Gazete Vatan Logo

Oruç kimlere farz?

İslamın beş şartından biri oruç tutmaktır. Oruç: Niyetlenip tan yeri ağarmaya başladığı andan güneş batıncaya kadar yememek, içmemek, cinsi münasebette bulunmamak ve kötülükten uzak durmaktır

Oruç kimlere farz?

İslamiyete göre, bireyin sorumlu olmasının temel şartları Müslüman olmak, akıllı ve ergenlik çağına ulaşmış olmaktır. Dolayısı ile bu şartlar oruç ibadeti ile sorumlu olmanın da şartlarıdır. Buna göre, bir kimseye Ramazanda orucun farz olması için öncelikle Müslüman ve akıl-baliğ olması gerekir.

Hastalar fidye verir

İbadetlerle yükümlü olma şartlarını taşıdığı halde bazı özel durumlardaki kimselere oruç tutmama ruhsatı verilmiştir. Ayet-i kerimenin ifade ettiği şekilde; hasta, yolcu ve oruç tutmaya güç yetiremeyecek düşkünlükte olanlar Ramazan’da oruç tutmayabilirler. Bu durumdaki kimseler oruç tutmayı engelleyen durumları ortadan kalktığında oruçlarını kaza eder. Sağlığı bundan sonra oruç tutmaya elverişli olmayanlar bir yoksul doyumluğu fidye verirler.

Orucu kaza etmek...

Oruç tuttuğu takdirde kendisinin veya çocuğunun zarar görmesi muhtemel olan gebe veya emzikli kadınlar da, sağlık durumu oruç tutmak için elverişli olmayanlar arasında değerlendirilir. Bu durumda olanlar da oruç tutmayabilir. Hatta zarar görme ihtimali kuvvetli ise tutmamaları gerekir. Durumları normale döndüğünde tutamadıkları oruçları kaza ederler.

Haberin Devamı

Çocukları alıştırın!

İbadetlerle yükümlü olmamakla birlikte ergenlik yaşına gelmeyen çocuklara alışması için namaz kılmaları ve oruç tutmaları söylenebilir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.), yedi yaşından on yaşına kadarki sürede çocuğun namaza alıştırılmasını önermiştir.

Hangi hallerde oruç tutulmaz

İslam dini, kişileri güçlerine göre sorumlu tutmuş, güçlerini aşan veya sıkıntıya yol açan durumlarda kolaylaştırıcı hükümler getirmiştir. Bu genel ilke uyarınca farz olan Ramazan orucu ibadetini belli şartlara bağlı olarak erteleme konusunda bazı ruhsatlar getirilmiştir. İslam alimleri Ramazan’da oruç tutmayıp ertelemek konusunda ruhsat sebebi olacak halleri tespit etmiştir. Buna göre bu durumdaki kişiler, oruç tutmakla yükümlü kılınmamış, daha sonra kaza etmeleri veya yerine fidye vermelerine ruhsat tanınmıştır:
1 YOLCULUK: Ramazanda sefer mesafesi (en az 90 km. ) bir yere gitmek için yola çıkacak olan kimse, geceden oruca niyet etmeyebilir. Fakat niyet ettikten sonra gündüzün yolculuğa çıksa bu yolculuk sırasında meşru başka mazereti olmazsa orucunu bozmamalıdır. Başlanan bir ibadetin mazeret yoksa tamamlanması gerekir. Sefer bir mazeret olduğu için, eğer bozarsa kendisine kefaret gerekmez, sadece kaza gerekir. Hz. Peygamber (s.a.s.)’in Mekke’nin fethi için sefere çıktığında oruçlu iken, Kadid denilen yere varınca orucunu bozması savaş şartlarının gereği olarak değerlendirilebilir.
2 HASTALIK: Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile hastalığı sebebiyle oruç tutmakta zorlanan kişiler için, iyileştikten sonra kaza etmek üzere Ramazan’da oruç tutmamalarına ruhsat tanınmıştır. Oruç tutması halinde hasta olacağı tıbben bildirilen kimse de hasta hükmündedir.
3 YAŞLILIK: Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler, oruç tutmayıp yerine fidye verebilirler. Bakara suresinin 184. ayetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, oruç tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.
4 İLERİ DERECEDE AÇLIK, SUSUZLUK: Açlık veya susuzluk sebebi ile beden ve ruh sağlığının ciddi derecede zarar görmesi söz konusu olan kimse orucunu bozabilir. Sağlık şartları düzelmesi halinde bozulan oruç Ramazanda sonra kaza edilir. Böyle bir kimsenin orucuna devam etmesi ölümüne sebep olacak nitelikte ise, orucunu açmaması haram olur.
5 ZOR VE MEŞAKKATLİ İŞLERDE ÇALIŞMAK: Esas itibariyle bir insanın ibadetlerini normal bir şekilde yapmasını engelleyecek zor ve ağır işlerde çalışması veya çalıştırılması doğru değildir. Ancak kişisel veya toplumsal zorunluluklar, bazılarının böyle işlerde çalışmalarını gerektirebilmektedir. Böyle durumda bulunan bir kişinin, oruç tuttuğu takdirde sağlığına zarar gelmesinden korkuluyorsa, orucunu tutmayabilir. Bu durumda olanlar, izin günlerinde veya müsait zamanlarda tutamadıkları oruçlarını kaza etmelidirler.
6 GEBE VE EMZİKLİ OLMAK: Oruç tutmaları kendilerine veya çocuklarına bir zarar vermesi halinde, gebe olan kadınlar oruçlarını tutmayabilirler. Emzikli kadınlar da, sütlerinin kesilmesi ve çocuklarının zarar görmesi tehlikesi bulunursa oruçları tutmayabilirler.

Haberin Devamı