Ayşe Nazlı'nın Üniversitesi...

Herkes Manchester’deki burç araştırmasına göre, “astrolojideki burç uyumlarının fos çıktığını” söylemekte...

Haberin Devamı

Herkes Manchester’deki burç araştırmasına göre, “astrolojideki burç uyumlarının fos çıktığını” söylemekte...

İngiliz bilim adamaları evli çiftler arasında araştırma yapmış da, evli çiftler arasındaki ilişkilerde astrologların söylediği burç uyumlarına rastlanmıyormuş da, araştırma bilimselmiş de, astrolojinin bilim olmadığı bir kez daha ortaya konmuş gibi bir sürü fasa fiso...

İngiliz bilim adamı diye lanse ettikleri bilim adamıysa ben de Nostradamus’um...

Master ya da doktora yapmaya gerek yok, bizim eften püften kullardan bile bir parça mürekkep yalayarak mezun olanlar öğrenirler ki, bir tezi çürütmek için önce bilimsel olmak gerekir...

Astrolojinin zaten bilimsel olmadığına inanıyorsanız, bir kere onun bulgularının doğru olmadığını kanıtlamak için niye 20 milyon evli çifti araştırıyorsunuz?..

Burçların aşktaki uyumunu araştırmak için evliliklerin araştırılması zaten başlı başına bir hödüklük...

Bir evliliğin uyumlu olup olmadığını nereden anlayacaksınız?..

20 milyon insana sorarak mı bre zavallılar?..

Siz kendinizi bilim adamı mı zannediyorsunuz?..

Bir insanın bir başka insanla evlilikte anlaşamamasının altında onlarca neden olur...

Adam kumarbazdır, kadın aldatmıştır, erkek ana kuzusudur, kadın çatlaktır şudur budur...

İnsanların genetik kodlanmaları var, anne-baba öğretileri var, çevreden edindikleri var, sapıklıkları var, manyaklıkları var, psikopatlıkları var, hırsızı var, uğursuzu var, katili var, cinsi var...

Ya da hiçbiri yok salakları var...

Bu kadar değişik kişilik özelliğini bir kenara bırakıp, doğum tarihlerinden 20 milyon insanın burcunu çıkartıp, evlilikte uyumlu olup olmadıklarını aklı sıra araştırarak, bilimsel bulgarını müthiş ifşaat olarak açıklamanın bizzat kendisi salaklık değil de nedir?..

Şimdi bu salaklığı yapanlar, evde eşleriyle uyumlu değillerse bunun müsebbibi burç uyumsuzluğu mu olacak?..

***

Burçlardan bahsedip onun popülaritesinden yararlanıp, arkasından da ona geçirmek tipik bir yarı aydın sahtekarlığıdır ve Hülya Avşar’dan sözedip Hülya Avşar’a geçirmekle eş anlamlıdır...

Popülerlik peşinde koşan yarı entel yaratık, böylece hem kendisinin ne kadar bilimsel, etik ve kekik olduğunu ispatlar, hem de astrolojiymiş, Hülya’ymış, Britney’miş derken, popülerden desteklenerek kendi popülaritisini sağlar...

Kesin olan bir şey var, Ayşe Nazlı üniversite okumak isterse, annesi de bana sorma inceliğinde bulunursa, çocuğumu hiçbir şekilde Manchester Üniversitesi’ne göndermeyeceğim...

Böyle ipe sapa gelmez saçma sapan araştırma yapıp, burçlar üzerinden popülarite sağlamaya çalışan üniversiteden Ayşe Nazlı’ya hayır gelmez...

Zavallı bir durumdur yaptıkları...

Astrologlar, hangi burçların hangi burçlarla daha iyi anlaştığını, birbirine elektrik ve motivasyon verdiğini belirtiyorlar...

Örneğin ben Yengeç burcuyum, su burcum olan Balık ve Akrep’le iyi anlaşıyorum...

Bu benim de içinde hissettiğim açık bir gerçek...

Sadece o değil, Yengeç burcundaki bir kadını ya da erkeği, başka burçları tanıdığımdan çok daha iyi tanıyorum...

Onun neyi neden yaptığını daha iyi biliyorum...

Onunla empati kurmam çok kolay oluyor...

Ama Manchester Üniversitesi’ndeki, yarı entel, müteşebbis popüler yaratıkların anlamadığı gerçek benim illa Yengeç, Balık ya da Akrep burcu kadınlarıyla beraber olmak zorunda olmadığım...

Tam tersi bazen zıtlık çeker...

Mesela ben, Sezen’in şarkılarını, içindekileri çok hissettim ama duygusal birlikteliklerimi iki ünlü İkizler kadınıyla yaptım...

Hem Nilüfer hem de Gülşen ikizler burcuydu...

Burçları tanımak, aralarındaki uyum noktalarını bilmek, insana bir parça yol gösterir ilişkilerinde hepsi o...

Mesela şöyle diyebilirim...

Manchester Üniversitesi’ndeki yarı cahillerin burçları Yengeç de olsa, Balık ya da Akrep de olsa kendileriyle hiçbir konuda anlaşabilmem mümkün değil...

Çünkü, kara cahiller...

Çünkü, önyargılılar...

Çünkü, popüler bir şeyi boklayarak popüler olmaya çalışıyorlar...

Çünkü belli ki hiçbir yaratacılıkları bulunmuyor...

Çünkü zavallı araştırmalarla üniversitenin adını zavallıya çıkartabilecek kadar ihtiraslılar...

Bu durumda onlarla beraber olmam için astolojiye bakmaya gerek yok...

Zavallılık tabiri onlar için yeterli...

Onlara bir şey hatırlatmalıyım...

Zavallılığın burcu yok...

Zavallılarla psikyatlar ilgileniyorlar...

Astrolojide yer yok...

Doğru psikiyatri kliniğine...

Hadi marş marş!!!

DİĞER YENİ YAZILAR