Sığınaksız bir gece...

Adı Rengetsu olan çok güzel bir Zen kadını vardı...

Zen sonsuzluğuna ulaşan çok az Zen kadını vardı...

Rengetsu o kadınlardan biriydi...

***

Kutsal bir yolculuğa çıkmıştı ve güneş batarken bir köye ulaştı...

Gece bir yerde konaklamak için köylülere rica etti...

Fakat köylüler onu geri çevirdiler...

***

Hepsi Zen’e karşıydı...

Zen isyankar ve devrimciydi...

Zen’i kabul etmeleri zordu...

Onu kabul ederlerse, ona dönüşeceklerine inanıyordu köylüler...

Ateş üzerinde yürüyecek hale geleceklerini bir daha asla eski hallerinde olmayacaklarına inanıyorlardı...

***

Geleneksel insanlar dinde gerçek olan şeylere karşıdırlar...

Gelenek denen şey, dinde gerçek olmayan bir şeydir...

Köylüler geleneksel kültürlerini sürdürmek istedikleri ve Zen’e karşı oldukları için, Rengetsu’nun köyde kalmasını istemediler ve onu kovdular...

***

Çok soğuk bir geceydi Rengetsu’nun köyden kovulduğu gece...

Hem acıkmıştı hem de sığınaksız kalmıştı...

Tarlada bir vişne ağacının altına sığınmak zorunda kaldı...

Hava gerçekten çok soğuktu...

Haberin Devamı

Rengetsu üşüdüğü için uyuyamadı...

***

Ayrıca her tarafta vahşi hayvanların olduğu belliydi...

Gece yarısına kadar vişne ağacının altında uykuyla uykusuzluk arasında direnen Rengetsu; gece yarısı gözlerini açtı...

Soğuk dondurucuydu...

Rengetsu, vişne çiçeklerinin karanlık gökyüzünde puslu görünen aya güldüklerini gördü...

Sığınaksız bir gece...

***

Bu güzellik karşısında büyülendi...

Ayağa kalkıp köye doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı...

Köye geldiğinde; köylüleri etrafına toplayarak şöyle dedi onlara;

-“Bana kalacak bir yer vermeyi reddetme nezaketi gösterdiğiniz için, teşekkür ederim... Kendimi puslu bir ayın parladığı bir gecede, ona gülümseyen vişne çiçeklerinin altında buldum...”

***

Rengetsu; köylülere minnettardı...

Onu evine almayan insanlara, minnet duyarak teşekkür etti...

Aksi takdirde sıradan bir evin içinde uyuyor olacağını düşündü...

Bu mucizeyi hiçbir zaman göremeyecekti...

Vişne çiçeklerini, puslu ayı, fısıltıları ve gecenin mutlak sessizliğini kaçıracak, doğanın kendi içindeki bu ahenginin fotoğrafını ıskalayacaktı...

Haberin Devamı

***

Rengetsu köylülere kızmamıştı; yaptıkları şeyi içtenlikle karşılamış ve kabul etmişti...

İnsan; hayatın getirdiği şeyleri minnetle karşılamaya başladığı an bir “buda” olur...

(Osho)

KUTSANMA...

“An; sana hiçbir ayrım, hiçbir tercih olmadan yalnızca verilen şeye, minnet duyarak, ister ızdırap, ister mutluluk karşılığında, “minnettar olma” fırsatı verir...

***

Çünkü o şey Tanrı tarafından veriliyordur...

Ve böyle verildiği için mutlaka bir sebebi vardır...

Hoşuna gidebilir... Gitmeyebilir...

Ama büyümen için gereklidir...

***

Yazlar ve kışlar ikisi birden senin büyümen için gereklidirler...

Bu düşünce, yüreğinde ve ahlakında hayat bulduğunda, yaşamının her anı bir “minnet anına” dönüşür...

***

Bunu senin meditasyonun ve duan olmasına izin ver...

Her an Tanrı’ya teşekkür et...

Kahkahaların için, gözyaşların için...

Her şey için...

O zaman yüreğinde hiç tanımadığın bir sessizliğin yükseldiğini göreceksin...

Bu bir kutsanma halidir...”

(Osho-Dönüşüm Tarotu)

KÖPEĞİN SUDA YANSIMASI...

Susuzluktan; dili sarkmış bir köpek nefes nefese göletin kenarına su içmeye gelir...

Haberin Devamı

Fakat içmeden uzaklaşır...

Bir süre sonra tekrar gelir...

Suya dilini uzatır; yine içmez...

Birkaç kez tekrarlanır bu olay...

***

Olayı izlemekte olan “Bilge”, sürekli tekrarlanan bu olayın nedenini anlamaya çalışır...

Dikkatle izlemenin sonunda, bir süre sonra Bilge; köpeğin niye böyle yaptığını anlar...

Sığınaksız bir gece...

***

Köpek susamıştır...

Ancak gölete geldiğinde, sudaki kendi yansımasını görüp korkmaktadır...

Bu yüzden suyu içmeden kaçmaktadır...

***

Sonunda köpek dayanamayıp son bir cesaretle kendini gölete atar...

Göletin içine girdiğinde kendi yansımasını görmediği için rahat rahat suyunu içer...

***

O anda bilge düşünür...

-“Anlıyorum ki” der;

-“Bir insanın isteklerinin gerçekleşmesi ile arasındaki engel, çoğu zaman kendi içinde büyüttüğü korkulardır...

İnsan bunu aşarsa istediklerini elde edebilir...”

***

Çıkardığı sonuçtan mutludur Bilge ve kısa bir süre bu sonuçtan duyduğu keyifle zamanı geçirir...

Ancak bir süre sonra düşünceler, beyninin içinde yeniden kıpırdanmaya başlarlar...

Haberin Devamı

***

Bilge bu olaydan öğrendiği şeyin bu gerçekten ibaret olmadığın anlar...

Şöyle der kendi kendine;

-“Aslında burada öğrendiğim şey; insanın bir bilge de olsa, bir köpekten öğrenebileceği bir bilgi her zaman mevcuttur...”

(Robin Sharma)

DİĞER YENİ YAZILAR