3 öğrenciden birisi tam zamanlı çalışıyor. Yüzde 44’ü ise yarı-zamanlı çalışıyor.

9) Üniversite öğrencilerinin yüzde 33’ten fazlası lisede temel derslerde yeterince eğitim alamadığı için destek dersleri almak zorunda kalıyor. (Bu Türkiye’de de çok ciddi bir sorun.)

10) ABD’de devlet üniversitelerinde öğrenci maliyeti 7.020 dolar, MYO’larda ise 2.544 dolar.

DİĞER YENİ YAZILAR