‘Bi rahat verin, eğlenelim!’

Yıllardır Nişantaşı‘nın gözbebeğidir; Milli Reasürans Çarşısı... Eğlencenin de merkezidir diyebiliriz. Restoranları, barları, canlı müzik mekanları ile, her gün yüzlerce insana hizmet veren bir komplekstir adeta. Ya da ‘bir zamanlar öyleydi’ mi demeliyim? Bilemiyorum... Zira pasaj içindeki işletmelerin, yönetimle başları dertte! Neredeyse bir seneyi aşkın süreden beri, pasajın kapılarını ‘geç oldu’ diyerek, kapatıyorlar. Dışarı çıkış serbest ama içeri girmek yasak! Tam bir mafya kanunnamesi! Beyler hayal edin; eşiniz-kız arkadaşınız içerde sizi bekliyor, ‘Giremezsiniz’ diyorlar! Bu örneğe benzer durumlardan dolayı, azarı da güvenlikler işitiyor. Müşteri haklı (hanımının yanına gitmek istiyor), güvenlik haklı (emir yukarıdan geldi diyor) Bu sıkıntıya sebep olanlar ise, durumdan habersiz ya da haberli umursamıyor.

‘Bi rahat verin, eğlenelim’

Üstelik bugüne kadar ne Nişantaşı‘nı, ne de pasajı bozacak olaylar yaşanmamasına rağmen sürüyor bu uygulama... Bu metazori yüzünden birkaç işletme, dayanamayıp kapatılmak durumunda kaldı. Onca çalışanın durumunu düşünsenize! Binada yaşayan insan da yok, bu arada. Sesten, müzikten rahatsız olmak, söz konusu değil. 10 yıldır, 15 yıldır ziyaretçisi olduğumuz mekanlar, bu sistem yüzünden batmaya sürükleniyor. Ve ne yazık ki insanın elinden tek bir cümle kurmak geliyor sadece: bi huzur verin de eğlenelim!

Haberin Devamı

‘Bi rahat verin, eğlenelim’

Fransız mutfağını sevdirdiler!

Aylar önce La Petite Masion’un barında, ne kadar keyifli vakit geçirdiğimden bahsetmiştim... Fakat restoran bölümünü ziyaret fısatı bulamadığıma değinmiştim. Nihayet deneme imkanım oldu. Fransız mutfağının hayranı olduğum söylenemez ama buna rağmen, şefleri beni ziyadesiyle etkilemeyi başardı. Hafif ve mideyi rahatsız etmeyen bir mönüleri var. Başlangıçlar ayrı, ana yemek ayrı lezzetliydi. Tatlıları saymıyorum bile! A’dan Z’ye lezzet şöleniydi. Tam bir etsever olduğumdan, benim favorim ‘Lamb Chops’ oldu. Yumuşacık kuzu eti sevenlere duyurulur.

Müdürlerinden, bar şeflerine kadar yurt dışından gelme, işinin ehli personelleri mevcut. Üst katta, dünyanın en özel şaraplarını stokladıkları, geniş bir ‘kav’ları olduğunu da öğrenmiş oldum. Binbir çeşidin arasından, Fransız barmenlerin tavsiyesiyle, yemeğinize hangi şarabın eşlik edeceğini seçebilirsiniz. Yemek öncesi ve sonrası kokteyller ise cabası... Nişantaşı‘nın Fransız’ı hayırlı olmuş, ne de güzel olmuş.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR