Bile bile lades...

Haberin Devamı

Eyüp Can Hürriyet’te R. T. Erdoğan’a “political animal” (politik hayvan) sıfatını yakıştırmış.. Uyarıyla övgü arası bir değerlendirme... ABD’de kimi başkanlara böyle denirmiş. Mantığı dışlayıp içgüdüleriyle davranan politikacı anlamında... Amerikalıların bu ifadeyi kültür sığlığından mı, yoksa şaka niyetine mi kullandıklarını bilemem. Aristo’nun orijinali “zoon politikon” olan tanımlamasıyla insanın diğer canlılardan ayrıldığı niteliğini vurguladığı bilinir. İnsan politik varlıktır.

R. T. Erdoğan’a gelince... Uyarıları umursamadığı doğru ama pervasızlığı içgüdüsel sayılamaz. Tersine, davranış ve kurgulamaları riskli ama bilinçli... İçgüdüselliği sadece halkın kaba propagandayı yutabileceğine inanmasında görülüyor.

Tutarsız davaların, cezaya dönüşen tutuklamaların, TSK’nın, yargının yıpratılmasının plansız, programsız olduğu söylenebilir mi?!..

İçeriksiz “Kürt açılımı” vatandaşta terörün biteceği hayalini, teröristlerle destekçilerinde Öcalan’a kavuşacakları umudunu yaratmıştı. Plan buydu... Hesap tutmayıp tepki büyüyünce, acele “Demokrasi açılımı” üretildi. “Alevi çalıştayı” uyduruldu. Rejimin en önemli dayanaklarından birini oluşturan Alevi yurttaşlarımız elbette kendilerini kullandırmaz. Orgeneral S. Berk’in Alevi köylerine yardımla suçlandığını(!) unutmaz. Ama vatandaşın aklında kalan AKP’nin Alevilerin sorunlarını önemsediğidir!.. Amaç gerçekleşmiştir!..

***


Şamatalı “Roman açılımı” programın başka bir senaryosuydu. Roman vatandaşlar yurtlarını ellerinden alan hükümetin dertlerine deva olacağına inandıklarından değil, belaya bulaşmasınlar diye katıldılar çağrıya!.. Zorla çıkartıldıkları arazi değeri yüksek mahalleleri yerine, kendilerine İstanbul’un 40 km. uzağında TOKİ’nin satamadığı konutların ikram edilmesine elbette kanmadılar. Sahte vaatleri, sahte gülücüklerle, şarkılı sahte övgülerle karşıladılar. Kalıtımsal cin zekâlarıyla alayı alayla yanıtladılar!.. Ama vatandaşın aklında Hükümet’in unutulmuş Romanların sorunlarına el uzattığı izlenimi kaldı!.. Hedefe ulaşıldı!..

***


Şarkıcılar, türkücüler unutulmadı. Çağrılanlar koşar adım “açılıma” katıldı! İsimlerinin anılmasıyla gururlandılar. Bilinmeyene(!) destek sözü verdiler. Sinema ve TV oyuncuları da AKP propagandasının figüranı oldu! Başbakan’ın sunduğu nabza göre isimlendirilmiş şerbete hayran kaldılar. Bazıları tutmayacak hesaplarla, bazıları iyi niyetle umutlandı. Ağızları kulaklarında, pırıldayan gözlerle tokalaştılar Başbakan’la.. Vatandaş senaryosunu bilmediği sahneden etkilendi... Katılmayı bilinçle reddedenleri kutlayacak yerde, propagandayla gönlünü yelpazeledi...

AKP’nin üstüne dikilmiş Anayasa değişiklikleri de propagandanın promosyonlu hediye paketiyle sunuluyor! Anayasa değişecekse, tümüyle yenilenir. Tutarsız, yamalı bohça türü değişiklikler aldatmacadır! AKP’nin meramı zaten sırıtıyor. AKP kapatılmasın istiyorlar! Anayasa Mahkemesi kendilerinden taraf olsun, denetlenmesinler, dilediklerini yapsınlar, Yüce divanda da yargılanmasınlar istiyorlar! Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) hükümetin emrinde olsun istiyorlar! Bir de orduya sızan yobazlar temizlenmesin istiyorlar! Bunların yutulmasını kolaylaştırmak için, birbirinden alakasız birkaç maddeyi şekere bulamışlar!.. Hepsi bu...

***


AB’nin temel kurallarını çiğneyerek cımbızlama yöntemiyle, hükümetin yargıya hükmetmesini demokratikleşmenin zorunlu koşulu göstermeye çalışan AKP, dokunulmazlıklardan, hele kolayca değiştirilebilecek antidemokratik partiler ve seçim yasalarından, hiç söz etmiyor!..

AKP, sekiz yıldır AB üyeliği, Kıbrıs, Ermeni açılımı ve sıfır sorun komedisi dahil, boş efelenmelerle sürdürdüğü dış politikada tek başarısı olmadığını, ekonomide kamu kurumlarını satarak ve borcu katlayarak sorunlara seyirci kaldığını, işsizliğe, üretimsizliğe, geçim sıkıntısına çare bulamadığını, seçim harcamalarının denetlenmemesi için, IMF’den kaçtığını, propaganda manevralarıyla, suikast masallarıyla unutturacağını düşünüyor!

R. T. Erdoğan anayasa değişikliklerine de aynı gözle bakıyor. Paket yargıdan dönerse, mağduru oynayacak!.. Dönmez de halka onaylatabilirse, kendini güvenceye alacak, seçim şansını yükseltecek!.. Halkın bile bile ladese kanacağına inanıyor!..

DİĞER YENİ YAZILAR