Hz. Fatıma’nın kızı Hz. Zeynep

Hz. Zeynep, Hicret’in altıncı yılında Allah Elçisi’nin Kureyş müşrikleriyle Hudeybiye barışını imzaladığı yıl doğmuş torunu, Hz. Fatıma’nın büyük kızı. Sonra bir kız kardeşi daha olmuş: Ümmü Gülsüm. Dede Hz. Peygamber vefat edip de Hz. Ayşe’nin odasına defnedildiğinde Zeynep henüz beş yaşında. Altı ay içinde Hz. Fatıma da Hakkın rahmetine kavuşunca küçük Zeynep ikinci büyük kaybı yaşamış. Zeynep’in kardeşleri arasında ayrıcalığı var. Gerçi Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin onun ağabeyleridir ama annesi Hz. Fatıma ölüm döşeğindeyken kendisine vasiyet etmiştir. Bu vasiyete göre Zeynep, kardeşleriyle devamlı beraber bulunacak, onları görüp gözetecek, annelerinin vefatından sonra onlara annelik yapacaktır. Zeynep bu vasiyeti hiç unutmamış, kardeşleri Hasan, Hüseyin ve Ümmü Gülsüm’e annelik yapmıştır.

6 çocukları dünyaya gelmiş

Hz. Zeynep 10 yaşına geldiğinde, babasının uygun görmesiyle amcası Cafer’in oğlu Abdullah ile evlendirilmiş. Abdullah, babası Habeşistan’da göçmenken doğmuş ilk Müslüman çocuğu. Zeynep ile Cafer’in dört erkek, iki kız çocukları dünyaya gelmiş. Zeynep öyle mütevazı bir hayat yaşıyor ki, onun yüzünü ancak örtüsünün açıldığı Kerbela gününde görmüşler. O tarihte 55 yaşında olduğu halde güzelliğinden etkilenenler, anlatacak kelimeleri bulmakta zorlanmış görünüyorlar. Ayrıca ondaki belagat, etkili konuşma gücü Kerbela’da, Kufe Valisi’nin meclisinde ve Yezid bin Muaviye’nin meclisinde bulunanlarca hayret ve takdirle karşılanıyor, tespit edilip daha sonraki nesillere ulaştırılıyor. O, daha önce Hz. Osman’ın kanı arandığında da -o sırada otuz yaşlarındaymış- etkili hitabelerde bulunmuş.

Haberin Devamı

‘Müminlerin emiri öldürüldü’

Fakat işler dönüp dolaşıp Hz. Ali karşıtı bir savaşa dönüşünce Hz. Zeynep ıstırap ve endişe içinde kalmış, sevgili babası, müminlerin emiri Hz. Ali’nin de öldürülüşüne şahit olmuştur. 40. Hicret yılı Ramazan ayının bir cuma gecesidir. Hz. Ali bu gecenin sabahında cemaate sabah namazı kıldırmak için Kufe Camisi’ne gitmiştir. Zeynep evdedir. Cami tarafından gelen cemaatin uğultusunu duyar. Aynı zamanda ezan okunmaktadır. Avluya çıkınca etrafı dolduran korkunç çığlıkları işitir: “Müminlerin emiri öldürüldü!” Hz. Ali, Hakkın rahmetine kavuşmuş, evlatları, Muaviye’nin ve adamlarının karşısında korunmasız kalmışlardır.

Haberin Devamı

Hz. Hasan’a halife olarak biat edilmiş ise de Iraklıların desteğinden ümidini kesince Muaviye ile bir antlaşma yapar ve saltanattan feragat eder. Antlaşmaya göre Muaviye’nin ölümünden sonra yerine kimsenin tayin edilmemesi ve yeni halifenin Müslümanların katılımıyla seçilmesi hükme bağlanır. Ancak yapılan anlaşmayı Muaviye dikkate almaz, Hz. Hasan’ı zehirletir, oğlunu veliaht yapar. İktidar artık Resulullah ailesinden çıkmış, Ümeyye ailesinin eline geçmiştir. Hz. Hüseyin’in çabaları, ailenin felaketiyle sonuçlanır. İslam dünyası bölünür. Ümmet ağırlığına bağlılık, Arap milliyetçiliği karşısında zayıf düşer.

DİĞER YENİ YAZILAR