Plajda güvenliğimiz onlara emanet

Fotoğraflar: Barış ACARLI

Havaların ısınmasıyla serinlemek isteyen vatandaşlar yavaş yavaş plajları doldurmaya başladı. Vatandaşları olası boğulma tehlikelerinden korumakla yükümlü cankurtaran ekipleri ise hazırlıklarını tamamlayarak plajlarda yerini aldı. 2005 yılından beri hizmet veren İstanbul Büyükşehir Belediye'sine bağlı ekipler 2015 yılında boğulma tehliklesi atlatan toplam 5 bin 650 kişinin hayatını kurtrardı. İstanbul genelinde Şile, Caddebostan, Sarıyer, Beykoz gibi 38 sahil noktasında hizmet veren cankurtaran ekipleri mayıs ayında belediyenin açtığı başvurular ile değerlendiriliyor. Sonrasında Türkiye Sualtı Federasyonu tarafından yetkilendirilmiş eğitmenler tarafından sertifikalandırılıyor.

İBB Plajlar Sorumlusu Kadir Çil, başvuruları nasıl değerlendirdiklerini anlatarak, "Federasyondan gümüş sertifika eğitimini tamamlayan arkadaşları mülakata alıyoruz ve kondisyonu en iyi olan kişiye ekibimizde yer veriyoruz" diyor. Ekipler federasyon sonrası seçildikten sonra da 12 gün süren yoğun bir eğitim dönemine tabi tutuluyor. Boğulma vakalarının en çok yaşandığı bölge olan Şile’nin gözde plajlarından Ayazma Plajı güvenliği en üst seviyede tutun plajlardan biri. Hafta sonu 50 bin kişinin akın ettği Şile Ayazma Plajı'nda görev yapan 22 kişilik bir ekip gün boyunca binlerce kişinin güvenliğini sağlamak için hem karada, hem de denizde gün boyunca devriye geziyor.

Cankurtaran ekibinin şefi Eken, her güne nasıl hazırlandıklarını anlatarak " Sabah saat 08.00'de plaja gelir, güne idman ve spor yaparak başlarız. Sonrasında dinlenir ve her gün denizde tadbikat yapmaya devam ederiz. Saat 19.00'a kadar plajda kalırız ama plajın dolu olduğu günlerde sahil tamamen boşalmadan yerimizden ayrılmayız" diyor.

Ekibin güçlenmesiyle ölümler engellendi

Ekiplerinin görev yapmaya başladığı günden beri boğulma vakalarında ciddi derecede azalma olduğunu söyleyen Ergün Eken, 25 yıldan beri Şile'de cankurtaran ekibinin şefi olarak görev yapıyor. Eken, "Cankurtaran ekiplerinin sayısının geçmiş yıllara göre artması ve ekipmanların büyük avantaj sağlamasıyla tehlikeleri ve kayıpları en aza indirmeyi başardık. Bu plajda bir günde 36 kişinin boğulduğu günler oldu. Ama ekiplerin görev yaptığı süre içinde bölgede boğulma vakaları görülmedi. Ancak gece alkollü olarak denize girenler ve koruma şeridinin olmadığı bölgelerde yüzenler hayatını kaybediyor" diyor.

Havuz gibi görünen bölgeden uzak durun

Boğulma vakalarının en büyük sebebi çeken akıntı olarak da bilinen rip yani kıyı akıntıları. Bu nedenle kesinlikle cankurtaran hizmetinin verilmediği plajlarda ve koylarda denize girmeyin. Eken de bu konuya çekerek, "Kıyı akıntısı olduğu zaman vatandaşlarımız sığ görünen yeri dalga olmadığı için güvenli bir bölge sanıyor. ”Burası havuz gibi görünüyor” diyor. Ama aksine en tehlikeli bölge bu şekilde görünen yerlerdir. Bu yerlerden kıyıya yürüyerek çıkamazsınız. Bu yüzden ekiplerimiz özellikle rip akıntılarının olduğu bölgeye yerleşir" diyor.

Hayatta kalma tüyoları

- Boğulma gibi durumlarda asla panik olmayın.

- Akıntıya kapıldığınızda sadece su üzerinde durmaya çalışın. Yüzmeye çalışmayın aksine akıntının hızından faydalanıp sağına soluna yüzün.

- Yüzerken fenalık geçirdiğiniz anda sudan çıkın.

- Deniz derinleştiğinde ayağınız yerden kesilebilir. Soğukkanlı bir şekilde adım atın.

- Denize girmeden önce kesinlikle alkol almayın.

- Cankurtaranların görev yapmadığı sahillerde denize girmeyin.

- Epilepsi gibi rahatsızlıklarınız varsa tek başınıza denize girmeyin.

Çocuğunuz sizden1 metre uzaklaşmasın

Gün boyunca halkı gözleyen cankurtaran ekipleri sadece denizde değil plajda da tatilcilerin güvenliği için sürekli takip halinde. Boğulma vakalarını üstün güvenlik önlemleri ve uyarılarla engellendiğini ancak plajda kaybolan çocuk sayısının artığını belirten Eken, plajın en kalabalık olduğu günlerde günde 3-6 yaş arası 40 çocuğun kaybolduğunu söylüyor. Anne-babaların çocuklar konusunda daha özenli olması gerektiğini belirten Eken, "Çocuk ailesinin bulunduğu şezlongtan 1 metre bile uzaklaşsa arkasını döndüğünde her yer birbirine benzediği için kafası karışıyor ve panik oluyor. Bu nedenle ailesini bulamıyor. Ekipler kıyıda tek başına gördükleri çocukların denize girmesini engeller ve ailelerinin yanına kadar teslim eder. Ama çocuğun kaybolduğunu anladığı zaman da hemen merkeze getirir ve bütün plaja anons geçeriz. Bugüne kadar bu şekilde onlarca çocuğu ailelerine teslim ettik" diyor.