Cumhurbaşkanı aday senaryoları... Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı ve sonrası...

Haberin Devamı

Siyasette son raunda geliniyor...

Dün birbirinden çok uzakta bulunan iki siyasi figürün birbirlerini izlerken yaptığı açıklamalar ilginç bir şekilde çakışıyor...

Dikkatli bakamayan gözler için, iki siyasi lider ve figürün aynı saatlere denk düşen açıklamalarında bir hikmet aramak abes...

Oysa muhalefetin yeni “Cumhurbaşkanı adayı“, siyasetin Türkiye’de yeniden dizayn edilmesinde çok önemli bir rol oynayacak...

Daha bu turlar hiç ortada yokken, hatta 30 Mart seçimleri bile yapılmadan, çok önemli saydığım bir yazı yazdım...

-”Baykal’a dikkat...” dedim...

Tayyip Erdoğan yerel seçimlerde yüzde 38-42 aralığında kalsaydı, Deniz Baykal; Devlet Bahçeli üzerinden aday gösterilip, Tayyip Erdoğan yerine Cumhurbaşkanlığı’na rahat gidecekti...

***


Ama seçimlerde sonuç muhalefetin istediği gibi olmadı...

Tayyip Erdoğan yüzde 45 oy aldı...

Bu sonuçlardan sonra Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanması ihtimali çok arttı...

Erdoğan adaylığını koyarsa, seçimleri kazanacak...

Bu konuda pek bir tartışma yok...

***


Tartışma şurada...

Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olunca, partiyi kime bırakacak?..

Bırakacağı kişi, AKP’yi toparlayabilecek mi?..

İl yönetimleri arka arkaya istifa eden, ya da ettirilen partide, Tayyip Erdoğan sonrası birlik nasıl sağlanacak, seçimler nasıl kazanılacak?..

Anayasa değiştirecek çoğunluk AKP için imkansızdan nasıl imkanlı hale getirilecek?..

Bu soruların cevabı yok...

AKP açısından Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’nın önündeki esas handikap bu...

***


Buna karşın, Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na aday çıkmaması halinde ne olacak?..

Abdullah Gül çıkarsa seçilebilir...

Gül çıkmazsa, bir başka adayın muhalefetin güçlü adayına karşı seçilmeme ihtimali yüksek...

Bu da “AKP adayı seçimi kaybetti“ propagandasına neden olacağından, iktidar partisini sıkıştıracak...

Bilinen tek şey, Tayyip Erdoğan aday olursa, Cumhurbaşkanı seçileceği...

Ancak bu sonuç çoğu kişinin şimdiden göremediği bir “ihtiyacı“ gündeme getirecek...

Tayyip Erdoğan’dan boşalan yerde Türkiye’nin lideri kim olacak?..

*****


İKİNCİ BAYKAL-SARIGÜL SAVAŞI...

Dün kader CHP’nin genel başkanlığı için savaşan iki eski siyasi rakibi, yine karşı karşıya getiriyor...

Mustafa Sarıgül dün İngiliz parlamentosunda bir konuşma yapıyor...

Konuşmanın manşete çıkan ilginç bir vurgusu var...

Şöyle diyor Mustafa Sarıgül:

-”Ortak aday ortada kalır... Ortak adayın sahibi olmaz... Ortak adaya kimse destek vermez...”

Mustafa Sarıgül gibi tecrübeli bir politikacı, İngiliz parlamentosu gibi kırk yılda bir geldiği yerde vurgu yapmak için, bula bula ortak aday konusunu bulması ilginç...

“Ortak aday ortada kalır“ demesi ve ortak adayı hedefe oturtması çok manidar...

Sarıgül açıkça; “Deniz Baykal’ın aday gösterilmesinin önünü tıkamayı amaçlıyor...” İngiltere’de...

İngiliz parlamentosunda...

***


Kaderin ilginç bir tesadüfü...

Aynı saatlerde, Deniz Baykal da aylardır sürdürdüğü suskunluğu bir anda bozuyor...

-”Toplumun değişik çevreleriyle fikir alışverişi ve görüşmeleri ortak Cumhurbaşkanı adayının bizzat kendisi yapması gerekir... Yöntem yanlış...” diyerek; kendini ortaya atıyor...

Baykal’ın sözleri ve mesajı çok açık;

-”Benim aday olduğumu açıklayın... Eski Cumhurbaşkan’larıyla, toplumun sivil toplum önderleriyle, değişik katmanlarıyla görüşmeleri aday olarak bizzat ben yapayım... O zaman bu görüşmeler kamuoyunda etkili olur... Zaman kısaldı... Çıkacak aday için kendini ortaya koyma zamanı kalmıyor...”

***


Baykal kendisi üzerinde bir zemin yoklandığının farkında...

Eğer adı üzerinde mutabakat olursa; bunun bir an önce yapılmasını istiyor ki, ön alabilsin...

Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığının açıklanmasından sonra kendi etkisinin azalacağını düşünüyor...

***


Her zaman olduğu gibi, Mustafa Sarıgül; Baykal ne düşünüyorsa onun tersini düşünüyor...

Sarıgül Baykal’ın Cumhurbaşkanı adayı olmasını istemiyor...

Ortak aday çıkmasının önünü kesmeye çalışıyor...

Esasen Sarıgül, Tayyip Erdoğan’ın sorunsuz bir şekilde Cumhurbaşkanı seçilmesini ve siyasetin rahatlamasını istiyor...

Biliyor ki; Tayyip Erdoğan’sız bir seçimde, “kendi ismi Türkiye’nin liderliği için gündeme gelecek...”

Bunun ittifakları ve zemini mevcut...

Tayyip Erdoğan varken, bu hiçbir zaman mümkün değil...

Mustafa Sarıgül, Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na çıkmasını ve boşalan ortamda, CHP’nin başına geçerek olası bir koalisyonun temellerini atmaya çalışıyor...

Sarıgül’ün kafasındaki koalisyon genel seçimler sonrası AKP’li ve AKP’siz olabilir...

MHP’li veya MHP’siz olabilir...

Her halükarda yeni siyasi tablonun içine kendisini de yerleştiriyor Sarıgül...

*****


İŞ DÜNYASININ ZİRVELERİ CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ İÇİN NE DÜŞÜNÜYOR?..

Bu inanılmaz satrançta, iş dünyanın krem de la kreminin bir kesimi de, Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na çıkmasına sempatik bakıyor...

İsmini şimdi speküle etmek istemediğim bu kesime göre; Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na çıkması, Türkiye’yi rahatlatacak...

Bir yıl sonraki genel seçimlerde, yeni adayların çıkmasının önünü açacak...

Mustafa Sarıgül de bu adaylardan elbette birisi...

AKP içinden ise Ali Babacan ismine dikkat...

***


İş dünyasının krem de la krem’inin bir başka kesimine göre ise, Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı’na çıkmamalı...

Çıkartılmayarak yenilgiye uğratılmalı...

Yenilgiye uğratılarak yeni adayların önü açılmalı, muhalefete ivme kazandırılmalı...

İş dünyasının zirvelerinde bu iki görüş ve strateji çarpışıyor...

864 rakımlı tepe, adına yakışır bir şekilde, bütün Türkiye’nin üzerine hesap ve strateji yaptığı bir tepe niteliğine bürünüyor...

DİĞER YENİ YAZILAR