İzlenme rekorları kıran cinayetler

Aksiyon, suç, gerilim ve psikoloji sevenler için Netflix’in iki yeni dizisi ‘The Punisher’ ve ‘Mindhunter’ın ilk sezon bölümleri yayınlandı. Çok sevilen çizgi roman karakteri Frank Castle’ın intikam mücadelesini anlatan ‘The Punisher’ ve özellikle seri katillerin psikolojilerini anlamaya çabalayan FBI ajanlarının hikayesi ‘Mindhunter’ şimdiden ‘En iyi diziler’ arasına girmeyi başardı

Kış geldi! Mevsimin ilk karı birçok şehre düştü. Uzun kış gecelerinin en güzel tarafı, elimizde sıcak içeceğimiz, battaniye altında uzanmışken dışarıda yağan yağmur ya da kar eşliğinde seçtiğimiz yapımları izleyebilmek. Son dönemin popüler psikolojik rahatsızlığı olan ‘gündemi kaçırma’ sendromunu sanırım daha az hissedeceğimizden telefonu da bir kenara bırakıp rahatlıkla ekrandaki yeni dünyaya odaklanabiliriz.

Halihazırda ne izleyeceğini bilmeyen veya listesine yenilerini eklemek isteyen yabancı dizi severler için iki önerim var: ‘The Punisher’ ve ‘Mindhunter’. İki dizi de Netflix yapımı. The Punisher’ın 9.1, Mindhunter’ın ise IMDb puanı 8.7.

Haberin Devamı

Aksiyon aksiyon üstüne

The Punisher, bir çizgi roman karakteri. Oyunlarının ardından filmleri yayınlandı. Ardından da ‘Daredevil’ dizisinin 2’inci sezonunda görüldü. Frank Castle (Jon Bernthal) yani nam-ı diğer The Punisher, Marvel’in her çizgi roman karakterinden ayrı ayrı ekmek yeme sevdasından nasibini bayağı aldı. Castle’ın hayat hikayesi aslında biraz klişe. Ailesini yok eden kötü adamlardan intikam almaya çalışırken, New York’un yeraltı dünyasından daha derinlere uzanan bir komplonun da gün yüzüne çıkmasını sağlıyor. Zamanla da intikamının yanı sıra adaletsizliklerin de peşine düşmeye başlıyor. Bu uğurda hiç acıması yok. E haliyle aksiyonun ardı arkası kesilmiyor.

Özellikle ‘The Walking Dead’ dizisindeki rolüyle tanınan Jon Bernthal’in canlandırdığı Castle, çizgi roman dünyasında çok sevilen bir karakter. Dizi, karakteri yansıtma başarısı sayesinde hayranları tarafından beğenildi. İlk sezonun 13 bölümü yayınlandı.

Diğer dizimiz Mindhunter, aksiyondan ziyade psikoloji sevenler için daha ilginç bir konuya sahip. 1970’lerde geçen dizide, FBI’da ders de veren ajan Holden Ford bir arabulucu. İnsanları rehin alan suçlular ile görüşüp elinden geldiğince kimsenin zarar görmemesini sağlıyor. Ancak bazen her şeyi doğru yapsa da olayların farklı bir şekilde ilerlemesinin ve birilerinin ölmesinin önüne geçemiyor. FBI’da Davranış Bilimci olan Bill Tench de aynı konu üzerine kafa yoruyor. Bir araya gelen ikili, suçlu psikolojisini anlamaya çalışıyor.

Haberin Devamı

Geçtiğimiz günlerde “Çocukluğunda neler yaşadığını bilmediğimiz kimseyi gerçekten anlamamız mümkün değildir” diye bir cümle okumuştum. Bu diziyle çocukluklarını bilsek de yeterli olmayacağını anladım. Çok daha derin araştırmalar gerekiyor. Kahramanlarımız da bu yüzden seri cinayetlerde katilin nedenlerini öğrenmek için çabalıyorlar. Böylece belki de olaylar gerçekleşmeden önleme şansları olabileceğini düşünüyorlar. Bu konuda sınırları da zamanla ortadan kalkıyor. Gerçek suçlularla bir araya gelmeye başlıyorlar. Dizi, bir yandan da suçlular için “Öyle doğulur mu, olunur mu?” sorgulamasını yapıyor.

Haberin Devamı

Sıkı durun! Dizinin yapımcıları; ‘Dövüş Kulübü’, ‘Panik Odası’, ‘Benjamin Button’un Tuhaf Hikayesi’ ve ‘House of Cards’ gibi yapımlara imza atan David Fincher ile ‘Cani’ filmiyle 2003’te ‘En İyi Kadın Oyuncu Oscar’ını alan Charlize Theron. Diyaloglar şahane. Psikoloji ile olayların derinlerine inme inanılmaz ilgi çekici. Suç, gerilim ve dram sevenler için 10 bölüm hazır.

DİĞER YENİ YAZILAR