Serçe Sarayı Sultan filmine benziyor

Bazı Filmler ve Endemol Türkiye’nin ortak yapımcılığını üstlendiği, Mesude Eraslan Tekin’in yönetmen koltuğuna oturduğu, Funda Alp’in proje tasarımını yaptığı Serçe Sarayı sonunda Perşembe akşamı görücüye çıktı. Songül Öden, Mert Fırat, Alican Yücesoy, Esra Dermancıoğlu, Selen Öztürk, Serkan Ercan, Erkan Bektaş, Gülen Karaman, Turgay Kantürk, Selen Domaç, Gürsu Gür ve Emir Çiçek’in rol aldığı dizinin senaryosunu Mustafa Mutlu, Arzu Daşdan Mutlu, Nuriye Bilici, Rodi Güven Yalçınkaya kaleme alıyor. Dizinin senaryosunu önceden okuma fırsatı bulmuştum ama sonra defalarca revize oldu. Okuduğumda da, izlediğimde de diziyi 1978 yapımı, Yavuz Turgul imzalı, Türkan Şoray, Bulut Aras ve Şener Şen’in rol aldığı Sultan filmine çok benzettim. Onu baştan söyleyeyim. Yani anlayacağınız Songül Öden’i Türkan Şoray’ın oyunculuğuna bakarak değerlendireceğiz. Gelelim dizinin detaylarına… Kocasını iki yıl önce kaybetmiş ve hâlâ onun yasını tutan, iki çocuğu, bir kız kardeşi olan Serçe’nin hayata isyanına şahit olduk önce. Daha sonra kocasının onu aldattığını öğrenince de hayata öfkesini kusmak isterken yine hata yapan Serçe’ye… Sonunda da karşısında duran herkese meydan okuyan ve tek başına ayakta kalma yemini eden Serçe vardı. Kısacası bir dul kadının yıkılmadan ayakta kalma mücadelesini izleyeceğiz bundan sonra…

Haberin Devamı

Serçe Sarayı Sultan filmine benziyor

Öden çok zayıflamış

Öncelikle mahalle, evler, dükkanlar yaşıyordu. Genel sanat yönetmeni Nilüfer Çamur ve sanat yönetmeni Özgür Soyyılmaz’ın eline sağlık! Senaryonun ritmi yüksekti ama gürültülüydü. Hiç bitmeyen bir bağırış ve gevezelik vardı. Bence dizi reyting konusunda en büyük kaybını bu bağırışlarla yaşadı. Bir de çok küçük bir önerim var. Diyalogların biraz daha oraya ait olması lazım. Mesela Serçe’nin kaynanası gerçekti ama mahalleli fazla modern konuşuyordu. Oyunculuklara gelecek olursak, Songül Öden, Serçe olmuş olmasına ama bazı yerlerde karakteri nasıl oturtacağına karar verememiş. Bu da oyununa yansımış. Yani hayata öfkesini tahammülsüzlüğüyle ortaya koyan Serçe’yi soğuk olarak tanımlarsak, Öden’in oyunu yer yer sıcağa kaçmıştı. Sanırım Türkan Şoray’la kıyaslanmak istemedi. O nedenle farklı bir yorum denemeye çalıştı. Ama ona en büyük eleştirim kilosuyla ilgili olacak. O kadar çok kilo vermiş ki, ekranda olduğundan daha büyük görünüyor.

Haberin Devamı

Mis gibi Kadir olmuş

Mert Fırat için bütün sektör kaygılıydı. Nedense kimse ondan bir taksi şoförü, bıçkın delikanlı çıkabileceğini beklemiyordu. Ama Fırat rolün altından fazlasıyla kalkmış. Mis gibi Kadir olmuş. Alican Yücesoy’u biraz tutuk buldum. Karakter zaten çekingen ama üstüne durağanlık katmış. Aliye yani Selen Öztürk projenin en renkli karakteri olmuş. Diğer çok beğendiğim oyuncu ise Selen Domaç. Serçe’nin yengesine hayat veren Domaç ilk sahneden kendisini fark ettirdi. Esra Dermancıoğlu’nu ilk kez iyi karakter olarak izliyoruz. Biraz saf ama dediğim dedik Süla olmuş. Beden eğitimi öğretmeni Erkan Bektaş’ı az gördük. Bence ondan acayip komik tepkiler çıkabilirdi. Oyunculuklara söz edemem. Ayrıca cast direktörü Şermin Ekinci’nin eline sağlık!

Haberin Devamı

Bağırmak reyting getirmez

Son olarak dizinin reytinglerine bakalım… Ekranda Kurtlar Vadisi Pusu, Kocamın Ailesi, Asla Vazgeçmem, Seksenler vardı. Üstelik TV8’de Hazal Kaya ve Aras Bulut İynemli’li Maral başladı. Bu rakipleri karşısında şansı yüksekti. Çünkü Kurtlar Vadisi izlemeyen kadın kitleyi alabilirdi. Kocamın Ailesi seyircisini de alabilirdi. Zaten saat 20.00’de başlamış ve rakiplerinden bir adım öndeydi. Ancak sonuç beklendiği gibi olmadı. Dizi, Tüm Kişiler’de 3.06’yla 16’ncı, AB’de 3.45’le 7’nci, ABC1’de 4.14’le 4’üncü oldu. Star TV gibi bir kanal için ne yazık ki, düşük bir reyting bu. Peki, ne yapmak lazım? Ekranda sürekli bağıran Serçe’yi biraz azaltmak lazım. Anlıyorum, bağırmak reyting getiriyor diye bir inancınız var. Doğru getiriyor. Ama dikkat edin, sadece erkek karakterler bağırdığında… Çünkü bu ülkede kadınların değil, erkeklerin bağırışına alışkınız.

Serçe Sarayı Sultan filmine benziyor

Adı gibi sempatik olmalı

Adı Serçe olan bir kadının sevimli ama asi olması gerekir. Biz henüz sevimlilik göremedik. Ayrıca aşka biraz daha fazla odaklanmak lazım. Öncelikle bize Kadir ve Serçe arasında ne yaşandığı anlatılsın. O zaman o aşka inanabiliriz. Yönetmen Mesude Eraslan Tekin’e de biraz daha merak duygusunu kabartarak çekmesini öneriyorum. Yaprak Dökümü’nde bir sahne çekerdi, biz biraz sonra ne olacak diye heyecanla beklerdik. Serçe Sarayı’nda biraz o eksikti. Sonuçta ortada çok büyük bir emek var. Umarım, önümüzdeki haftalarda Serçe Sarayı reytingini yükseltir. Çünkü bir kadının herkese meydan okuyup kendini var etme hikayesini izlemek keyifli, hem de örnek olacaktır.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR