Öykü Serter: Ekranların en atletik vücutlu kadınıyım

BANU DURAN / bduran@gazetevatan.comFotoğraflar: Barış ACARLIYarışma denince ilk akla gelen sunucu şüphesiz ki Öykü Serter. Şöhreti çok kafaya takmıyorum diyor. Serter kendisini rüküş bulanlarla ilgili ise Atletik bir kadın bedenine çok fazla göz aşinalığı yok. Ekranda böyle bir kadın da yok. Biraz etli butlu, biraz kum saati sevildiği için ben o tarafa hitap edemiyorum, 34 bedenim diyor. Çekimler nasıl gidiyor? TV8’de yayınlanan İşte Benim Stilim için haftada kaç gün çalışıyorsunuz?Çok arka arkaya çekimler yapıyoruz; minimum dört gün sabahlara kadar çekim yapıyoruz. Tempomuz böyle. Tabii ki artık fiziksel olarak yorulmaya başladık.Peki bu programın sırrı ne; benzerleri yayından kalktı ama bu devam ediyor?Benzerleri demeyelim, tıpkısının aynısıydı onlar. Biz orjinaliz; sırrımız bu. Sonuçta format bizim olduğu için onu en doğru şekilde geliştirecek olan da, geliştrecek olan da biziz. Dolayısıyla şaşırdık tabii böyle bir iş yaptıkları için ama biz yolumuza baktık. Bu işin bu kadar tutması şaşırttı mı sizi?Açıkçası biz day time (gün ortası) bir iş yapıyoruz diye çıktık yola ama bir baktık biz birinci sıraya oturuyoruz. Biz neyiz durumuna gelince tabii ki daha ciddi, daha profesyonel, daha özen göstererek yolumuza devam ettik.Hem jüriyi hem yarışmacıları idare ediyorsunuz. Her zaman bu kadar sabırlı mıydınız?Sabırlıymışım; bu yarışmayla keşfettim. Sunucu olarak mı devam peki?Bilmiyorum, önüme gelen fırsatları her türlü değerlendirmeyi düşünüyorum. Bu oyunculuk da olabilir. Fakat kendi programımı da bir gün mutlaka yapmak istiyorum.En stil sahibi kadın kim peki sizce?Ivana Sert. İşimi memur gibi yapıyorum demişsiniz. Bu ne demek?Beni gördüğüyle değerlendirmek insanların en doğal hakları. Şöhreti çok kafaya takmıyorum. Bir mesai gibi düşün; işteyken işimle ilgileniyorum. Bu- radan çıkınca da düşünmüyorum. Ben Öykü Serter'im gibi bir ruh haline hiç bir zaman girmedim.Sizi en zorlayan program diyebilir miyim İşte Benim Stilim için?Kesinlikle. Fiziksel olarak beni en zorlayan program. Peki sizin stilinizi yansıtan, vazgeçemediğiniz bir marka ya da tasarımcı var mı?Değişiyor aslında. Spor giyeceksem Dsquared'i tercih ediyorum. Çatlak iş yapanları severim; böyle herkesin alıp giyemeyeceği parçalar giyerim.Programdaki kıyafetlerinize ve tarzınıza ben şahsen bayılıyorum. Hepsine siz mi karar veriyorsunuz?Rutkay Öziş'le beraber seçiyoruz. Hayatımı çok kolaylaştırdı. Müthiş bir alternatif bolluğu sunuyor bana, aralarından seçiyoruz. Benim vücudum sporcu vücudu olduğu için manken, model gibi tak hemen oldu durumu yok. Bu programda stil anlamında iyi bir örnek olduğuma inanıyorum. Size rüküş diyen de var ama... Ne diyorsunuz onlara?Benim omuzlarım çok geniş. Atletik bir kadın bedenine çok fazla göz aşinalığı yok. Ekranda böyle bir kadın da yok. Bu durumda da ne kadar seksi bir elbise giyseniz de omuzlar çıktığı zaman sanırım beğenmeyenler oluyor. Çünkü giydiğim kıyafetler gerçekten şık. Bu benim artık değiştiremeyeceğim vücut yapımla alakalı diye düşünüyorum. Biraz etli butlu, biraz kum saati sevildiği için ben o tarafa hitap edemiyorum. Sonuçta da rüküş diyorlar.Siz yıllarca yüzdüğünüz için omuzlarınız bu kadar geniş değil mi?13 yıl yüzdüm. Milli takımdaydım, rekorlarım var. Tüm ergenliğim yüzerek geçti diyebilirim. Neden bıraktınız?Profesyoneldim ve bir yaştan sonra zaten yapamıyorsunuz. Üniversite döneminde bir burs da kazandım ama ailem tek başına Amerika'ya yollamadı beni. Eğer gitseydim sporcu bursum nedeniyle yüzmeye devam edecektim elbette. Ekranların en atletik vücutlu ismisiniz...Mecburen... Ne yapabilirim...Erkeksi bir tavrınız da var değil mi?Erkeksi tavırdan ziyade delikanlı hatun diyorlar. İlk ekrana çıktığım Beşte Beş'te hafif raconumsu bir anons sistemi vardı. Oradan kalan bir şey olabilir. Vücutla da örtüşünce böyle bir tavır ortaya çıkıyor. Hiç bir zaman çıtkırıldım olmadım. Sporcu kafası başka çünkü. O mücadelenin içinde naif ve hanım hanımcık olmam mümkün değildi. Bir de çok erken hayat mücadelesine başladım; 17 yaşımdan beri çalışıyorum... Cilvem de yoktur benim. Ben tanıdıkça anlaşılabilecek biriyim. Ayakabıya dayanamıyorum 100 çift ayakkabım vardırProgram dışında hep spor giyiniyorsunuzdur herhalde...Tarzımı smart casual olarak niteleyebilirim; daha çok maskülene kayıyorum ama. Saç, tırnak, vücut- cilt bakımıma çok dikkat ederim ama çok makyaj sevmem, takıp takıştırmam. Genelde jean-tişört-ceket... Aksesuar olarak da şapka- eldiven.Ayakkabı merakınız var mı?Tabii ki. Kendini tutamama durumundayım. Hani çikolatayı çok seven birinin pastanede vitrine yapışması gibi; dayanamıyorum ayakkabıya. Fiyat önemli değil mi?Vicdani bir hesaplaşma anı var orada. Aylık bütçemi düşünürüm. Hesaplaşma sonrasında yok ben bunu almazsam aklımda kalacak diyorsam fiyat önemli değil. Huzurum önemli (Gülüyor)...100 çift var mıdır?Vardır. Ayakkabı dolabım var... Modaya meraklı mısınızdır yoksa bu programla birlikte daha mı bir ilgili oldunuz?Sezonlara göre trendleri takip ederim. Ancak bir markanın takım olarak bir şeyini alıp giymişliğim yoktur; o kadar bağıran şeyleri sevmiyorum.Kadınlar hemcinsleri için mi yoksa erkekler için mi giyiniyor?Bilmem. Fakat ben uzun süredir rahatlığım için giyiniyorum. Günde ortalama 2 bölüm çektiğimize göre, yaklaşık 14 saat topuklu ayakkabı üzerindeyim; o da stiletto. Varislerim falan olursa sigortadan ya para isteyeceğim ya da beni estetik yaptırın diyeceğim. Üstelik gala bölümlerinde hiç oturmuyorum. Bana sadakat ve saygıyla gelecek bir erkek istiyorumTürk kadını vücut yapısına göre giyinmiyor değil mi?Vücudunu tanımadan giyinmek hepimizin problemi zaten. Ben bile yıllar içinde deneyerek buldum. Straplez iyi durmayabiliyor bende. Yağ da yok vücudumda, hareket edince sadece kas görünüyor. Çok mu zayıfsınız?34 bedenim... Çok zayıf olduğuma katılmıyorum, insanlık dışı bir durumum yok. Hasta veya anoreksik değilim.Evlilik ve çocuk hayalleri?Evliliği zor bir müessese olarak görüyorum. Daha duygusal bir kadınım. Duygularıma özen gösterecek, saygı duyacak, sadakat, saygıyla gelebilecek birini tercih ediyorum.