Güneydoğu’ya gitmek

Haberin Devamı

CHP yönetiminin çene yarıştırmadaki başarısı yadsınamaz. Sıkıntısı sadece ne yapmak istediğini halka anlatamaması... Vatandaş CHP’nin ne istediğini çözemiyor... Yalnız R. T. Erdoğan’ın her lafına laf yetiştiren Baykal ve çevresinin yörüngesini, her an değişen rotasını kafasında bir türlü netleştiremiyor. Kırk yıldır tavrını değiştirmeyen Baykal’a seçmenin iktidarı teslim edecek güveni duymamasının nedeni de budur!

Halk muhalefetten taktik zikzaklar değil, somut adımlar bekliyor! Örneğin, CHP yönetimi laf sokuşturmalardan başını kaldırıp, zamanında görevini yapsaydı, KİT’lerde kadrolu çalışanları özelleştirmeye kurban eden AKP’ye karşı çay-simit desteği yerine, Tekel işçilerinden çok önce Danıştay’a başvurabilirdi. Danıştay’ın Anayasa Mahkemesi’ne gönderdiği 4-C uygulaması belki çoktan ortadan kalkar, işçiler aylarca sokaklarda perişan olmazdı...

***


Yönetim dokusundaki senilite(yaşlılık) CHP’nin anayasa konusunda da anlaşılmasını engelliyor!.. CHP önce AKP’nin paketinin kapağını bile açmayacağını açıkladı!.. Eleştirilince, alelacele kendisi değişiklik taslağı hazırladı!.. Taslağı ilgi görmeyince, yeni bir manevraya başvuruyor. Neymiş, AKP’nin teklifindeki üç madde, yani Anayasa Mahkemesi, HSYK ve parti kapatma dışındaki değişikliklere CHP katılır, Baykal altına imza bile atarmış! Hoppala!..

Gökten vahiy inmedi elbet. İnce politika(!) yapılıyor! CHP yalnızca üst yargının hükümetin kontrolüne sokulmasını ve parti kapatma yetkisinin meclisteki partilere bırakılmasını düzenleyen üç maddenin referanduma götürülmesini istiyor!.. Bu üç madde aslında AKP teklifinin en can alıcı kısmı. AKP’nin anayasada değişiklik yapma çabasının asıl nedeni!.. Ama herhalde Baykal’ın pek bilinen tarafsızlığına ümit bağladığı Cumhurbaşkanı Gül yalnız yargı ve parti kapatmayla ilgili üç maddeyi referanduma götürmeye söz verirse(!), (367 oy bulunamaz veya Cumhurbaşkanı değişiklikleri içeren yasayı TBMM’ye geri göndermezse, zaten teklifin tümü referanduma gidecek!) AKP’nin teklifinin tüm maddeleriyle birlikte TBMM’den 367 oyla ve referanduma gerek kalmadan geçmesine CHP destek verecek!..

Değişmesi doğa kanunlarına bırakılmış CHP yönetimi herhalde hapın yutulmasını kolaylaştıracak diğer tatlandırılmış maddelerden arındırılırsa, asıl önemli üç maddeyi halkın referandumda reddedeceğini umuyor!..

***


Aslına bakarsanız, halkın ne anayasa değişikleriyle ne de referandumla ilgilendiği var. Vatandaş canının derdinde! İktisatçı meslektaşlarımızın bir kısmı enflasyondaki kısmi gerilemeyle büyümenin 2009 sonundaki yükselişinden umutlansa da işsizlikte azalma, mutfakta bollanma yaşanmadıkça, halkın hissettiği bir iyileşme yok!. Sokakta anayasadan, referandumdan söz edene rastlanmıyor!..

Dolayısıyla AKP CHP’nin taktik çıkışını medyadaki kimi iyi niyetli yorumcular kadar ciddiye almadı. Gül’ün peşinen söz vermesinin hukuken olanaksızlığını biliyorlar. Ama CHP’nin kendi kendisini ayağından vuracak teklifini belki düşüneceklerdir. Nitekim AKP’li Reha Çamuroğlu partisinin gerçek endişesini açıkça dillendirdi. Baykal’ın önerisini akılcı gördüklerini ama CHP’nin de Anayasa Mahkemesi’ne başvurmayacağına söz vermesini istedi!..

Dananın kuyruğunun kopacağı yer burasıdır! CHP tehlikeyi engellemek istiyorsa, yargı yolunu denemelidir! Çelişkili manevralar üretmek yerine, hukuka başvurmalı, AKP paketinin Anayasa’nın kuvvetler ayırımını vurgulayan başlangıç ilkelerine atıfta bulunan değiştirilemez 2. Maddesine dayanmalıdır!.. AKP’nin art niyetli girişiminin engellenmesinin çaresi hukuk ve yargıdır!..

Konu anlaşılır politik sloganlara indirgenemezse, zaten referandumdan “hayır” çıkması zordur! Hele ayrıntılı hukuk bilgisi gerektiren yargı ve parti kapatmaya ilişkin üç maddeye halkın “hayır” demesindeki hayrı sündürülmüş paragraflık cümleleriyle Baykal anlatacaksa, referandumdan “evet” çıkacağına şimdiden kesin gözüyle bakabilirsiniz!..

DİĞER YENİ YAZILAR