Saha içindeki sinirin aksine saha dışında akıllı başlı bir portre çiziyor Rüştü Reçber...
Güzel karısı Işıl’ın Rüştü’nün kararlarında çok etkili olduğu bilinen bir gerçek, çünkü Rüştü zaten onunla evlenmeyi çok istedi ve evlendiğinde dünyanın en mutlu insanı oldu, kararlarını da hep karısıyla beraber verdi...
Rüştü ve karısı Işıl futbol camiasında Tümer ve Cansu Metin çiftine çok benziyorlar...
Futbol starı kocalar, eşleri olmadan karar vermiyorlar...
Tümer de Beşiktaş’tan Fenerbahçe’ye gitmeye “eşiyle birlikte” karar verdi, Rüştü de Işıl’la birlikte düğmeye bastı Fenerbahçe’den Beşiktaş’a gitme konusunda......
Elbette evli bir futbolcu, geleceği ile ilgili bir kararı karısıyla birlikte alacak ve tabii ki Rüştü de Tümer de güzel eşleriyle alıyorlar o kararları...
Ama benim söylemek istediğim, o kararlar üzerinde sadece kadınların anlayacağı bir kadın etkisinin ve parmağının olduğudur...
Rüştü’nün Fenerbahçe’den Beşiktaş’a geçmesinin ardında Fenerli yöneticilerden alınan intikam duygusu var ve bu duygunun oluşmasında eşi Işıl’ın inanılmaz katkısı var...
Roberto Carlos’a 4 milyon, iki günlük Collin Kazım’a 1 milyon Euro sayan Fener yönetimi 12 yıllık milli kalecisi Rüştü’ye sadece 700 bin Euro’dan kapı açtı...
İyi bir alternatif bulursa o takımda kalmayacağı belliydi Rüştü’nün, ama kadın parmağı bunda yok, kadın etkisi onun Beşiktaş’a geçmesinde...
Rüştü’nün bir Avrupa takımını ya da ligde herhangi bir takımı tercih etmesinde profesyonelliğe aykırı bir durum yok...
Esasen profesyonelliğin çok ötelerinde kadın etkisi var bu transferin Beşiktaş ya da Galatasaray gibi Fenerbahçe’nin ezeli rakibine olması için...
Kadın parmağının etkili olduğu yer futbolcunun transferi değil, intikamın alınış biçimi...
Kadın parmağı orada var...
Çünkü bir kadın haksızlığa uğradığına inanırsa, intikamını karşı tarafın gözüne sokacak şekilde kora kor alır...
Onu en acıtacak şekilde davranır...
“Madem öyle al işte sana böyle...” diyecek türde sevdalanır...
Kadınların ayrıldıkları kocalardan, sevgililerinden aldıkları intikamların kokusu var Rüştü’nün ve Tümer’in transferlerinde...
Tümer, Nobre’ye ödenen para ve davranışa isyan edip, Fenerbahçe’ye gitmişti...
Ona Beşiktaş “fazla uzatma evlat” muamelesi çektiği için Tümer Metin gıcıklanmıştı...
Ama gıcıklanmanın intikama dönüşmesi Cansu’yla kafa kafaya vermesinden sonradır...
Tümer’in Beşiktaş’tan aldığı Fenerbahçe intikamı esasen Cansu’nun iştirakiyle şekillenmiştir...
Kadın intikamları acımasızdır ve can damarından vurur...
Kadın adam yerine konmadığını gördüğünde, intikamını çok acı çıkartır...
Durum eşleri itibariyle Cansu Metin ve Işıl Reçber için geçerlidir...
Rüştü veya Tümer başka bir yere gidebilirlerdi, ezeli rakiplerini tercih etmeleri intikam şekillerindendir ve tamamen kadıncadır...
Tümer veya Rüştü’nün gidişleri dikkat edin Sergen’in gidişlerine hiç benzemiyor...
Müzmin bekar Sergen de, Beşiktaş, Trabzon, Fenerbahçe, Galatasaray ve sonra tekrar Beşiktaş’a gitti, ama giderken kulüplerden intikam almıyordu, kararlarında...
Hayatı ya da istediğini tutturamadığı için ordan oraya gidiyordu ve herkes de bunu biliyor Sergen’e tepki duymuyordu, kararlarında hayat ortağı bir kadının parmağı yoktu......
Tümer’e tepki duydu Beşiktaş tribünü çünkü, Tümer’in Beşiktaş’tan intikam aldığını biliyordu...
Golü attıktan sonra hızını alamayıp bir de korner direğine vururken de, yumruğunu sıkıp kaldırırken de biliyordu Tümer’in intikamını Beşiktaş tribünü...
Rüştü için de böyle olacak...
Fenerbahçe seyircisi Rüştü’yü affetmeyecek...
İçten içe Fenerbahçe’den intikam aldığını bilecek...
Kadın intikaları erkeğinkilere benzemeyecek...
Benzemeyeceği için intikama tepkiler de ağır geçecek...
