Günlük dizinin göbek adı ‘hız’

Geçtiğimiz hafta günlük dizilere el atmaya ve günde 60 dakika, haftada 5 gün yayınlanan bu çılgınlığa şahit olmak istedim. Önce yolum Aşkın Bedeli’ne düştü. Başrollerini Deniz Bolışık, Arda Öziri, Özlem Maden, Tolga Akman, Yeşim Alıç’ın paylaştığı diziyi daha önce izlemiyordum. O nedenle bir günde 10 bölüm yani 10 saat diziyi izledim. Ondan sonra da devrelerim yandı. Çünkü kim kiminle anlamak için ilişki şeması yapmadan anlamam pek mümkün olmadı. Annemi arayıp yardım almaya çalıştım ama başaramadım. Ben de dizinin setinin yolunu tuttum. Aşkın Bedeli Dudullu’da Stüdyo 216’da çekiliyor. Her katında farklı bir dekorun olduğu dizide 4 saatimi geçirdim. Vurulma sahnesiyle başlayan günüm, daha sonra hastanede, holdingde ve pavyonda devam etti. Anlayacağınız dört saatte ben bu kadarını yaşadıysam oyuncular 300 bölümde neler yaşadılar. Sahne sırasında dizide Sedef karakterine hayat veren Deniz Bolışık’ın yanına yanaştım. Bolışık, “1.5 sezonda Sedef’in yaşadıklarını ben 33 yıllık ömrümde yaşamadım. Bazen o kadar yoğun sahneler çekiyoruz ki, birilerinin bana Deniz olduğumu hatırlatmalarını istiyorum” dedi. Deniz haklı, inanın hiç kolay değil Sedef olmak.

Haberin Devamı

5 bölüm iç içe çekiliyor

Poyraz’ı oynayan Arda Öziri aynı zamanda Anemi grubunun vokali. Ama son zamanlarda ağırlığı oyunculuğa vermiş. “Zaten başka bir şey yapmaya da vaktimiz yok” diyor. Dizinin kötü kadını Şimal yani Belgin Alptekin, sokakta kötü tepkiler aldığını ve bunun kendisini mutlu ettiğini söylüyor. Çünkü bunun işini iyi yaptığını gösterdiğine değiniyor. Yönetmen Özdemir Göksel Aydın’ın önünde bir balya kağıt duruyor. Yanına yaklaşıp “Bu nedir hocam?” diye soruyorum. Aydın, “Her hafta 5 bölüm çekiyoruz. O nedenle bize 5 bölümlük senaryo gelir ve 6 günde çekeriz, bir haftada yayınlanır. Bir mekâna girip beş bölümlük malzemesini çekip çıkarız” cevabını veriyor. Ferhat karakterini canlandıran Erhan Mirahmetoğlu, “Aşkın bedeli bu kadar ağırsa gerçek hayatta insanlara hem sabır hem de metanet diliyorum” diyor.

Dar alanda kısa paslaşmalar

Haberin Devamı

Özgür Özberk, günlük dizide çalışarak hızlandırılmış bir workshop’ta olduğuna inanıyor ve ekliyor: “Ben hiç ezber yapamazdım. Ama iki hafta günlük dizide çalışınca kol kası yapar gibi ezber yapmayı beceriyorsunuz.” Ben en çok kötü karakterken iyi karaktere dönüşen Emir karakterine şaşırıyorum. Tolga Akman ise “Aşk Emir’in sivri köşelerini düzeltti, onu iyileştirdi” diyor. Gülnara, yani Özlem Maden’in de derdi aşk. Her senaryoyu okuduğunda “gerçekten böyle aşklar var mı?” diye sorduğunu söylüyor. Hayriye yani Serap Önder, “Herkese aşk var ama bana yok. Siz bana bir aşk yaşatın, ondan sonra olayları görün” diyor. Anlayacağınız herkes halinden memnun ama sette oynadıkları karakter gibi yaşıyor. Zaten aksi mümkün değil. Yemeği bile çok hızlı yiyorlar. Çünkü bir günde neredeyse bir bölüm çekiyorlar. Sonuç olarak, günlük dizinin göbek adı hız, anlamı dar alanda kısa paslaşmalar demekmiş.

DİĞER YENİ YAZILAR