Gazete Vatan Logo

Oyunculuktan başka iş yapmam

Sedef Şahin verdiği kısa bir aradan sonra Diriliş-Ertuğrul dizisinde Maria olarak karşımıza çıktı. Ekrana iddialı bir dönüş yapan Şahin, "Üzerimdeki küçük kız algısını kırmak istiyordum. Büyüdüm, olgunlaştım iddialı roller için hazırım” diyor.

Oyunculuktan başka iş yapmam

Ekrana kısa bir ara verdin neden?

Okulum vardı. Okulum bitene kadar bir ara vermek istedim. Sonrasında da doğru proje gelene dek bekledim. Aslında tam zamanında setlere geri döndüm.

Yeni rolünle ters köşe yaptın...

Maria gibi bir rolü hayatım boyunca hep çağırıyordum. Her oyuncu, Maria gibi birini mutlaka oynamak ister. Beklediğimden daha fazlasıyla istediğim rol geldi. Çok heyecanlandım hemen sete başlamak istedim. Hem bir dönem işi, hem savaşçı, hem de dişi bir karakteri oynuyorum. Oyuncuya birçok alan sağlayan bir rol bu yüzden mutluyum.

Çocuksuluktan daha iddialı kadın rollerine geçtin diyebiliriz değil mi?

Evet. Zaten bunun peşindeydim. Bu küçük kız algısını kırmak istiyordum. Büyüdüm, olgunlaştım ve karşıma Maria çıktı. Feriha'da akıllara kazınan bir rolü oynadım. Ona göre bu rol ters köşe, yeni bir şey oldu. Tabii bundan sonra daha iddialı roller oynamak ve fark edilmek isterim. Her oyuncu fark edilmek ister. Ben de farklı bir rol istiyorum çünkü bu oyuncuyu bir adım öne çıkarıyor. Ama oynadığınız rol ne olursa olsun o rolü parlatmak oyuncunun elinde.

Haberin Devamı

Maria ile aldığın geri dönüşler nasıl?

Çevremdeki insanlar benden korkmaya başladı. İlk bölümde elimde iki tabakla adam dövme sahnemden sonra çok kişi böyle takıldı. Dişi şövalye lakabını taktılar. Kötü birni oynamama rağmen hiç kötü bir yorum yapmadılar.

Tutmuş bir diziye sonradan dahil olmak oyuncuya bir güven veriyor mu?

Oturmuş bir işe yeni bir karakter girmesi büyük risk. Çünkü izleyici var olan hikayeye o kadar alışıyor ki o hikayenin bozulmasına asla tahammül edemiyor. Dışarıdan gelip birinin hikayesini bozduğunda kötü sen oluyorsun. Onun faturası oyuncuya çıkıyor ve halk onu istemiyor. Bu yüzden oyuncunun hikayesi ilerlemiyor. Aslında büyük bir risk... Diziye korkarak girdim.

O dönemde yaşamak ister miydin?

O dönem insan ilişkileri açısından ve hayatta kalma mücadelesinin verildiği heyecanlı bir dönemmiş. Ama ben telefonsuz yaşayamadığım için o dönem bana çok uzak geliyor. Güvercinle haber yollandığı bir dönem. Ben üç dakika mesajlarıma bakamazsam deliren biriyim. Teknoloji bağımlısı değil sadece telefon bağımlısıyım başka bir şeyle bu kadar alakam yoktur. İletişim manyağıyım. Hemen herkese istediğim anda ulaşmak isterim. Yani öyle güvercin falan bekleyecek sabır bende olmazdı.

Haberin Devamı

Kendine önceden kattığın, şimdilerde faydasını gördüğün neler var?

Çok spor yapmamın ekmeğini şimdi bu dizide yiyorum. Çünkü idmanlı bir vücudum olduğu için ata binmekte zorlanmadım, vücudumu tanıyorum ve bu beden dilimi doğru kullanmama sebep oluyor. Boş zamanlarımda kendimle çok ilgilenirim. Ama en büyük artım spora yatkınlığım. Biraz erkeksi bir tarafım var.

Oyunculuk yapmazsam belki şu işi denerim dediğin bir şey var mı?

Hiç yok. Tamamen oyunculuğa odaklandım. Çünkü bunu düşündüm ve yapacak hiçbir şey bulamadım. Aslında bütün oyuncular bu korkuyu yaşıyoruz. Birgün işsiz kalırsak ne yaparız diye herkes düşünüyor. Ama ben oyunculuktan başka hiçbir şey yapamam. Çok zorda kalırsam oyunculuk dersi veririm. Çünkü liseden beri oyunculuk okuyorum ve yapacak başka bir şeyim yok. Bir de ben yaptığın işin okulunu okumandan yanayım. Herkes işini yapsın istiyorum. Oyunculuk okuyup başkasının işine salça olmak istemiyorum.

Haberin Devamı

Ama oyunculuk herkesin ilgi duyduğu bir meslek haline geldi...

Okullu olmasa bile bu işe gönül veren yetenekli insanların yollarının açık olmasını diliyorum ama emek vermeden sadece güzel veya birilerini tanıdığı için oyuncu olanlara üzülüyorum. Bu işe gönül verenlerin piyasada olmasından yanayım. Hiç emek vermeden oyuncu olan insanlar canımız yanıyor. Hak edenin hak etiği yerde olmasını dilerim.

Emek vermeden güzel veya birilerini tanıdığı için oyuncu olanlara üzülüyorum.

İşimi şansa bırakmam bildiğim suda yüzerim

Risk almaya ne kadar açıksın?

Risk alamam çünkü aşırı mükemmeliyetçi bir yapım var. Yeniliklere kapalıyım. Çok programlıyım eğer bir risk almam gerekirse bütün sonuçlarını hesaplar, kendimi ona göre hazırlarım. İşimi pek şansa bırakmam. Bu yüzden hayatta hiçbir şey bana sürpriz olarak gelmez. Bu duvarlarımı maalesef kıramadım çünkü başarısız olmaktan çok korkuyorum. Bu yüzden kendi sınırlarım içinde bildiğim sularda yüzüyorum.

Haberin Devamı